Davalı - karşı davacı vekili 05.12.2017 tarihli cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesi gereğince zina, aksi halde aynı Yasanın 163. maddesi gereğince haysiyetsiz yaşam sürme, aksi halde yine aynı Yasanın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak boşanmaları ile müvekkili lehine 50.000 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
İlk derece mahkemesince; asıl davada;-Davacı- davalı kadının TMK 161. maddedeki (zina) hukuksal nedenine dayalı açtığı boşanma davasının REDDİNE,TMK 162 (pek kötü ve onur kırıcı davranış) ve TMK 163 (haysiyetsiz hayat sürme) hukuksal nedenlerine dayalı açtığı boşanma davasının açıklanılan her iki hukuksal neden yönünden KABULÜ ile tarafların TMK 162 ve TMK 163. maddesi gereğince BOŞANMALARINA, TMK 166/1. maddedeki (evlilik birliğinin temelinden sarsılması) hukuksal nedenine dayalı açtığı boşanma davası ile ilgili KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, birleşen davada;-Davalı- davacı erkeğin TMK 166. maddedeki (evlilik birliğinin temelinden sarsılması) hukuksal nedenine dayalı açtığı boşanma davasının TMK 166/I,II gereğince KABULÜ ile tarafların TMK 166/I,II....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/374 KARAR NO : 2021/358 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : PAZAR (RİZE) 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2020 NUMARASI : 2019/414 ESAS - 2020/305 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (SUÇ İŞLEME VE HAYSİYETSİZ HAYAT SÜRME NEDENİYLE) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 17/04/2002 tarihinde evlendiklerini, bu evliliklerinden 07/04/2009 doğumlu Fatma Nur, 12/10/2005 doğumlu Batuhan ve 28/04/2003 doğumlu Halil İbrahim isimli 3 müşterek çocukları bulunduğunu, davalı eşin evlilik süresi boyunca kaçakçılık, uyuşturucu ticareti gibi suçlardan yargılandığını ve cezaevine girdiğini, bu davanın açılmasının bir diğer nedeninin ise davalı kocanın, müvekkiline...
DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk Mustafa İsmail Gülünay'ın velayetinin davacı müvekkile verilmesine, yargılama giderlerinin boşanmaya kusuruyla neden olan karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA:Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Haysiyetsiz yaşam sürme ve evlilik birliğinin temelinnden sarsılması sebeplerine dayalı olarak açılan davanın ayrı ayırı reddine," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....
, davalının müvekkiline 'seni istemiyorum, eski eşimi alacağım, seni imtihana çekeceğim bakalım yine beni sevecek misin' şeklinde saygısız söylemlerde bulunduğunu, daha sonra 'eski eşini nikahına alacağını, bunun için müvekkilin iznini almayacağını, müvekkili istese de istemese de bunu yapacağını, eski eşinin bu durumu kabul ettiği gibi söylemlerle sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını ve davalının 2018 yılının Şubat ayında müşterek konutu terk ederek eski eşi ile birlikte yaşamaya başladığını, bu nedenlerle TMK 161 maddesi gereği zina, 162 maddesi gereği hayata kast pek kötü ve onur kırıcı davranış, 163. maddesi gereğince suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme ve 166. maddesi gereğince evlilik birliğinin sarsılması nedenleri ile boşanmalarına, müşterek konutun dava sonuna kadar müvekkiline tahsisine, müvekkili lehine aylık 500- TL nafakaya, 100.000- TL maddi, 100.000- TL manevi tazminata karar verilmesini talep ederek dava açmıştır....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin çok varlıklı bir kişiyken başka kişilere kefil olması nedeniyle tüm malvarlığını yitirdiğini, muhtaç duruma düştüğünü beyan ederek boşanma ilamıyla davalılardan ...lehine bağlanan 700,00 TL yoksulluk nafakasının ve diğer davalı müşterek çocuk ...'a bağlanan 300 TL iştirak nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı ... davaya cevap vererek reddini savunmuş; diğer davalı ... davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; müşterek çocuk ... lehine bağlanan nafakanın çocuğun 2005 yılında reşit olması ve nafakanın bu tarihte sona ermesi nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığına dair karar vererek; davalılardan ...lehine boşanma ilamıyla bağlanan 700,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünde hüküm tesis etmiş; hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı ...'...
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının boşanma davası sırasında emekli olduğunu, yerel mahkemenin bu kapsamda karar verdiği ve davacı tarafın aynı iddialarına karşın Yargıtay ilgili dairesinin boşanma ve yoksulluk nafakası kararını onadığını emekli maaşının yoksulluğu ortadan kaldırmadığını, belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Medeni Kanunun 176/3.maddesine göre; İrat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde mahkeme kararıyla kaldırılır....
neden olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, Davacının haysiyetsiz yaşam sürme sebebine dayalı boşanma davası yönünden yapılan incelemede; erkeğin başka bir kadınla birlikte olduğu fakat bu eylemin tek bir sefer gerçekleştiği, süreklilik arz etmediği anlaşıldığından bu sebebe dayalı boşanma davasının reddi, Zina sebebinde dayalı boşanma davasının incelenmesinde; kadın vekili tarafından sunulan video kaydı, erkeğin rızası dışında kaydedildiği gibi sırf boşanma davasında delil olarak kullanılmak amacıyla bir kurgu sonucu oluşturulmuştur....
Türk Medeni Kanunun 176/3.maddesine göre; İrat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde mahkeme kararıyla kaldırılır. Somut olayda; davalıya boşanma davasından sonra özel güvenlik görevlisi olarak çalışmaya başladığı ve dava tarihi itibariyle ortalama asgari ücret düzeyinde gelir elde ettiği anlaşılmaktadır. Yerleşik Yargıtay'ın uygulamalarına göre, asgari ücretin yoksulluğu ortadan kaldırmadığı ilke olarak kabul edilmiştir (....sayılı kararında olduğu gibi)....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, davalı ile 2008 yılında boşandıkları ve boşanma kararı ile aylık 300,00 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, ancak davalının başkası ile fiilen evli olarak yaşadığı bu birliktelikten 25.03.2011 tarihinde çocuğu olduğu; yoksulluk nafakasının kaldırılması ile dava tarihinden geriye doğru ödenen bir yıllık nafakanın tahsili istenilmiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesinde; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha ağır olmamak şartıyla geçimi için diğer eşten mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir" hükmü getirilmiştir. T.M.K.'...