Uyuşmazlık ve hüküm, intifa hakkı ile yüklü taşınmazın maliki tarafından, intifa hakkı sahibine karşı açılan, bu hak sahibinin taşınmazın bakımını yapmamış olması sebebine dayalı maddi tazminat isteğine ilişkindir. Uyuşmazlığın açıklanan bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. Ancak bu Dairece de görevsizlik kararı verildiğinden, dosyanın görevli Dairenin belirlenmesi için Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın Yargıtay (Hukuk) Başkanlar Kurulu Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.11.05.2010 (Salı)...
Noterliğinin 14.08.2012 tarih 12180 yevmiye no’lu vekaletnamesinin düzenlendiğini, intifa hakkı mahfuz tutularak ve intifa hakkı ile yükümlü olarak dava konusu taşınmazın dava dışı oğlu...’ye devredilmesi amacıyla vekaletname verdiğini, ancak dava dışı vekili tarafından intifa hakkı saklı tutulmaksızın taşınmazın dava dışı oğlu...’ye devredildiğini, oğlunun da sigortalı çalıştığı şirketin kredi borcuna teminat olarak taşınmazı 17.09.2012 tarihinde davalı bankaya ipotek ettirdiğini, kredi borçlusu şirketin borçlarını ödememesi üzerine davalı banka tarafından, “ipoteğin paraya çevrilmesi için yapılacak işlemlerin uzun süreceği, borç ve masrafların artacağı, çekişmeli dairenin rayiç fiyat üzerinden bankaya devri yapılırsa kredi borcunun tamamının kapatılabileceği” söylenerek ızrar altında bırakılan dava dışı oğlu ... ...’un, şirketin borçlarına mahsup edilmek üzere taşınmazı 04.10.2013 tarihinde 345.000 TL borca karşılık davalı bankaya satış yoluyla devrettiğini, davalı bankanın yasal bildirimleri...
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, dava her ne kadar 18.09.2010 tarihinden önce açılmış ise de yargılamanın devamı esnasında dava açma şartının doğduğu, davacı lehine 15.06.2001 tarihinde 15 yıl süre ile tesis edilen intifa hakkının yargılama sırasında (21.03.2010) terkin edildiği, benimsenen bilirkişi kurulu raporuna göre intifa hakkı süresinden önce sona erdiği için davacının intifa bedelinin 12.182,04 TL’lik kısmının iadesini isteyebileceği, denkleştirici adalete göre istenebilir miktarın 61.471,94 TL olduğu, bunun da ancak intifa terkin edildikten sonra istenebileceği, davacının benzin istasyonuna ne gibi bir prim ve teşvik uygulaması gerçekleştirdiğini bunun parasal değerinin ne olduğunu ispatlayamadığı, davacı davalıdan demirbaşlar için 12.000 TL tahsilat yaptığı için bunun dışında alacağın kanıtlanamadığı gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, 61.471,94 TL’nin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulaması suretiyle davalıdan alınıp davacıya...
peşin ödenmiş intifa hakkı bedelinin, davalının malvarlığının sebepsiz zenginleşmesine yol açmış olduğunu ve müvekkili şirketin kullanılmayan süreye ilişkin intifa hakkı bedelini TBK’nın 136. maddesi uyarınca talep edebileceğini, izah edilen sebeplerden ötürü mahkeme tarafından uygulamaya ve yerleşik içtihatlara göre intifa bedelinin kullanılmayan dönemine ilişkin bedelin müvekkili şirkete iade edilip edilmediği hakkında bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini beyanla İstanbul 2....
Aile Mahkemesinin 2016/6 Esasına kaydedildiğini, usuli eksiklik giderildikten ve söz konusu tanık dinlendikten sonra Sayın Mahkeme tekrar davamızın kabulüne karar vererek evlilik birliğin temelinden sarsılması hükmüne dayalı olarak tarafların boşanmalarına karar verdiğini, açıklanan nedenlerle, her ne kadar davacı anlaşmalı boşanma protokolüne dayalı olarak müvekkilden alacak talep etmiş ise de, taraflar arasında anlaşmalı boşanma gerçekleşmediğinden ve hakim huzurunda onaylanmış ve tasdik edilmiş bir anlaşma protokolü olmadığından, hukuken bir bağlayıcılığı bulunmayan anlaşmalı boşanma protokolüne dayalı olarak açılmış olan alacak davasının reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin haksız olan davacı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir. İstinafa konu karar, İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21/06/2018 tarihli 2016/166 Esas, 2018/306 Karar sayılı davanın reddine yönelik kararıdır....
Aile Mahkemesinin 2016/6 Esasına kaydedildiğini, usuli eksiklik giderildikten ve söz konusu tanık dinlendikten sonra Sayın Mahkeme tekrar davamızın kabulüne karar vererek evlilik birliğin temelinden sarsılması hükmüne dayalı olarak tarafların boşanmalarına karar verdiğini, açıklanan nedenlerle, her ne kadar davacı anlaşmalı boşanma protokolüne dayalı olarak müvekkilden alacak talep etmiş ise de, taraflar arasında anlaşmalı boşanma gerçekleşmediğinden ve hakim huzurunda onaylanmış ve tasdik edilmiş bir anlaşma protokolü olmadığından, hukuken bir bağlayıcılığı bulunmayan anlaşmalı boşanma protokolüne dayalı olarak açılmış olan alacak davasının reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin haksız olan davacı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir. İstinafa konu karar, İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21/06/2018 tarihli 2016/166 Esas, 2018/306 Karar sayılı davanın reddine yönelik kararıdır....
- K A R A R - Davacı vekili, davalı şirketler ile davacı arasında davalı müflis şirkete ait taşınmaz üzerine intifa hakkı tesisi ile bayilik ilişkisi kurulmasına dair protokol imzalandığını, protokol gereği intifa süresinin 15 yıl olduğunu ve bedelin bu süre üzerinden ödendiğini ancak davalı ... Nakliyattan kaynaklanan sebeplerle intifa ilişkisinin süresinden önce sona erdiğini ayrıca davalı şirketler arasında organik ve ticari bağ bulunduğunu ileri sürerek, toplam 259.921,70 TL intifa bedelinin 21/12/2012 tarihinden itibaren fiili ödeme gününe kadar geçecek sürede değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir....
Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 1995 yılında anlaşmalı boşandıklarını, boşanma ilamında protokol gereğince davalının davacı için aylık 600 DM (Alman Markı) ödenmesine ve intifa hakkı davalıya ait....'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi ve yıkım ;karşı dava ise intifa hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkin olup, hüküm intifa hakkı sahibi karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.O halde temyiz edenin sıfatına göre temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine aittir. O halde,dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 16.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi ve yıkım ;karşı dava ise intifa hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkin olup, hüküm intifa hakkı sahibi karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.O halde temyiz edenin sıfatına göre temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine aittir. O halde,dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 16.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....