Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, daha önce açmış olduğu boşanma davasının kesinleşmesinden itibaren üç yıl içinde ortak hayatın yeniden kurulamaması sebebiyle boşanma talep etmiştir. Davacı tarafından 15/04/2005 tarihinde davalı aleyhine bir boşanma davası açıldığı, bu davanın reddedilerek 05/01/2007 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacı delil olarak bu dosyaya dayanmıştır. Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış ve rededilmiş bir davanın varlığı, ret kararının kesinleşmesinden başlayarak üç yıl geçmesi ve bu süre içinde her ne sebeple olursa olsun ortak hayatın yeniden kurulmamış olması "birliğin temelinden sarsılmış sayılmasına" yasal karine teşkil eder (TMK m.166/son)....

    aşkın bir süre geçtiğini, tarafların tekrar bir araya gelmediklerini iddia ederek, tarafların TMK.nun 166/4 maddesi uyarınca ortak hayatın yeniden kurulamaması sebebi ile boşanmalarına karar verilmesini istemiştir....

    aşkın bir süre geçtiğini, tarafların tekrar bir araya gelmediklerini iddia ederek, tarafların TMK.nun 166/4 maddesi uyarınca ortak hayatın yeniden kurulamaması sebebi ile boşanmalarına karar verilmesini istemiştir....

    TMK 166/son gereği kesin hükümden sonra üç yıl geçmesine rağmen ortak hayatın yeniden kurulamaması ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk Kutay'ın velayetinin davalı anneye verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Davacı- karşı davalı erkek, dava dilekçesinin içeriğinde, davalı- karşı davacı kadın ile evliliklerinde uzun süreden beri var olan şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açtığını, davanın ... Aile Mahkemesince 2008/312, 2009/147 K sayılı, 18.11.2009 tarihli karar ile reddedildiğini, aradan üç sene geçtiğini ve bu süre içerisinde bir araya gelmediklerini, TMK m. l66/son gereği bu sürede ortak hayatın yeniden kurulmadığını belirterek boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. Dava Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinde yer alan boşanma davasının reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra ortak hayatın yeniden kurulamaması sebebine dayanmaktadır. O halde, daha önce reddedilen boşanma davasına ilişkin dava dosyası getirtilip incelenerek gösterilen delillerin Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi çerçevesinde değerlendirilmesi ve hasıl olacak neticesine göre karar verilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, TMK 172/2. maddesinde düzenlenen ayrılık süresinin sona ermesine rağmen ortak hayatın yeniden kurulamaması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma davası olup yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, mahkemece belirlenen ayrılık süresi sona erdikten sonra tarafların biraraya geldikleri ve karı koca olarak birlikte yaşadıkları anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

        Davacı, dava dilekçesinde daha evvel boşanma davası açtığını davasının reddedildiğini, 3 yıllık süre içerisinde bir araya gelmediklerini belirterek boşanmalarına karar verilmesini istemiş, boşanma dosyasını da delil olarak göstermiştir. Bu haliyle, davacının davasının ortak hayatın yeniden kurulamaması hukuki sebebine (TMK m. 166/son) dayandırdığı anlaşılmaktadır. Davacıya daha evvel reddedilen dosya ile ilgili bilgileri sunması için usulünce kesin mehil verilip, ilgili dosyanın getirtilerek delillerin birlikte değerlendirilip, sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, davanın Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi kapsamında değerlendirilip, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.03.2017 (Pzt.)...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur tespiti, manevi tazminat ve nafaka yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dava, Türk Medeni Kanununun 166/4.maddesinde yer alan, boşanma davasının reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden başlayarak üç yıl geçmesi, bu süre içinde ortak hayatın yeniden kurulamaması sebebine dayandığı halde deliller bu çerçevede değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, Türk Medeni Kanununun 166/1.maddesi gereğince boşanma kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı ise de, bu yön temyiz edilmediğinden bozma sebebi yapılmamış, yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir. 2-Temyiz sebeplerine hasren yapılan incelemeye gelince; Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine...

            Aile Mahkemesinin 2013/158 esas sayılı dosyası üzerinden görülen ve feragat ile sonuçlanan boşanma davasından sonra tarafların bir araya gelmediği, ortak hayatın yeniden kurulmadığı ve 3 yıllık sürenin de geçtiğinden bahisle davalı-karşı davacı erkeğin Türk Medeni Kanunu’nun 166/4. maddesi uyarınca açtığı boşanma davasının da kabulüne karar verilmiş ise de, dosya kapsamı itibari ile davacı-karşı davalı kadın tarafından...Aile Mahkemesinin 2013/158 esas sayılı dosyası üzerinden açılan boşanma davasının, tarafların barışması nedeni ile davacı-karşı davalı kadının feragati kapsamında reddedildiği, tarafların bir süre aynı evde birlikte yaşadıkları ve sonrasında davalı-karşı davacı erkeğin, davacı-karşı davalı kadını evden gönderdiğinin anlaşılması karşısında, dayanak davadan sonra tarafların bir süre daha evlilik birliğini sürdürdüğü dolayısı ile Türk Medeni Kanunu’nun 166/4. maddesinde yer alan “Ortak hayatın yeniden kurulamaması” unsurunun gerçekleşmediği gözetilerek davalı-karşı davacı...

              Aile Mahkemesinin 2014/207 esas, 2014/709 karar sayılı dosyası ile boşanma davası açıldığını ve davanın reddine karar verildiğini, bu kararın 26/04/2018 tarihinde kesinleştiğini, tarafların geçen bu 3 yılda ortak hayatın yeniden kurmalarının mümkün olmadığını belirterek, ortak hayatın yeniden kurulamaması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğ edilmesine rağmen davaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür. Mahkemece; "Yapılan yargılama sonunda tüm dosya kapsamı ve tanık beyanları değerlendirildiğinde; tarafların 16/09/1999 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden 2 müşterek çocuklarının olduğu anlaşılmıştır. Davacı vekili tarafından açılan dava, TMK 166/4 maddesi kapsamında ortak hayatın yeniden kurulamaması (fiili ayrılık) nedenine dayalı boşanma davası olup, İstanbul 5....

              UYAP Entegrasyonu