tehdit ettiğini, beddua ettiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, ortak çocuğu okula göndermediğini beyanla, tarafların öncelikle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesinde düzenlenen hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanmalarına, mümkün olmadığı takdirde 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile boşanmalarına, ortak çocuk...'...
TL tedbir ve 1.000,00 TL iştirak nafakasına, iştirak nafakasının hükmün kesinleşmesini takip eden yıllarda kesinleşme tarihi itibariyle her yıl TÜİK' in yayınladığı ÜFE artış oranında arttırılmasına, kadın yararına aylık 30.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata ve 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi uyarınca pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle açılan davanın reddine karar verilmiştir....
görevlerini yerine getirmediğini, çalışmadığını ileri sürerek; tarafların pek kötü ve onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir....
Davalı-davacı vekili istinaf dilekçesi ile eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek kusur belirlemesi, reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri, velayet, davacı-davalı yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ve miktarı yönünden istinaf kanun yoluna başvurarak kararın boşanma hükmü halinde istinaf edilen konularda kaldırılmasına karar verilmesini isteyerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması ( TMK 166/1- 2 ) ve pek kötü davranış (TMK 162) hukuksal sebeplerine dayalı boşanma ve ferileri ile ziynet alacağı ve mal rejiminin tasfiyesine, karşı dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK 166/1- 2 )dayalı boşanma ve ferilerine yöneliktir....
Davacı-davalı kocanın TMK'nın 162. maddesi uyarınca açtığı boşanma davasında kocaya yönelen hayata kast ya da pek kötü veya onur kırıcı davranış içeren eylemin ispatlanamadığı, erkeğin eşine bağımsız konut temin etmediği, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, kadının da erkeğin babası ile yaşamış olduğu şiddet olayında sınırı aşması nedeniyle kocanın akrabalarına şiddet uyguladığı, tarafların eşit kusurlu oldukları" gerekçesiyle, davacı-davalının TMK'nın 162. maddesi uyarınca açtığı boşanma davasının reddine, TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca açılan dava ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, tarafların maddî-manevî tazminat taleplerinin reddine ve davalı-davacının tedbir-yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir....
veya onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, ortak çocuk yararına aylık 2.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, müvekkiline düğünde takılmasına rağmen karşı tarafça el konularak iade edilmeyen 18 adet bilezik ve 5.000,00 TL nakit paranın müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
e de şiddet uyguladığını, kadına hakaret ettiğini, defalarca tehdit ettiğini iddia ederek davanın kabulüne, tarafların öncelikle onur kırıcı davranış ve pek kötü muamele nedeniyle boşanmalarına olmadığı takdirde tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin kadına verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 25.000,00 TL manevî ve 20.000,00 TL maddî tazminata, ziynet eşyası alacağına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin Körfez Aile Mahkemesi olduğunu, davacının dava dilekçesinde belirtmiş olduğu iddiaların hiçbirinin gerçeği yansıtmadığını, sunmuş olduğu tanıklarla bu durumu ispat edeceğini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....
Ablanın kızını kaçırırım." gibi sözler söylediğini, müvekkilinin halen çocuklarıyla birlikte kadın sığınma evinde ikamet ettiğini, geçimlerinin devlet tarafından sağlandığını, müvekkili ve her bir çocuk için aylık 500,00'er TL den toplam 2.000,00.-TL nafakaya hükmedilmesine, 1.000,00.-TL maddi tazminat, 20.000,00.-TL manevi olmak üzere toplam 21.000,00.- tazminata hükmedilerek tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLER:Taraflara ait nüfus kaydı, yaptırılan zabıta araştırmaları, tanık beyanları, aldırılan sosyal inceleme raporu ile dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:''Dava, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 162. maddesi uyarınca Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacı birleşen dosya davalısı tarafından davalı birleşen dosya davacısı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, Davalı birleşen dosya davacısı tarafından davacı birleşen dosya davalısı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Davalı birleşen dosya davacısı tarafından davacı birleşen dosya davalısı aleyhine hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış sebebiyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davalı birleşen dosya davacısı kadının talep etmiş olduğu manevi tazminat talebinin REDDİNE, Davalı-birleşen dosya davacısı kadının talep etmiş olduğu yoksulluk nafakası talebinin REDDİNE, Davalı-birleşen dosya davacısı kadın yararına mahkememizin 04/06/2021 tarihli...
Kararın gerekçesiz olması, gerekçe ile hüküm fıkrasının arasında çelişki bulunması ve bu gibi kamu düzenine aykırılık teşkil eden ve istinaf denetim ve yargılamasının yapılmasına engel oluşturan hususlarda HMK’nın 353. maddesi kapsamında değerlendirilerek kararın kaldırılarak ilk derece mahkemesine gönderilmesini gerektirmektedir. Somut olayda; davacı, dava dilekçesinde boşanma nedeni olarak, ayrı, ayrı, TMK’nun 162. Maddesi gereğince, Onur kırıcı davranış, pek kötü muamele, TMK’nun 166/1. Maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma nedenlerine dayanmıştır. Davacının dava dilekçesinde iki ayrı boşanma sebebine dayalı, talebinin olduğu, mahkemece kısa kararda ve hükümde sadece davanın reddine denilmekle yetinildiği, kararın hangi talebe ilişkin olduğunun yeterince açık olmadığı, bu hususun gerekçeden de anlaşılmadığı görülmektedir....