Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/941 KARAR NO : 2023/970 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GERMENCİK ASLİYE HUKUK(AİLE)MAHKEMESİ TARİHİ : 14/09/2022 NUMARASI : 2021/642 ESAS - 2022/552 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusu üzerine HMK 353 ncü maddesine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin ele alındı,incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle"...hayata kast pek kötü ve onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma- velayet- nafaka- tazminat" talep etmiştir. 14.09.2022 tarihli duruşmada davacı "...davadan feragat etmek istediğini,davalı ile aralarında anlaştıklarını,yeniden bir araya geldiklerini"imzalı olarak beyan etmiş,davacı vekili...

DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, bilirkişi raporu, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Somut davada davacı pek kötü davranış sebebi ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal nedenine dayalı boşanma sebebine dayandığına göre gerçekleşen eylemin öncelikle özel boşanma sebepleri açısından değerlendirilmesi, bunun ispatlanması durumunda artık genel boşanma sebebinin şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılmaksızın karar verilmesi gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 162. maddesi gereğince pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmaya karar verilebilmesi için, her türlü kötü veya onur kırıcı davranış değil, ağır derecede pek kötü veya onur kırıcı davranışın gerçekleşmesi gerekir. Toplanan delillerden, erkeğin kusurlu olmasına sebebiyet veren davranışları pek kötü ve onur kırıcı davranış olarak kabule yeterli değildir....

Davalı-karşı davacı kadın tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 162, 163. ve 166/1. maddesinde düzenlenen hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı boşanma davası açılmıştır. Mahkemece davalı-karşı davacı kadın tarafından terditli olarak açılan boşanma davalarından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açtığı davanın (TMK m.166/1) kabulüne karar verilerek boşanma hükmü kurulmuş, Türk Medeni Kanunu'nun 162. ve 163. maddelerine dayalı olarak açılan boşanma davaları ise reddedilmiştir. Davalı-karşı davacı kadın tarafından terditli olarak açılan boşanma davalarından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası ispatlanarak kabulüne karar verildiğine göre, davalı-karşı davacı kadın bu dava açısından haklılığını ispat etmiştir....

dayalı bilgi vermediğini, buna ilişkin ceza yargılaması veya maddi başkaca delil de ibraz edilmediğini, davanın TMK'nın 162.maddesi kapsamında hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranışlarda bulunulduğu belirtilerek açıldığını, TMK'nın 166. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı bir dava bulunmadığını, münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan bir boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m. 166/1) dayalı olarak karar verilmesinin mümkün olmaması nedeniyle, TMK 162.maddesi kapsamında sübut bulmayan davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...Davacı karşı davalı T1 onur kırıcı davranış nedeniyle açtığı özel boşanma sebepli boşanma davasına göre onur kırıcı davranış için kanıtlanması gereken ağır derecede hakaret olması ve tek bir onur kırıcı davranışın dahi boşanmaya sebep olabilecek şekilde pek kötü davranış olarak nitelendirilmesi gerekmektedir. Bu şekilde açıkça pek kötü onur kırıcı davranış kanıtlanmamıştır....

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, velayet düzenlemesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek 04.09.2015 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) ve hayata kast, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış (TMK m. 162) hukuki sebeplerine dayalı boşanma davası açmış, davacı-karşı davalı erkek tarafından 31.05.2016 tarihinde dava tamamen ıslah edilerek zina (TMK m. 161) olmazsa evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuksal sebeplerine dayalı olarak boşanma talep edilmiş, mahkemece davacı-karşı davalı erkeğin davasının kabulü ile tarafların zina (TMK m...

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...Davacı karşı davalı T1 onur kırıcı davranış nedeniyle açtığı özel boşanma sebepli boşanma davasına göre onur kırıcı davranış için kanıtlanması gereken ağır derecede hakaret olması ve tek bir onur kırıcı davranışın dahi boşanmaya sebep olabilecek şekilde pek kötü davranış olarak nitelendirilmesi gerekmektedir. Bu şekilde açıkça pek kötü onur kırıcı davranış kanıtlanmamıştır....

    Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında "....Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde dava; pek kötü veya onur kırıcı davranış ile şiddetli geçimsizlik ve nedeniyle evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma davası ve düğünde takılan ziynet eşyalarının iadesine ilişkin olduğu (TMK 162 166/1 md.)" kabul edilmiş ve "... tarafların fiilen ayrılmalarına yol açan ve ceza davasına konu olan son olaylar üzerinden 6 aylık hak düşürücü süre dolmadan davacı tarafın pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebine dayandığı da dikkate alınarak davalı eşin kusuru nedeniyle tarafların 4721 sayılı TMK'nın 162 ve166/1. Maddeleri nedeniyle boşanmalarına" karar verilmiştir. 1)Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile yargılamanın açıklığı ilkesi kabul etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından her iki boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davalı-karşı davacı erkeğin evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davasının reddine, davacı-karşı davalı kadın tarafından açılan pek fena muamele ve onur kırıcı davranış sebebine dayalı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden davalı-karşı davacı erkeğin kabul edilen kusurlu davranışları yanında davacı-karşı davalı kadının da eşine sürekli hakaret ettiği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında, davalı-karşı davacı erkek de dava açmakta haklıdır....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, tarafların karşılıklı evlilik birlikteliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davalarının kabulü, erkeğin hayata kast, pek kötü veya ... kırıcı muamele hukuki sebebine dayalı boşanma davasının reddi ile kadının birleşen davasının reddinin yerinde olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat, tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, tazminat ve nafaka miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, kadın tanığı Heja'nın beyanına itibar edilip edilmeyeceği, af olgusunun ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....

        UYAP Entegrasyonu