HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davacı erkeğin tedbir nafakasının miktarı dışındaki sair istinaf başvurusunun HMK nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, II-Davacı erkeğin tedbir nafakasının miktarına ilişkin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile hükmün 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden: davalı kadının daha önce açmış olduğu tedbir nafakası davasının, davacı erkeğin birlikte yaşamaktan kaçındığı ve evi terk ettiği gerekçesiyle kabul edildiği ve bu kararın da kesinleştiği anlaşılmaktadır....
Ayrıca her ne kadar davacı taraf çocuk yararına önceden tedbir nafakasına hükmedildiği ve işbu davada hükmedilen iştirak nafakasının mükerrer ödemeye neden olacağını istinaf sebebi yapmış ise de; işbu boşanma davasında hükmedilen iştirak nafakasının hükmün kesinleşmesinden itibaren geçerli olacağının ve tedbir nafakasının yerine geçeceğinin kabulü gerekmesine göre, mükerrer ödemeye mahal bırakmayacağından bu yönde yapılan istinaf talebinin de esastan reddi gerekmiştir. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 18/02/2013 tarihli ve 2012/14143 Esas, 2013/1624 sayılı kararında da değinildiği üzere, boşanma ilâmı ve bununla hükmedilen iştirak nafakasına dair ilâmın kesinleşmiş olduğunda çocuğa önceki ilâmla verilmiş olan tedbir nafakasının boşanma ilâmının kesinleşmesi ile son bulacağının ve tahsilde tekerrüre yol açmayacak şekilde boşanma davasında hükmedilen tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiğinin (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 197- 169. Maddeleri) kabulü gerekmektedir....
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davalı T3 adli yardım talebinin kabulüne, II-Davalı T3; kadının reddedilen tedbir nafakası taleplerine, çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile, Şarkikaraağaç Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 20.09.2021 tarih, 2020/190 esas ve 2021/181 karar sayılı kararının kadının reddedilen tedbir nafakası talepleri ile çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının miktarı yönünden KALDIRILMASINA ve Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1- b,2 maddesi uyarınca bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm tesisine, "Davalı T3 tedbir nafakası talebinin kısmen kabulü ile dava tarihi olan 17.11.2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400,00 TL tedbir nafakasının (TMK md. 169) davacı T1 alınarak davalı T3 verilmesine, tedbir nafakasının kararın kesinleştiği tarihte sona ermesine,'' "Velayeti anneye verilen müşterek çocuk Hasan Rüzgar için dava tarihi olan 17.11.2020 tarihinden, boşanma kararın kesinleştiği tarihe kadar...
Oysa tedbir nafakasının bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleştiği gözetilmeden yeniden tedbir nafakasına hükmedilmesi doğru olmamıştır. Diğer yandan, iştirak nafakasına boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren hükmedilmesi gerekirken, bozmadan sonra verilen ikinci kararın kesinleştiği tarihten itibaren iştirak nafakasına hükmedilmesi de usul ve yasaya aykırıdır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönden yönlerden düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m. 438/7)....
Mahkemece; davacının nafaka borçlarını yükümlü olduğu halde ödeme güçlüğü çektiğinin sabit olduğu, davacının ekonomik durumundaki değişikliğin yoksulluk nafakasının kaldırılmasını değil sosyal ekonomik durum ölçüsünde indirilmesini gerektirdiği, çocuğun ihtiyaçlarının devam ettiği, aradan geçen zamanda ihtiyaçlarının artması da dikkate alındığında iştirak nafakası borcunun öncelikli ödenmesi gereken borçlardan olduğu, davalının da ekonomik durumunun davacının iddia ettiği kadar iyi olmadığı anlaşıldığı gerekçesiyle, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine, Ankara 9 Aile Mahkemesinin 2012/826 Esas 2013/518 sayılı kararı ile davalı için ödenen 1.500 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 750 TL'ye indirilmesine, davacının geriye dönük nafaka ödemelerinin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Bu bakımdan geliri bulunmayan davalı kadın yararına dava tarihinden, boşanma hükmünün kesinleşme tarihine kadar geçerli olmak üzere uygun miktarda tedbir nafakası takdir ve tayin edilmesi gerekir.Bu yön nazara alınmadan 19.12.2013 tarihli ara karar ile davalı kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının "kusurlu" olduğu gerekçesiyle kaldırılması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.09.2015 (Pzt.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Tedbir Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen davalı hükmü duruşmalı olarak temyiz etmiş ise de; duruşma giderlerini yatırmadığından duruşma isteminin reddine, dosya üzerinden inceleme yapılmasına karar verilip, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 29.12.2011 (Per.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Tedbir Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından yoksulluk nafakası yönünden, davalı tarafından ise nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.15.11.2012 (Per.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tedbir nafakasının kaldırılması ve reddedilen yoksulluk nafakası yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi ve aleyhine hükmedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre tarafların yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 292.10'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.06.2021 (Çar.)...