Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir. …) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. .................... HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, kesinleşen boşanma davası ile hükmedilen yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir....

    bir nafaka davası varmış gibi takdir edilen tedbir nafakasının karar kesinleştikten sonra evlilik birliği süresince devamına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur....

      Somut uyuşmazlıkta; velayeti anneye verilen müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları gözetildiğinde giderlerinin bulunduğu, aylık 500,00- TL tedbir ve aylık 600,00 TL iştirak nafakasına, kadın lehine 500 TL tedbir nafakasına karar verilmiş ve çocuğun ve kadının ihtiyaçları, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, TMK'nın 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi, dosyadaki yazılar, toplanan deliller, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları ile nafakanın niteliğine göre davalı anne yanında bulunan müşterek çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesinin doğru olduğu ancak ve takdir edilen tedbir ve iştirak nafakasının miktarının hakkaniyete uygun olmadığı, kadın lehine verilen tedbir nafakasının da hakkaniyete uygun olmadığı kanaatine varılmıştır. Buna göre davalı bd kadının bu yönden istinaf itirazının kabulü ile kadın ve müşterek çocuk lehine 1000 TL tedbir nafakasına , ve iştirak nafakasına karar verilmesi gerekmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, kocanın boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanmaya neden olan olaylarda kusurun ağırlığının davalı-davacı kadında olduğunun anlaşılmasına göre davalı-davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacı kadın için Türk Medeni Kanununun 169. maddesi gereğince, hükmedilen aylık 350,00 TL tedbir nafakasının boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar devamına karar vermek gerekirken karar tarihi itibariyle kaldırılması doğru değil ise de; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK md.438/...

        Aile Mahkemesinin 2009/469 Esas 2011/209 Karar sayılı boşanma ilamıyla davacı ... adına hükmedilen 200,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 400,00 TL'ye çıkartılmasına, müşterek çocuk İshak adına hükmedilen 200,00 TL iştirak nafakasının aylık 500,00 TL'ye çıkartılmasına; davacı müşterek çocuk ... adına hükmedilen 200,00 TL iştirak nafakasının aylık 500,00 TL'ye çıkartılarak devamına, nafaka miktarlarının gelecek yıllarda hangi oranda artırılacağının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne, davacı ...'nın yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, müşterek çocuk İshak adına iştirak nafakasının artırılması talebinin reddine, aylık 200,00 TL iştirak nafakasının aynen devamına, davacı ... adına iştirak nafakasının artırılması talebinin reddine, Sakarya 2....

          Temyiz Sebepleri Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkilinin istinaf başvurusunun kısmen esastan reddinin hatalı olduğunu, erkeğin istinaf başvurusunun kısmen kabulünün hatalı olduğunu, kararın gerekçesiz olduğunu, ayrıca Bölge Adliye Mahkemesince hukuki yararları olduğu halde aile konutu şerhi konulması davasının reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkili yararına hükmolunan tedbir nafakasının Üfe oranında artırılması gerektiğini, aile konutu şerhi konulması davasındaki vekâlet ücretinin hatalı olduğunu belirterek; Bölge Adliye Mahkemesi kararının istinaf dilekçesinde gösterilen gerekçelerle kadının reddedilen boşanma ve aile konutu şerhi konulması davaları, tefrik kararları, tedbir nafakası miktarları, kadın yararına hükmolunan tedbir nafakasının Üfe oranında artırılması gerektiği, aile konutu şerhi konulması davasındaki vekâlet ücreti yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....

            TMK.nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde yoksulluk nafakasının arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Dava,yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. TMK'nun 175.maddesine göre "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir." Kanunda öngörülen şartlar davacı lehine gerçekleştiği takdirde, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir. TMK'nun 176/4. maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....

            Aile Mahkemesinin 2013/209 E., 2013/857 K. sayılı kararı ile 300,00TL tedbir nafakasına hükmedildiğini, daha fazla bu evliliği sürdürmek istemeyen müvekkilinin davalı aleyhine boşanma davası açtığını, Zonguldak 2. Aile Mahkemesinin 2013/472 E., 2014/255 K. sayılı kararı ile boşandıklarını, boşanma kararının kesinleşmesi ile tedbir nafakasının sona erdiğini, davalının TTK Merkez Laboratuarından şef olarak emekli olduğunu, aylık 1.350,00TL emekli maaşı aldığını ileri sürerek müvekkili için aylık 500,00TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı; davacı ile Zonguldak 2. Aile Mahkemesinin 20.06.2014 tarihinde kesinleşen kararı ile boşandıklarını, boşanma sürecinde davacının herhangi bir nafaka talebi olmadığını, bakma yükümlülüğünün ortadan kalktığını, boşanma tarihinden itibaren kendisinden bir şey isteme hakkı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; tarafların Zonguldak 2....

              Mahkemece yapılan yargılama sonunda; " Davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1- 2 maddesi gereğince boşanmalarına; müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine; müşterek çocukla baba arasında kişisel ilişki tesisine; Mahkememizin 03/08/2017 tarihli ara kararı ile müşterek çocuk yararına belirlenen aylık 200- TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesine kadar devamı ile kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 400- TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak, davacı kadına verilmesine; mahkememizin 03/08/2017 tarihli ara kararı ile davacı kadın yararına belirlenen aylık 200- TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesine kadar devamına; davacı kadın yararına bir defaya mahsus toptan 8.000- TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak, davacı kadına verilmesine; davacının boşanmanın eki niteliğinde olan tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir....

              yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür....

                UYAP Entegrasyonu