Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbiren Velayet- 197. Madde Uyarınca Tedbir Nafakası-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından; her iki davaya yönelik temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.06.2016 (Çrş.)...

    Mahkemece dinlenen tanık beyanları ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacı kocanın tam kusurlu davalı kadının ise kusursuz olduğunun tespit edilmesi nazara alındığında; hiç kimsenin kendi kusuruna dayanarak dava açamayacağı ve davalının kusurunun ispatlanamadığına göre davacı kocanın açtığı boşanma davasının reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. 2- Mahkemece davacı karşı davalı kadının açtığı tedbiren velayet davasında müşterek çocuğun velayeti davalı babaya verilmiş ise de davalı kocanın bu davaya yönelik velayet talepli bir davasının bulunmadığı halde müşterek çocuğun velayetinin davalı babaya verilmesi usul ve yasaya aykırı olup dosya kapsamında bulunan SİR ve müşterek çocuğun beyanı dikkate alındığında davacı kadının tedbiren velayet davasının reddi gerekir. 3- Davalı kocanın başka bir bayanla birlikte yaşadığı dikkate alındığında davacının ayrı yaşamada haklı olup kendi adına önlem nafakası talep edebileceği, müşterek çocuğun babası ile birlikte...

    Mahkemece dinlenen tanık beyanları ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacı kocanın tam kusurlu davalı kadının ise kusursuz olduğunun tespit edilmesi nazara alındığında; hiç kimsenin kendi kusuruna dayanarak dava açamayacağı ve davalının kusurunun ispatlanamadığına göre davacı kocanın açtığı boşanma davasının reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. 2- Mahkemece davacı karşı davalı kadının açtığı tedbiren velayet davasında müşterek çocuğun velayeti davalı babaya verilmiş ise de davalı kocanın bu davaya yönelik velayet talepli bir davasının bulunmadığı halde müşterek çocuğun velayetinin davalı babaya verilmesi usul ve yasaya aykırı olup dosya kapsamında bulunan SİR ve müşterek çocuğun beyanı dikkate alındığında davacı kadının tedbiren velayet davasının reddi gerekir. 3- Davalı kocanın başka bir bayanla birlikte yaşadığı dikkate alındığında davacının ayrı yaşamada haklı olup kendi adına önlem nafakası talep edebileceği, müşterek çocuğun babası ile birlikte...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davalı-davacı erkeğin karşı davasında boşanma talebi olmadığı, maddi - manevi tazminat, velayet, tedbiren kişisel ilişki ve tedbir - iştirak nafakası talebi olduğu, maddi - manevi tazminat talebinin toplam bedeli üzerinden, tedbir - iştirak nafakası talebinin de bir yıllık tutarı üzerinden nisbi harç alınması gerektiği, velayet ve tedbiren kişisel ilişki talebi yönünden de maktu harç alınması gerektiği halde tazminat ve nafaka talebine ilişkin nisbi harç alınmadan yargılamaya devam edilerek karar verilmesinin ve karşı davada boşanma talebi olmadığı halde boşanma hükmü kurulmasının hatalı olduğu, bu nedenlerle erkek vekiline 719,00 TL nispi peşin harcın Harçlar Kanununun 30- 32. maddeleri gereğince tamamlattırılması; harç tamamlandığı takdirde işin esasının incelenmesi; aksi takdirde, Harçlar Kanununun 30. maddesinde gösterilen usul çerçevesinde hareket edilmesi gerekirken, eksik nispi peşin harç tamamlatılmadan işin esasının incelenmesi...

    davası açtığını, hakkaniyete aykırı olarak açılan tedbir nafakası ve velayet davasının reddine karar verilmesini, boşanma davası sonuçlanıncaya kadar müşterek çocukların velayetinin ortak olarak devamının sağlanmasını talep etmiştir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-birleşen dosya davacısı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme ilamını kusur tespiti (yoksulluk nafakasının değerlendirilmesi bakımından), yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve velayet düzenlenmesi yönünden istinaf ettiği anlaşılmıştır. DAİREMİZİN KARARI: Davalı-birleşen dosya davacısı erkek vekilinin istinafları kadının tedbir nafakası davasının kabulü ve birleşen boşanma davasında nafakaların miktarı ile velayet düzenlemesi bakımından incelenmiş, çocuklar için verilen tedbir nafakası yönünden istinaf dilekçesinin reddine, tedbir nafakasının kabulü ve nafakaların miktarı ile velayet talebi yönünden istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. Dairemiz kararı davalı-birleşen dosya davacısı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve velayet düzenlemesi yönünden temyiz edilmiştir. Dosyayı inceleyen Yargıtay 2....

    Davacı-karşı davalının kabul edilen istinaf sebebi uyarınca, boşanma davasının reddine karar verildiğinden ve davanın reddi nedeni ile tarafların boşanmanın ferisi niteliğindeki talepleri yönünden hüküm kurulamayacağından, verilen kararın niteliğine göre, kadının iştirak nafakasının miktarı, yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddi ile erkeğin, boşanma kararına bağlı velayet, çocuklar lehine velayete bağlı nafaka ve kişisel ilişki düzenlemesine ilişkin istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararının" karşı davanın kabulü ile " şeklinde başlayan B-1,2,3,4,5,6,7,8,9,13,14,15 sayılı bentleri kaldırılarak, erkeğin boşanma davasının reddine karar verilmiş, kadın ve çocuklar lehine TMK'nın 169.maddesi uyarınca tedbiren tedbir nafakası verilmiş, velayet tedbiren anneye verilmiş, baba ile çocuklar arasında tedbiren kişisel ilişki düzenlemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, velayeti, kadın lehine tedbir-iştirak nafakası verilmesini, erkek lehine çocuk için iştirak nafakası verilmemesini, maddi-manevi tazminat miktarını, kadın için tedbir nafakası verilmesini istinaf etmiştir. Davalı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, davanın kabulünü, erkek lehine maddi-manevi tazminat verilmesini, kadın lehine vekalet ücreti verilmemesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferileri istemine ilişkindir. Dava ve taraf ehliyeti kamu düzenine ilişkin olup, hakim tarafından kendiliğinden re'sen gözetilmesi gerekmektedir....

    Aile Mahkemesinin 2015/210 Esas, 2018/680 kararının incelenmesinde, erkek tarafından kadın aleyhine 02.06.2015 tarihinde boşanma davası açıldığı, kadın tarafından karşı dava açıldığı, ayrıca erkek aleyhine 01.06.2015 tarihinde önlem nafakası davası açıldığı dosyaların birleştirildiği, yargılama sonunda tarafların TMK 166/1.madde gereğince boşanmalarına, çocukları Tibet'in velayetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, çocuk için bağlanan aylık 1.500,00 TL tedbir nafakasının 11.09.2018 tarihinden itibaren aylık 2.000,00 TL tedbir nafakası olarak devamına, karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak babadan alınmasına, kadın için birleşen tedbir nafakası davasının kısmen kabulüne, birleşen dava tarihi olan 01.06.2015 tarihinden 11.09.2018 tarihine kadar aylık 2.000,00 TL, 11.09.2018 tarihinden itibaren aylık 2.500,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınmasına, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, kadının tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile 60.000,00 TL maddi...

    Davalı - karşı davacı kadın karşı boşanma davasını 06.05.2019 tarihli dilekçe ile tedbiren velayet ve tedbir nafakası olarak ıslah etmiş, ilk derece mahkemesince karşı davada alınması gerekli başvuru ve karar ilam harcı ikmal ettirilmeden verilen hükümde tedbiren velayet yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş, tedbiren nafaka talepleri yönünden ise ret kararı verilmiştir. Harca ilişkin hükümler kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece, davalı-karşı davacıya başvuru ve karar ilam harcının ikmali için süre verilmesi (Harçlar Kanunu m. 30- 32), harç noksanlığı giderildiği takdirde, talebin esasının incelenmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi, harcın ikmal edilmemesi halinde ise Harçlar Kanununun 30. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken, belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

    UYAP Entegrasyonu