DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davacının davasının kabul edildiğini ve karar kesinleşmeden tedbiren uygulanmasına karar verildiğini, müşterek çocuğun annesinin yanına gittiğini, ancak olumsuzluklar nedeniyle geri getirilerek tekrar müvekkiline teslim edildiğini, müşterek çocuğun annesinin yanına gittikten sonra üvey babasının kendisine tokat attığını söylediğinine dair iddialarda bulunmuştur. Velayetin düzenlenmesi kamu düzenine ilişkin olduğundan davalının bu iddialarının araştırılması gerekir. Davalıya iddialarına ilişkin varsa delillerini sunma olanağı tanınmalıdır. Bilindiği üzere, velayetin düzenlenmesinde, çocuğun üstün yararı, ana ve babanın isteklerinden önce gelir....
İlk derece mahkemesi 08.07.2022 tarihli ara kararı ile “davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin davada hükümle elde edebilecek sonuca ilişkin olduğu” gerekçesiyle, çocukların tedbiren babaanneye teslimine ilişkin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermiştir. Davacı vekili, 08.07.2022 tarihli ara kararına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. Dava, velayetin kaldırılması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir (HMK md. 341/1). Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yapılan itirazı kabul etmediklerini, boşanma ilamının daha önce kesinleştiğini, iştirak nafakası için daha sonrasında açılmış ve nafaka davasının karara bağlandığını, davacının dilekçesinde icra takibinin kesinleşmeden açılamayacağını belirterek itiraz ettiğini, ancak boşanma ilamının daha önce kesinleşmiş ise iştirak, yoksulluk nafakası, tazminat talebi, vekalet ücreti ve yargılama giderinin takibe konu edildiğinde nitelikleri gereği kesinleşmelerine gerek olmadığını, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2019/2740 E.- 2019/6702 K....
İştirak nafakası velayetin düzenlenmesine yönelik davalarda bu davaların ferîsi niteliğindedir. Bilindiği üzere ferî talepler asıl talebin sonuca bağlıdır. Diğer bir ifade ile iştirak nafakası eğer bir boşanma davasında velayete tabi çocuklar var ise, boşanma kararının varlığına, boşanma davasının kesinleşmesinden sonra açılan velayetin düzenlenmesine yönelik davalarda ise velayet talebinin kabulüne bağlı olup velayet hakkı kendisine verilen ana ya da baba yararına hükmedilecektir. Dolayısıyla velayet ve iştirak nafakası talebi arasında bir öncelik ya da sonralık ilişkisi bulunmayıp aslilik ve ferîlik ilişkisi söz konusudur. Ferî talebin asıl talepten bağımsız olarak istenmesi mümkün olmadığına göre velayetin değiştirilmesine konu bir davada da değiştirme talebinin reddi halinde çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmeyecektir. Yukarıda da açıklandığı üzere, ana babanın bakım yükümünün doğal sonucu olan iştirak nafakası, çocuğun korunmasına yönelik olup, kamu düzenine ilişkindir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2022 NUMARASI : 2021/382 ESAS, 2022/863 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA KARAR : Taraflar arasındaki davaların yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, her bir çocuk ve müvekkili için aylık 3.000'er TL tedbir nafakası takdir edilmesine, boşanma ile birlikte takdir edilen nafakaların iştirak nafakası olarak devamına, müvekkili için 250.000 TL maddi, 250.000 TL manevi tazminat takdirine, 52 gram 24 ayar altının müvekkiline aynen iadesine, aynen iade mümkün olmadığı taktirde şimdilik 1.000 TL'sinin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir...
davalıya verilmesine, çocuklar ile davacı arasında şahsi ilişki tesisine, davacı ve müşterek çocuklar lehine tedbir nafakası ödenmesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafaka-Aile Konutu Şerhi Konulması-Tasarruf Yetkisinin Sınırlandırılma-Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı erkek tarafından, kendi reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velayet, vekalet ücreti ve tedbir nafakası davası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 02.06.2015 günü temyiz eden davalı-davacı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davacı-davalı ... ile vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Birlikte yaşamaya ara verilmesi halinde ayrı yaşamakta olan eş bunu kanıtlayarak hakimden tedbir nafakası isteyebilir(TMK 197.mad.). Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.(TMK.182/2.mad) İştirak nafakası, velayet hakkı kendisine bırakılmayan eşin, velayet hakkı verilen eşe çocuğun bakım ve eğitim giderleri karşılığı gücü oranında yapacağı katkıdır. Iştirak nafakası velayet hakkı kendisine bırakılan eş tarafından çocuk adına istenir(TMK. 329.md). Somut olayda taraflar Mersin 5. Aile Mahkemesinin 25.06.2012 2012/408 E.-2012/509 K.sayılı kararı ile boşanmışlar, boşanma sırasında tarafların müşterek çocuğu F. N. 'a nafaka bağlanmamıştır....
Davalı-davacı, kusur belirlemesi, tedbir ve iştirak nafakası ile maddi ve manevi tazminatların miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE : Dava, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1- 2) hukuksal sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın fer'ilerine, birleşen dava ise tedbiren kişisel ilişki düzenlenmesine ilişkin olup, ilk derece mahkemesi kararı taraflarca yukarıda belirtilen yönlerden istinaf edilmiştir....
SAVUNMA: Davalı-davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; boşanmaya neden olan olaylarda tüm kusurun davacıda olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, birleşen dava dilekçesinde, tarafların boşanmalarına, müvekkili için 100.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminat, 600,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası takdir edilmesine, velayetin anneye verilmesine, çocuk için aylık 600,00 TL tedbir-iştirak nafakası takdir edilmesine, 154,14 gram altının aynen iadesine veya şimdilik 500,00 TL'sinin davacı-davalıdan alınarak, davalı-davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....