Davacı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı hükmedilen tedbir nafakasının az olduğu ve tasarruf yetkisinin kısıtlanması taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece tasarruf yetkisinin kısıtlanması talebinin reddine ve davacı kadın için 500 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ise de; tedbir nafakası ve tasarruf yetkisinin kısıtlanması taleplerinin 2 ayrı dava olmasına rağmen, tek harç düzenlemesi ile davanın karara bağlanmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, ayrıca tasarruf yetkisinin kısıtlanması davasına ilişkin kararda gerekçe bulunmadığı, tedbir nafakası davasının kabulü kararının gerekçesinin ise, yetersiz olduğu, hangi vakıaların hangi delillerle ispatlandığının karar gerekçesinde tartışılmadığı, tedbir nafakası talebinin TMK 197. maddesine dayandığı ve ortada tarafların sıfatları göz...
GEREKÇE : Davanın konusu, fiili ayrılık nedeniyle velayetin düzenlenmesi (TMK.m.336/2) ve TMK 197. maddesine dayalı tedbir nafakası davasıdır. Mahkemece velayetin düzenlenmesi talebinin kabulü ile müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına, davacı ve çocuk için tedbir nafakası talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2015 NUMARASI : 2014/402-2015/61 Uyuşmazlık ve hüküm; tedbir nafakası, kişisel ilişki tesisi ve velayetin tedbiren verilmesi istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 01.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocukların tedbiren velayetinin ve dava sonu velayetinin müvekkiline verilmesine, müşterek çocuklar için ayrı ayrı 700,00 TL tedbir-iştirak nafakası, müvekkili lehine 500,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminat takdirine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı cevap dilekçesi vermemiş, duruşma sırasında boşanmayı kabul ettiğini, velayetin tarafına verilmesini, davacının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası-Tasarruf Yetkisinin Sınırlandırılması Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 5.3.2020 gün ve 2020/1107 - 2020/1884 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
Bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesinin, davalı şirkete kayyum atanmasına ilişkin ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı hukuka aykırı bulunduğundan, bu ret kararının kaldırılması ve davalı şirkete denetim ve onay kayyımı atanması suretiyle, davacının talep ettiği geçici hukuki korumanın sağlanması gerektiği kanaatine varılmıştır. Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, davalı şirketin mevcut münferit yetkili yöneticilerinin yönetim ve temsil yetkisinin tedbiren bütünüyle kaldırılması talebi yerinde görülmemiş, ancak davalı şirketin münferit yetkili yöneticilerinin yönetim ve temsil hakkının tedbiren sınırlandırılması yönündeki geçici hukuki koruma talebi haklı bulunmuştur....
, mahkemenin tedbir nafakası tarihini dava tarihinden itibaren başlatması hatalı görülerek müşterek çocuklar lehine hükmedilen tedbir nafakasının 05/03/2020 tarihinden itibaren başlatılmasına ve davalının bu yöndeki istinafı kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
kayıtlı .../...123 Ada 4 Parsel, .../...189 Ada 5 Parsel, .../...123 Ada 4 Parsel, .../...130 Ada 6 Parsel, .../...123 Ada 3 Parselde kayıtlı taşınmazlar üzerine tedbir konulmasını talep ettiklerini, para harcama ve tasarrufta bulunma konusunda, ailenin ekonomik çıkarlarına aykırı davranan davalı eşin mal varlığı üzerinde tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVACI-DAVALI DAVA TÜRÜ :Nafaka ve Tasarruf Yetkisinin Sınırlandırılması-Boşanma Taraflar arasındaki nafaka ve boşanma davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm, gerekçesi, birleştirme kararı ve tasarruf yetkisinin sınırlandırılması yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.03.11.2011 (Prş)...
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde, Yerel mahkemece dava tarihinden itibaren geçerli olarak tedbiren verilen nafakalar için yerel mahkeme kararı istinafta iken takip başlattığını, takip neticesinde erkeğin dosya kapak hesabı dikkate alınarak 4.810,00 TL hesabı icra veznesine yatırdığını, paranın kendisine ödendiğini, tedbir nafakası velayetin değiştirilmesine ilişkin yerel mahkeme kararı kesinleşene kadar devam edeceğinden davacının nafaka borcunun sona ermeyeceğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının ise 03.07.2017 tarihinde kesin olarak verildiğini, tedbir nafakasının bu tarihte sona ereceğini, davacının 05.08.2015- 03.07.2017 tarihleri arası tedbir nafakası ödeme yükümlülüğü olduğundan istirdat talebinin ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....