Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Tedbiren Verilmesi-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, velayetin geçici olarak verilmesi talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....

    Davacı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı hükmedilen tedbir nafakasının az olduğu ve tasarruf yetkisinin kısıtlanması taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece tasarruf yetkisinin kısıtlanması talebinin reddine ve davacı kadın için 500 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ise de; tedbir nafakası ve tasarruf yetkisinin kısıtlanması taleplerinin 2 ayrı dava olmasına rağmen, tek harç düzenlemesi ile davanın karara bağlanmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, ayrıca tasarruf yetkisinin kısıtlanması davasına ilişkin kararda gerekçe bulunmadığı, tedbir nafakası davasının kabulü kararının gerekçesinin ise, yetersiz olduğu, hangi vakıaların hangi delillerle ispatlandığının karar gerekçesinde tartışılmadığı, tedbir nafakası talebinin TMK 197. maddesine dayandığı ve ortada tarafların sıfatları göz...

    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine tedbir nafakasına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu davanın daha önce açtıkları boşanma davalarıyla taleplerine rağmen birleştirilmediğini, boşanma davasında davacı kadının kusurlu görüldüğünü, lehine 300,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiğini, yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verildiğini, bu dava ile birlikte davacı kadının müvekkilinden toplam 800,00 TL tedbir nafakası alacağını, hükmolunan tedbir nafakası miktarının yüksek olduğunu, müvekkilinin üzerine kayıtlı konuta şerh konulmamasının ve tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasının reddine karar verilmesinin doğru olduğunu, ilk derece mahkemesi tarafından müvekkili aleyhine verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dava, TMK 197.maddesi uyarınca istenen tedbir nafakasına ilişkindir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yapılan yargılama ve toplanan delillerden müşterek çocuk 2009 doğumlu ... 'ın dava açıldığında davalı baba yanında bulunduğu mahkemenin 15.03.2011 ve 08.09.2011 tarihli ara kararlarıyla velayetin tedbiren davacı anneye verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda çocuk için dava tarihinden itibaren değil, fiilen anneye teslim edildiği tarihten itibaren tedbir nafakası tayin edilmesi gerekir....

      İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı tarafından mahkemece adli yardım talebinin reddine karar verilmiş olmasına ve harç tamamlanılması için 2 haftalık süre verilmesine ve harcın yatırılmamasına rağmen davanın tamamlandırılmasının hatalı olduğu, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği, yine davacının keyfi olarak evi terk ettiği, şu an davalı tarafından boşanma davasının açıldığı, pedagog raporu alınmadan karar verilmesinin hatalı bulunduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; Velayetin geçici olarak davacı anneye bırakılmasına ve tedbir nafakasına hükmedilmesine ilişkindir....

      davacıda olduğunu, küçüklerin menfaati gözetilerek bu aşamada ivedilikle ve tensiben velayetin tedbiren anneye verilmesini talep etiklerini ayrıca tedbiren her bir çocuk lehine 1500'er TL olmak üzere 3000 TL tedbir nafakasına hükmedilerek hükümle birlikte bu nafakanın iştirak nafakasına dönüştürülmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Bu durumda kocanın boşanma davasının reddi usul ve yasaya uygudur. Açıklanan sebeple davacı-k.davalı kocanın, boşanma davasının reddine yönelik istinaf başvurusunun yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri resen alır (TMK md. 169). Türk Medeni Kanunu’nun 169. maddesi uyarınca boşanma davasının devamı süresince, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları ile hakkaniyet ilkesi nazara alındığında, çalışmayan ve herhangi bir geliri bulunmayan kadın yararına tedbir nafakasına hükmedilmesi ve hükmedilen tedbir nafakası miktarı usul ve yasaya uygun olup tarafların bu yöne ilişkin istinaf istemleri reddedilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası-Tasarruf Yetkisinin Sınırlandırılması Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 5.3.2020 gün ve 2020/1107 - 2020/1884 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

        Boşanma, velayetin kaldırılması veya değiştirilmesine ilişkin davaların devamı sırasında verilen, geçici tedbirlerin alınmasına veya tedbir isteklerinin reddine dair kararlar aile hukukuna özgü önlemlerden olup; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389. maddesi kapsamındaki bir tedbir niteliğinde olmadığından, ancak esas hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabilir. Aile hukukuna özgü tedbir kararları, yargılamanın devamı sırasında gelişen durumlara göre her zaman hakim tarafından değiştirilebilecek kararlardan olduğundan ve söz konusu tedbir kararları için istinaf kanun yolu öngörülmediğinden, davalının 12/01/2022 tarihli ara kararına yönelik istinaf talebinin reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Boşanma, velayetin kaldırılması veya değiştirilmesine ilişkin davaların devamı sırasında verilen, geçici tedbirlerin alınmasına veya tedbir isteklerinin reddine dair kararlar aile hukukuna özgü önlemlerden olup; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389. maddesi kapsamındaki bir tedbir niteliğinde olmadığından, ancak esas hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabilir. Aile hukukuna özgü tedbir kararları, yargılamanın devamı sırasında gelişen durumlara göre her zaman hakim tarafından değiştirilebilecek kararlardan olduğundan ve söz konusu tedbir kararları için istinaf kanun yolu öngörülmediğinden, davalının 12/01/2022 tarihli ara kararına yönelik istinaf talebinin reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        UYAP Entegrasyonu