Dosyanın bir bütün halinde tetkikinden; davacı kadın ile davalılardan Yılmaz'ın 06/05/2005 tarihinde resmi olarak evlendikleri, kadının kızlık soyadının "Aydın" olduğu, evlenmeyle eşinin soyadı olan "Barası" soyadını aldığı, kadın tarafından önceki soyadının kullanılmasına izin verilmesine ilişkin dava açıldığı, davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; "evlenmeye kadının kocasının soyadını aldığı, kızlık soyadını kullanma hakkını yitirdiği, kocanın soyadının anlaşılmaz olmasından dolayı olumsuz etkilenildiği, Hukuk Genel Kurulu kararı gereğince evlilik birliği içerisinde kadının kızlık soyadını kullanabileceği, bunun için haklı bir gerekçe göstermeye de gerek olmadığı, koca kendi soy ismini kullanıyor, koruyabiliyorsa bu hakların kadına da verilmesi gerektiği, engel olunmaması gerektiği, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nden ve Anayasa'dan doğan bir hak olduğu, bu yönde verilen kararlar olduğu" iddia ve vakıaları ileri sürülerek kadının evlilik soyadının iptali ile kızlık soyadının...
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, boşanan kadının eski kocasının soyadını kullanmasına izin verilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, dava konusu uyuşmazlığın TMK’nun ikinci kitabında düzenlenmiş olması nedeniyle, Aile Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi de, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden söz ederek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. TMK’nun 178. maddesinde, “Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.” hükmüne yer verilmiştir....
Yukarıda özetlenen dilekçe içeriğine, dosyada toplanan bilgi ve belgelere göre dava, Türk Medeni Kanunu'nun 173. maddesine dayalı boşanan kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmasına izin verilmesi istemine yöneliktir. 6100 sayılı HMK'nun "Görevin Belirlenmesi ve Niteliği" başlıklı 1. maddesinde, mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği ve göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğu belirlendiğinden bu hususun mahkemelerce yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesinde, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK m.118-395) kaynaklanan bütün davalarda aile mahkemesinin görevli olduğu hükme bağlandığından, davanın aile mahkemesince görülmesi için görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, bu husus düşünülmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlenmeden Önceki Soyadını Kullanmaya İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, kocasının soyadı bulunmaksızın, sadece evlenmeden önceki soyadını taşımasına izin verilmesini istemiş, davalı olarak Nüfus Müdürlüğü'nü göstermiştir. Dava sonucunda verilecek karar, davacının eşi ...'un hukuki durumunu da etkileyeceğinden, adı geçenin davaya dahil edilmesi, gösterdiği takdirde delillerinin toplanması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek gerçekleşecek sonucu uyarınca bir hüküm kurulması gerekirken, eksik hasım ve inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından boşanma ve ferileri ile birlikte açılmış kocanın soyadını kullanmaya izin istemine ilişkin dairemizin 2021/917 esas sayılı dosyasından TEFRİK ile gelen "kocanın soyadını kullanmaya izin" istemine ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olarak olarak tarafların boşanmalarına karar verildikten sonra davalı kocanın soyadını kullanmaya izin verilmesini talep etmiştir. Eldeki dava boşanmanın fer'isi niteliğinde olmadığından dairemizce boşanma ve ferilerine ilişkin davadan tefrik edilerek yukarıda esas numarasına kaydedilmiştir. Dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, evlenmekle yasa gereği kocasının soyadını almıştır. Kocasının soyadı önünde evlenmeden önceki soyadını da kullanmaktadır. Mahkemece; davacının evlenmekle aldığı kocasının soyadının iptaline, kızlık soyadını kullanmasına izin verilmesine karar verilmiş, hükmü nüfus idaresi temyiz etmiştir. Verilen karar, evlenen kadının soyadı ile ilgili olduğuna göre, işin aile mahkemelerinin görevine girdiği kabul edilmiş ve karar aile kütüklerinde değişiklik sonucunu hasıl edeceğinden nüfus idaresinin kararı temyiz yetkisinin bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır (5490 s.NHK. m. 37). Mahkemece verilen karar, evli kadının soyadında değişikliğe ilişkindir. Evli kadının soyadı, kocasına bağlı olarak değişebilir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1309 KARAR NO : 2021/1638 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2020 NUMARASI : 2019/723 ESAS-2020/166 KARAR DAVA KONUSU : Boşanan Kadının Kocasının Soyadını Kullanmaya İzin KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; davalı T4 ile davacı kadının boşandıklarını, davacı kadının nüfus kayıtlarında "Yeşil" olarak geçen soyadının eski eşinin soyadı olan "Brendel" olarak değiştirilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf davaya cevap vermemiştir. İlk derece mahkemesince; davanın reddine hükmedilmiştir. Davacı kadın vekili, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmek suretiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanan Kadının Kocasının Soyismini Kullanmaya İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava dosyası inceleme için elektronik ortamda gönderilmiştir. Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) kullanılarak Yargıtay'a elektronik ortamda gönderilen dosyaların elektronik ortamda incelenebilmesi için dosyadaki tüm evrakların "taranma" suretiyle elektronik ortama aktarılmış olması zorunludur.(HUMK md. 445)Hiç kaydedilmemiş veya sisteme kaydedildiği halde taranmamış,eksik ya da hatalı taranmış veya usulüne uygun tarandığı halde doğru isimlendirilmemiş evrak barındıran dosyaların elektronik ortamda incelenebilmesi mümkün değildir....
bulunduğunu ispat edememiştir. (40) yıl kocasının soyadını taşımış olması, boşandıktan sonra aynı soyadını kullanma talebini haklı göstermez....
NÜFUS KANUNU (MÜLGA) [ Madde 46 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve hükmün tazminatlar, nafakalar ve izin talebiyle ilgili kurulan hüküm yönünün temyizen murafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalının, boşandıktan sonra kocasının soyadını kullanmasına izin verilmesine ilişkin bir davası veya karşı davası bulunmamaktadır. Davalı, 24.03.2005 tarihli dilekçesi ile boşanmadan sonra kocasının soyadını taşımasına izin verilmesini istemiştir. Bununla ilgili başvuru harcını 16.06.2005 tarihinde yatırmış olması, dava açıldığı anlamına gelmez....