"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 888 parsel sayılı taşınmazı eşinin acil paraya ihtiyacı olması nedeni ile alınacak borç karşılığı ipotek verilecekken eşine ve kendisine yapılan tehdit ve şantaj sonucunda tapuda satış suretiyle temlik ettiğini, borç ödendiğinde taşınmazdaki ipoteğin kalkacağının söylendiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ve adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar ... ve ..., davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, hak düşürücü sürelerin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "....6098 sayılı TBK.’nun 102. maddesinde “Kanunen geçerli bir açıklama yapılmadığı veya makbuzda bir açıklık bulunmadığı durumda ödeme, muaccel bir borç için yapılmış sayılır“ hükmü düzenlenmiştir. Davacının davasına dayanak yaptığı banka makbuzu, davalı hesabına yapılan havaleyi göstermektedir. Havale üzerinde açıklama bulunmamaktadır. Davacının dayandığı belgede (havale makbuzunda) açıklama bulunmadığından, başka bir deyişle borç ödeme vasıtası niteliğinde olduğundan davacının gönderilen paranın borç olarak gönderildiğini ispat edemediği kanaatine ulaşılmış ve davacı yemin deliline de dayanmadığından davacının davasının reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir." gerekçesiyle davacının davasının reddine karar verilmiştir....
Takibe yapılan itirazın, takip yapan vekiline hangi tarihte tebliğ edildiğine dair herhangi bir ibareye rastlanılamamış, ancak bu yönde de bir itiraz olmadığından, 1 yıllık yasal süresi içerisinde itirazın iptali davası açtığının kabulü yönünde davaya devam olunmuştur. Mahkememizce celp olunan EFT yapıldığına dair dekonttan 19.750,00TL'nin T3 hesabına gönderildiği açıktır. Kaldı ki davalı savunmasının taraflar arasında hiçbir hukuki ilişkinin bulunmadığı, alacak veya borç ödemesi yönünde bir durumun söz konusu olmadığı savına dayanıyor olması karşısında, yapılan havalenin borç ödemesi olduğu karinesi de kendiliğinden çürümüş olmaktadır. Hal böyle iken davalının, davacıyı tanımıyor olması, işin oluşuna, hayatın olağan akışına aykırıdır. Davacı EFT dekontunun açıklama kısmına her nekadar ismini yazmış ise de gönderdiği paranın, davalıya borç olarak gönderildiği" ... gerekçesi ile, "..1- Davanın KABULÜ ile; İstanbul Anadolu 10....
Takibe yapılan itirazın, takip yapan vekiline hangi tarihte tebliğ edildiğine dair herhangi bir ibareye rastlanılamamış, ancak bu yönde de bir itiraz olmadığından, 1 yıllık yasal süresi içerisinde itirazın iptali davası açtığının kabulü yönünde davaya devam olunmuştur. Mahkememizce celp olunan EFT yapıldığına dair dekonttan 19.750,00TL'nin T3 hesabına gönderildiği açıktır. Kaldı ki davalı savunmasının taraflar arasında hiçbir hukuki ilişkinin bulunmadığı, alacak veya borç ödemesi yönünde bir durumun söz konusu olmadığı savına dayanıyor olması karşısında, yapılan havalenin borç ödemesi olduğu karinesi de kendiliğinden çürümüş olmaktadır. Hal böyle iken davalının, davacıyı tanımıyor olması, işin oluşuna, hayatın olağan akışına aykırıdır. Davacı EFT dekontunun açıklama kısmına her nekadar ismini yazmış ise de gönderdiği paranın, davalıya borç olarak gönderildiği" ... gerekçesi ile, "..1- Davanın KABULÜ ile; İstanbul Anadolu 10....
GEREKÇE : Dava, davacının 19/03/2019 tarihli E.43598469 sayılı borç bilgilendirme formu sebebiyle Kurum'a borçlu olmadığının tespiti ile Kurumun dayanak işleminin iptali istemine ilişkindir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesindeki iddialarını tekrarla, gerçek kişi olan tacirin her işleminin ticari iş olarak kabul edilmesinin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 19/2.maddesinin 2.cümlesi hükmü gereğince mümkün olamayacağını, davalının davacıdan borç istediğini, davacının da banka havalesi ile 32.500,00 TL borç verdiğini, banka dekontunun havaleye ait açıklama kısmında açıkça belirtildiği üzere havalenin yapılış amacının şahsa borç verilmesi işlemi olduğunu, salt davanın taraflarının tacir sıfatına haciz olması nedeniyle davanın da ticari dava olduğu gerekçesiyle verilen usul ve yasaya aykırı görevsizlik kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki 3/4 payını davalı ...'den aldığı borç karşılığında ona devrettiğini, borç ödendiği zaman taşınmazın kendisine temlik edileceğini kararlaştırdıklarını, ancak davalı ...'nün taşınmazdaki payını geri vermemek için davalı ...'ya devrettiğini, davalılar arasındaki işlemin de muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., tapu sicilindeki kayda güvenerek işlem yapan iyiniyetli üçüncü kişi olduğunu; davalı ... ise davacının kendisine olan borçlarını ödemeden karşılıklı rızaya dayanan bu inançlı işlemden dolayı tapunun devrinin istenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.11.2008 gününde verilen dilekçe ile noter satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, davada dayanılan 14.07.2008 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin borç alınan paranın teminatı olmak üzere düzenlendiğini, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 14.07.2008 tarihli sözleşme borç verilen paranın teminatına karşılık yapıldığından, dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....
KARAR Davacı, davalıya 400.000 Belçika Frangı borç para verdiğini, ödenmemesi üzerine icra takibi yaptığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın kaldırılması ile %40 oranında icra inkar tazminatının tahsilini istemiştir. Davalı, davacıdan borç para almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, açılan davanın itirazın kaldırılması davası olması nedeniyle İcra Tetkik Merciinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Bir davada maddi vakaları bildirmek tarafların hukuki nitelemeyi yapmak ise mahkemenin görev ve yetkisindedir. Davacı eldeki davada, davalıya borç verdiğini iddia ettiği paranın tahsili için yaptığı icra takibine vaki itirazın kaldırılması ile icra inkar tazminatının tahsilini istemiştir. Ne var ki, dava dilekçesindeki anlatımdan davacının davadaki asıl talebinin icra takibine vaki itirazın iptali olduğu anlaşılmaktadır....
DAVA : İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 28/03/2022 KARAR TARİHİ : 14/06/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından 27.12.2019 tarihinde davalıya 28.400,00 TL tutarında borç para gönderildiğini, davalının ... Bankası A.Ş. nezdinde bulunan hesabına gönderilen paranın açıklama kısmına “borç gönderme” şeklinde ibare düşüldüğünü, müvekkili şirket tarafından davalıya gönderilen borç paranın iade süresi taraflarca kararlaştırılmadığı için.... Noterliğinin 03.12.2021 gün ...yevmiye nolu ihtanamesi keşide edilerek davalıya bahse konu parayı geri vermesi için TBK 392....