İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2020 NUMARASI : 2019/803 ESAS 2020/111 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz KARAR : Mersin 3....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesinin 21/01/2021 Tarih, 2020/362 Esas 2021/10 Karar sayılı kararı ile genel haciz yolu ile ilamsız takipte borca itirazın icra dairesine yönelik yapılması gerektiğini, dava yoluyla borca itiraz etmesi mümkün olmadığından bahisle davacının borca itirazının ve takibe yönelik şikayetinin reddine ilişkin kararına karşı, davacı vekilinin istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemizin 06/04/2021 tarih ve 2021/551 E - 2021/581 K. sayılı kararı ile: "Davacının talebi, takibin kesinleşmesinden sonra ki dönemde gerçekleşen mirasın reddi kararı nedeniyle takibin iptali şikayeti niteliğinde olup, davacı mirasçı tarafından borçlu murisin mirasının reddi davası açıldığı belirtildiğinden (Afyonkarahisar 1....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şikayeti kabul ettiklerini, davanın ve alacağın daha fazla sürüncemede kalmaması için duruşma açılması yönündeki arar karadan rücu ile davanın duruşmasız dosya üzerinden değerlendirilerek kabulün de dikkate alınarak sonuçlandırılmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince "İncelenen dava ve cevap dilekçesi, takip dosyası ve tüm dosya kapsamına göre; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacı borçluya ödeme emrinin 17/01/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlu vekili tarafından usulsüz tebligatın iptali ile ödeme emrinin ıttıla tarihinin 02/02/2022 olarak düzeltilmesi talepli olarak davanın 07/02/2022 tarihinde açıldığı, anlaşılmıştır....
kabulü ile müvekkilinin ödeme emrini ve takibi öğrenme tarihinin 03/09/2018 tarihi olarak tespit ve kabul edilmesini, Nevşehir 2....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; alacaklı banka tarafından borçlular aleyhine ilamsız icra takibi başlatılmıştır. Borçlu adına çıkarılan tebligatın bila iade edildiği, daha sonra borçlu adına "Battalgazi Mahallesi, Rehavet Sokak, No:40/1 Sultanbeyli/İstanbul" adresine çıkarılan tebligatın mahalle muhtarına 22/01/2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davanın konusu, usulsüz tebliğ şikayetidir. Usulsüz tebliğ şikayeti ıttıla tarihinden itibaren 7 gün içinde yapılması gerekir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE İcra dosyasının incelenmesinde; davacı hakkında bir adet bonoya dayalı ilamsız icra takibi başlatıldığı ve örnek 7 nolu ödeme emrinin düzenlendiği, ödeme emrinin borçluya tebligat kanunu 21/2 maddeye göre mernis adresine gönderildiği ve tebliğ edildiği, borçlunun icra dosyasına 01/07/20109 tarihinde başvurarak borca yönelik itirazları sunduğu anlaşılmaktadır. Borçlu dava dilekçesiyle de sabit olduğu üzere öncelikle ödeme emrinin iptalini talep etmiş aksi takdirde usulsüz tebliğ şikayetlerinin kabulünü istemiştir. Mahkeme usulsüz tebliğe yönelik şikayeti kabul etmemiş ancak ödeme emrinin iptaline yönelik şikayeti örnek 7 ile takip başlatılmasına rağmen ödeme emri tebligat parçasında örnek 10 yazılı olduğundan bahisle kabul etmiştir. Ödeme emrinin tebliğ edildiği adres mernis adresi olup bu yönde yanlar arasında bir tartışma olmadığı gibi uyap kayıtları ile de bu husus teyit edilmektedir....
Sayılı dosyasından çek şikayeti, Ankara ... İcra Müdürlüğü ... E. Sayılı dosyadan icra takibi, ... Şubesi’ne ait ... Seri numaralı 28.02.2020 tarihli 90.000,00TL bedelli çeke ilişkin Ankara ... İcra Ceza Mahkemesi ... E. Sayılı dosyasından çek şikayeti, Ankara ... İcra Müdürlüğü ... E. Sayılı dosyadan icra takibi, ... Şubesi’ne ait ... Seri numaralı 30.11.2019 tarihli 80.000,00TL bedelli çeke ilişkin Ankara ... İcra Ceza Mahkemesi ... E. Sayılı dosyasından çek şikayeti, Ankara ... İcra Müdürlüğü ... E. Sayılı dosyadan icra takibi, ... Şubesi’ne ait ... Seri numaralı 31.03.2020 tarihli 191.000,00TL bedelli çeke ilişkin Ankara ... İcra Ceza Mahkemesi ... E....
Sayılı kararı ile davalının tasfiye memurluğundan azledildiğini, davalının vergi dairesine şikayeti sonucu anılan şirkete resen vergi tahakkuk ettirildiğini, müvekkili tarafından vergi dairesine 78.509,09 TL, tasfiye memuru ücreti olarak da 3.500,00 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemelerin şirket mal varlığından karşılanmasının mümkün olmadığını, müvekkili tarafından yapılan toplam 82.009,09 TL ödemenin davalıya düşen 1/3 lük kısmının tahsili için İstanbul 14. İcra müdürlüğünün 2011/6597 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, davalının %40 tan az olmamak üzere icra tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ın borca icra kefili olduğu ve borcu ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği, belirttiği tarihte ödeme yapmaması nedeniyle de şikayetçi vekilinin sanık hakkında ödeme şartını ihlal fiilinden dolayı şikayette bulunduğu anlaşılmaktadır. Görüleceği üzere borcu ödeme taahhüdünde bulunan sanık hakkında icra takibi başlatılmadığı gibi ödeme emri de tebliğ edilmemiştir. Bu nedenle henüz borçlu sıfatını taşımamaktadır. Borçlu olmayan kişilerin ödeme şartını ihlal eyleminden cezalandırılmaları mümkün olmadığından itirazın reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle Yargıtay C. Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine atfen düzenlediği tebliğname yerinde görülmekle, ... 5.Ağır Ceza Mahkemesinin 28.07.2009 tarih, 2009/758 değişik iş sayılı kararının BOZULMASINA, Bozma kararı üzerine 5271 sayılı CMK'nun 309/4-d maddesi gereğince yeniden uygulama yapılması gerektiğinden; Borçlu ...'...
ın borca icra kefili olduğu ve borcu taksitler halinde ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği, belirttiği tarihte ödeme yapmamaları nedeniyle de şikayetçi vekilinin borçlu hakkında ödeme şartını ihlal fiilinden dolayı şikayette bulunduğu anlaşılmaktadır . Görüleceği üzere borcu ödeme taahhüdünde bulunan icra kefili hakkında icra takibi başlatılmadığı gibi ödeme emri de tebliğ edilmemiştir. Ayrıca, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 20.maddesi kapsamında ödeme emrine ilişkin sürelerden feragate dair beyanının da bulunmaması nedeniyle henüz borçlu sıfatını taşımamaktadır. Hal böyle olunca borçlu olmayan kişilerin ödeme şartını ihlal suçundan cezalandırılmaları mümkün değildir....