İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2019 NUMARASI : 2015/1068 ESAS- 2019/880 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Dairemizden verilen 22/02/2021 tarih ve 2020/924 Esas 2021/442 sayılı kararı Yargıtay 12....
belli olmadığını, teminat senedi vermelerinden bahisle bono üzerine vade tarihi yazarak takibe koymanın hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle taraflar arasında bulunan kredi sözleşmesine teminat olması için verilen boş vade tarihli teminat senedinin bilgileri ve rızaları dışında davalı banka tarafından doldurularak, cebri icra ile kanundan doğan haklarını kullanmalarını engellemeye çalışıldığını ve kıymetli evrak olmayan bir evrağın vasfını değiştirmek suretiyle yasalara ve hakkaniyete aykırı bir işlem yapıldığını, protesto edilmediğini, asıl borçluya başvurulmadan avaliste başvurulamayacağını, buna karşın yerel mahkeme tarafından yapılan hatalı değerlendirme sonucu borca itiraz ve şikayetlerinin reddine karar verildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Ortakları T1 ve Mehmet Dişçeken tarafından ayrı ayrı 27/07/2019 ödeme tarihli her biri 300.000,00 TL'lik iki adet teminat senedi verildiğinin kaydedildiği, bir senedin teminat olarak değerlendirilebilmesi için taraflar senet miktarı düzenleme tarihi ve vade tarihinin atıfta bulunulduğu sözleşmenin gerektiği, ancak senette düzenleme tarihinin bulunmadığı taraflar miktar ve vade tarihi tutsa bile düzenleme tarihi tutmayan veya bulunmayan atfın davalı alacaklı tarafından kabul edilmediği gibi bu hale göre bu ibarenin, protokol ve sözleşme altındaki imza inkar edilmese de, takip konusu senedi teminat senedi yapmayacağı, bu hale göre teminat iddiasının yerinde olmadığı borca itirazın başka bir belge ile ve İİK'nun 169/a maddesi kapsamında ispatlanamadığı, konkordato kararında kaydedilen alacak ile takip konusu alacağın aynı olmadığının ispat edilemediği gibi alacaklı tarafından da kabul edilemediği nedenle mükerrerlik iddiasıyla yerinde olmadığı anlaşılmakla istinafa konu kararın hatalı istinaf...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı lehtar tarafından, borçlu keşideci hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun, takip konusu senedin büyükbaş hayvan alım satımı sırasında imzalatılarak teminat amacıyla verildiğini, senedin arkasında da teminat senedi yazdığını ileri sürerek borca itiraz ettiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bir bononun teminat olarak verildiğinin kabulü için, o bono üzerinde teminat ibaresinin bulunması zorunluluğu yoktur....
Davacı borçlular vekili istinaf başvurusunda özetle; takip konusu senetlerin lehtar ile yapılan anlaşma gereği malen kaydı eklenerek teminat senedi olarak lehtara verildiğini, lehtarın malzemeleri teslim etmediği gibi senetleri de davalıya ciro ettiğini, malen ibaresine rağmen herhangi bir mal alınmamış, fatura ya da irsaliye bulunmamasının teminat senedi olarak verildiğini ispatladığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Başvuru; kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte teminat iddiasına dayalı borca itiraz ve imzaya itiraza ilişkindir. HGK'nın 14/03/2001 tarih ve 12- 233/257 sayılı ve yine 20/06/2001 tarih ve 12- 496/534 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere; dayanak belgenin teminat senedi olduğu iddiası, hangi ilişkinin teminatı olduğu senet üzerine yazılmak suretiyle ya da yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. Yazılı belge sunulduğu takdirde, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca belgede takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunludur....
bir alacak verecek ilişkilerinin kalmadığını beyan ettiklerini, ancak davalı tarafa teminat amacı verilen bu senedin müvekkiline teslim edilmediği gibi kötü niyetli olarak teminat senedi olduğu dahi belirtilmeden icra takibine konulduğunu, icra dosyasına konu borcun ödenmiş olduğundan süresi içinde yapılan borca itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına, kötü niyetli alacaklının takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Teminat senedi iddiası, eğer hangi hukuki ilişkinin teminatı olduğu senet üzerinde yazılı değil ise, hukuki nitelik olarak “borca itiraz” dır. Bu nedenle teminat senedi iddiasının kanıtlanabilmesi için davacı borçlunun, İİK’nun 169/a-1 maddesi gereğince resmi veya imzası ikrar edilen bir senetle teminat senedi iddiasını ispatlanması veya alacaklının takip dayanağı bononun teminat senedi olduğuna yönelik bir kabul beyanının bulunması gerekir....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/14230 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatdığını, bu takibin borca itiraz üzerine durması karşısında teminat olarak verilen senetleri icraya koyma yoluna gidildiğini, açıkça görüldüğü üzere icra takibine konu senedin bir teminat senedi olduğunu, bononun kayıtsız şartsız bir bedeli ödemek vaadini içerdiğini, somut olayda alacağın miktarı, ne kadarının tahsil edildiği belirli olmayıp yargılamayı gerektirdiğini belirterek; sebeplerle kambiyo senedi vasfı taşımayan teminat senedine dayanarak, icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili 09/03/2020 tarihli cevap dilekçesini özetle; takip konusu bononun teminat senedi olduğuna dair hiçbir ibare ve delil mevcut olmadığını, tahsilde tekerrür olmama kaydıyla bononun işleme konulması bonoyu teminat senedi yapmayacağını, takip konusu bono, kıymetli evrakta bulunması gerekli tüm zorunlu unsurları içermediğini belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, delil olarak dayanılan 15.09.2015 tarihli kefalet sözleşmesinde; kiraya veren ... ile kiracı Arsenya Restaurant Turzim San ve Tic.Ltd.Şti arasında şirketin tek hissedar ve yetkilisi ...'ın müşterek borçlu müteselsil kefil olarak ve ...'ın müteselsil kefil olarak imzası ile kefalet sözleşmesi bağıtlandığı ve kiraya veren ...'e olacak doğmuş ve doğacak tüm kira borçları, kiralanana ve 3. kişilere verilecek zarar ve ziyanlarda dahil olmak üzere ...Turzim....Ltd. Şti'ne müşterek borçlu, müteselsil kefil olmayı kabul ettikleri ve söz konusu taahhütlerinin teminatı olması bakımından 210.000-TL'lik ... adına 1 adet teminat senedi tazmin edilerek ...'...
İİK'nun 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir. HGK'nun 14.3.2001 tarih, 2001/12- 233 ve 20.6.2001 tarih ve 2001/12- 496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere, dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. Buna göre belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunlu olup, açıkça atıf yapıldığının kabulü için, senedin, vade ve tanzim tarihleriyle miktarının belirtilmesi gereklidir. Somut olayda; davalı vekili cevap dilekçesinde, takibe konu borcun kaynağının davacının, bankadan kullanmış olduğu iki ticari kredi, bireysel kredi kartı, kredili mevduat hesabı ve çek yaprağı borcu oluşturduğunu, senedi borçlarına teminat olarak verdiğini beyan ederek açıkça takip dayanağı senedin teminat senedi olduğu hususunu ikrar etmiştir....