Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/264 Esas 2016/320 Karar sayılı kesinleşmiş ilamı ve buna dayalı Samsun İcra Müdürlüğü'nün 2016/125325 Esas sayılı kesinleşmiş ve halende ödenmemiş icra takibi nedeniyle icra takip tarihi itibariyle 300,000 TL alacaklı olduğunu, bu alacağının davalı alacaklının söz konusu icra takip alacak ve taleplerinden mahsup/takasına, icra takibinin geri bırakılmasına ve yargılama sonucuna göre talikine karar verilmesini, takip tarihi itibari ile davalının değil itiraz ve defi talebinde bulunmak zorunda kalan müvekkilinin alacaklı olduğunu, bu nedenle de itiraz ve şikayetlerinin kabulüne, takas/mahsup itiraz ve def'ilerinin, icra takibinin geri bırakılmasına, yargılama sonucuna kadar talikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili 06/07/2020 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın aynı dava konusu ile Samsun 2....
Mahsup, alacağın gerçek miktarını belirlemek üzere yapılan bir işlemdir. Mahsup itirazının karşı dava olarak ileri sürülmesine gerek olmadığı gibi, ayrı bir davada istenmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır. Takasta, birbirinden bütünüyle ayrı ve bağımsız, karşılıklı iki alacak (borç) vardır. Ayrıca takas edilecek alacakların muaccel, dava edilebilir olması ve takas hakkının kanunla veya tarafların yapmış oldukları bir sözleşmeyle ortadan kaldırılmaması gerekir. Bu alacak sahiplerinden her biri takas ileri sürebileceği gibi, bu yola gitmeksizin alacaklarını ayrıca dava konusu edebilirler. Takas savunmasında bulunan taraf, hem kendi, hem de karşı tarafın alacağını ortadan kaldırmayı istediğinden, her iki alacak üzerinden de etkin olur. Bu niteliği ile takas, inşai bir haktır. Mahsup ise bir inşai hak ya da def'i olmayıp, bir itirazdır. (YHGK'nın 24.05.1950 gün ve 74 E, 31 K sayılı ilamı bu yöndedir.)...
Davalının icra takibi açılmadan öncesine kadar ileri sürdüğü bir hasar iddiası, hasar ihbarı, zarar talebi de olmadığını. Öncelikle ihtiyati haciz talebimizin incelenerek, davalının yedinde veya üçüncü şahıslarda olan taşınır ve taşınmaz malları ile hak ve alacaklarının 13.850,00 Euro için uygun bir teminat mukabilinde İHTİYATEN HACZİNE karar verilmesini, Davalının, ----. İcra Müdürlüğü'nün ----- sayılı ile başlatılan icra takibine vaki yetkiye ve borca itirazının iptali ile icra takibinin 13.850,00 Euro'ya takip tarihinden itibaren 3095 sk. 4/a maddesine göre işletilecek faizi ile devamına, Haksız itiraz nedeni ile davalının, müvekkil lehine %20den aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, Yargılama giderleri ve ücret-i vekâletin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkeme dava dosyasında dava dilekçesi ve ekleri müvekkili şirkete tebliğ ettiğini....
Davalının icra takibi açılmadan öncesine kadar ileri sürdüğü bir hasar iddiası, hasar ihbarı, zarar talebi de olmadığını. Öncelikle ihtiyati haciz talebimizin incelenerek, davalının yedinde veya üçüncü şahıslarda olan taşınır ve taşınmaz malları ile hak ve alacaklarının 13.850,00 Euro için uygun bir teminat mukabilinde İHTİYATEN HACZİNE karar verilmesini, Davalının, ----. İcra Müdürlüğü'nün ----- sayılı ile başlatılan icra takibine vaki yetkiye ve borca itirazının iptali ile icra takibinin 13.850,00 Euro'ya takip tarihinden itibaren 3095 sk. 4/a maddesine göre işletilecek faizi ile devamına, Haksız itiraz nedeni ile davalının, müvekkil lehine %20den aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, Yargılama giderleri ve ücret-i vekâletin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkeme dava dosyasında dava dilekçesi ve ekleri müvekkili şirkete tebliğ ettiğini....
Bu durumda mahkemece gerekirse mahallinde yeniden keşif yapılmak suretiyle hüküm kurmaya elverişli ve Yargıtay denetimine uygun rapor alınarak davalı kiracı tarafından yapılan ve sökülüp götürülebilir nitelikte bulunmayan imalatların faydalı zorunlu veya lüks imalat olup olmadıkları belirlenerek faydalı zorunlu imalatların yapıldıkları tarih itibariyle bedellerinin tespit edilerek yıpranma payı da düşüldükten sonra sonucuna göre davalının takas mahsup talebi ile ilgili olarak bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davalının takas mahsup talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz eden davacıya iadesine, 07.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiklerini, yetkili icra dairesinin İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, müvekkili hakkında 100.000- TL asıl alacak üzerinden takibe girişilmiş ise de; davalının alacağının senet bedeli olan miktarın olmayıp 50.000- TL olduğunu, söz konusu senedin mal karşılığı "malen" kaydı ile davalıya verildiğini, davalı tarafından üretilen ürünlerin 49.998,97- TL'lik kısmının ayıplı çıktığını, iade faturası ve irsaliye düzenlendiğini, davalının kayıtlarında da mevcut olduğunu, 49.998,97 TL'lik kısım bakımından takibin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerektiğini beliterek yetki itirazlarımızın kabulüne, yetkili icra müdürlüklerinin İstanbul İcra Müdürlükleri olması sebebiyle İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğü'nün yetkisizliğine, esasa ilişkin olarak alacak miktarına itirazları ve takas mahsup taleplerine ilişkin taleplerinin kabulü ile takibin ve ödeme emrinin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, ------- sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İcra İflas Kanunu'nun 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir. İtirazın iptali istemine konu,---- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının---- fatura alacağının tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçlu ------ tarihinde borca, faize ve ferilerine itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa gönderimine dair dosyada tebligata rastlanılmadığı, davanın ------- alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır....
Mahkemece yapılacak iş, banka kayıtları üzerinde yeniden inceleme yaptırılarak, davacının ödemelerinin davalının da kefaleti bulunan krediye karşılık olup olmadığının tespit edilip, ödeme ve borç miktarlarının da belirlenmesiyle sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Ayrıca, davalı karz sözleşmesi sunarak takas mahsup iddiasında bulunmuştur. Davacı ise, 09/05/2014 tarihli cevaba cevap dilekçesinde bu karz sözleşmesini kabul ederek 3.000-TL kısmi ödeme yaptığını savunmuştur. Bu savunma karşısında karz sözleşmesinin davacı tarafından kabul edildiği ve muaccel hale geldiğinin kabulü gerekir. Mahkemece, davalının takas mahsup talebi yönünden de bir karar verilmesi gerekirken bu istemin reddine karar verilmesi de doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir....
amacının müvekkilini mağdur etmek ve oyalamak olduğunu ileri sürerek, davalının Kırklareli İcra Müdürlüğü'nün 2011/2187 esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeni ile takibin durması ve müvekkilinin mağdur olması nedeni ile müvekkili lehine borçlunun %40'tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
emrinin borçluya 27.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 29.01.2015 tarihinde, süresinde borca,faize ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davacının da 1 yıllık hak düşürücü süre içinde, 13.03.2015 tarihinde iş bu itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır....