WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Dairesinin örnek no:7 yolu ile girişilmiş bulunan takip olduğunu, icra dosyasının takipsizlik nedeniyle takibin kesinleşmesinden sonraki süreçte İİK 71. madde anlamında zamanaşımına uğradığını, dosya üzerinden yapılacak inceleme ile bile söz konusu zamanaşımının anlaşılacak olduğu için taraf menfaati, adil yargılanma hakkı gibi ilkeler yönünden söz konusu icra dosyası üzerine takibi ilerletici hiç bir muamele yapılmaması konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davacı borçlu taraf olarak icra mahkemesine başvurularının İİK.nun 71/2 ve 33/a maddeleri kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımına ilişkin olup, borçlular yönünden takibin kesinleşmesinden sonraki devrede üç yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olduğundan şikayetin kabulü ile bu borçlular yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Düzce İcra Dairesinin 2021/6236 takip sayılı dosyası....

Bu durumda takibin şekline göre mirasın reddi nedeniyle icra takibi yapılamayacağı hususu borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise İİK'nın 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur. Nitekim borçluların süresinde mirasın reddi kararına dayalı icra takip dosyasına itiraz etmedikleri ve takibin İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesinin 06.06.2012 tarih 2012/103-684 sayılı itirazın kaldırılması kararı neticesinde kesinleştiği anlaşılmıştır. O hâlde yukarıda anlatılanlar ışığında; borçlu vekili tarafından takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde mirasın reddi kararı icra müdürlüğüne sunularak, kesinleşen takipte hacizlerin kaldırılması istenemez....

    in takibe dahil edilmesi üzerine, adı geçenlerin icra mahkemesine başvurarak, terekenin borca batık olması nedeniyle miras hükmen reddedilmiş sayıldığından, takip borcundan dolayı sorumlu olmayacaklarını, ayrıca İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleştiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettikleri, mahkemece, talep borca itiraz olarak nitelendirilip dosyanın işlemden kaldırıldığı, daha sonra yasal sürede yenilenmemiş olması nedeniyle de 6100 sayılı HMK'nın 150/5. maddesi gereğince, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Mirasçıların icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, HMK anlamında dava niteliği taşımaz. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir....

      Somut olayda, örnek 9 numaralı ödeme emrinin borçluya 26.10.2005 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 31.10.2005 tarihinde icra dairesine başvurarak, icra dairesinin yetkisine, borca ve faize itiraz ettiği, yasal süresinde yapılan bu itiraz ile İİK’nun 66. maddesi uyarınca takibin durduğu görülmektedir. İcra dosyasında, söz konusu yasal düzenlemelere uygun olarak icra mahkemesince verilmiş itirazın kaldırılmasına dair bir karar olmadığı gibi itirazın iptaline yönelik bir mahkeme kararı da bulunmamaktadır. Borçlu şirketin icra dairesinin yetkisiz olduğu ve sair nedenlere dayalı takibin iptali istemine ilişkin başvurusu neticesinde Uzunköprü İcra Mahkemesi’nin 28.12.2005 tarih ve 2005/157 E., 2005/203 K., sayılı kararı ile borçlunun isteminin reddine karar verilip, aynı kararda takibin devamına karar verilmiş olması ise itirazın kaldırılmasına karar verildiği sonucunu doğurmaz. Bu durumda, icra takibinin kesinleşmiş olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur....

        Başvuru bu hali ile İİK.nun 71.maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazıdır. İİK'nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Bir diğer anlatımla takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı süreye tabi değildir. O halde, mahkemece, işin esası incelenerek takibin kesinleşmesinden sonra yapıldığı iddia edilen ödemeler yönünden araştırma yapılmak suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin süreden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekirken Dairemizce onandığı anlaşılmakla borçluların karar düzeltme isteminin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir....

          Diğer taraftan davacının 10 yıllık zamanaşımının oluştuğu yönündeki iddiası mahkemece davacıya açıklattırılmamış ise de, iddianın takip tarihinden önceki dönemde zamanaşımı iddiası olarak kabulü halinde ödeme emri tebliğinden itibaren yasal sürede icra müdürlüğüne yapılması gerektiği, zamanaşımının takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak ileri sürüldüğünün kabulü halinde ise ödeme emri tebliğinden ve takibin kesinleşmesinden itibaren davacı borçlu yönünden zamanaşımını kesen işlemler yapıldığı takip dosyası kapsamı ile sabittir. Bu durumda mahkemece davanın reddine ilişkin karar tesisinde yasaya aykırılık bulunmamaktadır....

          İİK.nun 71/2 maddesinde, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcu zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33.a maddesi hükmü kıyasen uygulanacağı, 33/a maddesinde ise, ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir hükmüne yer verilmiştir.Somut olayda, davalı alacaklı sigorta şirketi İzmir 11. İcra Dairesinde hasar alacağından dolayı davacı borçlu aleyhine icra takibinde bulunmuş, davacı borçlu borca itiraz etmeyerek kesinleşmiştir. Davalı alacaklı kesinleşmesinden sonra icra dosyasında herhangi bir işlem yapmayarak borç zamanaşımına uğradığı anlaşılmaktadır....

            verildiğinden dolayı borca itiraz ettiğini, mirasın reddi kararına dayalı olarak takibin durdurulmasına ve takibin iptal edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

            İcra Hukuk Mahkemesi'nin 29/09/2021 tarihli, 2021/381 Esas - 2021/731 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 1- Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE, a-Davacının borca itirazının ve senet vasfına yönelik şikayetinin süre aşımından REDDİNE, b-Davacının takibin kesinleşmesinden sonraki devreye ilişkin zamanaşımı itirazının KABULÜNE, İstanbul 31....

            Dairesi'nin 08/06/2017 tarih ve 2017/973 E. 2017/1060 K. sayılı kararı ile takibin mirasçılar hakkında 20.04.2015 tarihinde başlatıldığı, şikayetçi borçlulara ödeme emrinin 29.04.2015 tarihinde tebliğ edildiği, 04.05.2015 tarihinde mirasın reddinin tesbit ve tesciline karar verildiği, mirasın reddine ilişkin ilamın, takibin kesinleşmesinden sonra alınması nedeniyle, borçluların talebinin borca itiraz olarak nitelendirilmesinin yerinde olmadığı gerekçesi ile borçluların istinaf talebinin HMK'nun 353/1/b/3 maddesi gereğince kabulü ile....... Mahkemesi'nin 2016/1188 Esas-2017/29 Karar sayılı ilamının ortadan kaldırılmasına, şikayetin kabulüne ve ...... dosyası ile yapılan icra takibin davacı borçlular yönünden iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu