İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/05/2021 NUMARASI : 2021/180 ESAS 2021/262 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 10. İcra Müdürlüğünün 2019/2331 esas sayılı dosyasından kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, gönderilen ödeme emri tebliğ zarfında takibe dayanak bono sureti gönderilmediğini, müvekkilin alacaklıya borcu olmadığını, açıkça imzaya itiraz ettiklerini, çek ve senetlerin eski yetkili tarafından muvazaalı olarak düzenlendiğini, tüm itirazlar yanında takipte fahiş faiz talep edildiğini, faiz oranına, işlemiş ve işleyecek faize, faiz başlangıcına itiraz ettiklerini, bu sebeple takibin iptalini talep etmiştir....
Borçlunun yetkiye, imzaya ve borca itirazları ile birlikte usulsüz tebliğ şikayeti mevcut ise, usulsüz tebliğ şikayeti Mahkemece ön mesele olarak incelenmeli, tebliğin usulüne uygun olup olmadığı, şikayetin İİK'nın 16 ve TK'nın 32. maddeleri kapsamına göre süresinde yapılıp yapılmadığı tespit edildikten ve bu hususa gerekçede yer verildikten sonra borçlunun yetki, imza ve borca itirazlarının öğrenme tarihine göre yasal 5 günlük süre içerisinde ileri sürülüp sürülmediği belirlenerek hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, davacıların ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına dava dilekçesi özetinde, gerekçede ve hükümde yer verilmediği, usulsüz tebliğ şikayeti herhangi bir inceleme ve değerlendirmeye tabi tutulmaksızın doğrudan davacıların tüm itirazlarının süre yönünden reddi yönünde eksik inceleme ile isabetsiz şekilde yazılı şekilde hüküm tesis edildiği anlaşılmıştır....
Esas sayılı dosyaları ile icra takibi yapıldığını, davalı borçlunun işbu icra dosyalarında borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, arabuluculuğa başvurduklarını ancak anlaşamadıklarını, davanın kabulü ile itirazın iptalini, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir. SAVUNMA : Davalı yana tebligat yasası hükümlerine uygun şekilde dava dilekçesi ve duruşma günü bildirildiği halde; davalı yan cevap dilekçesi sunmamış ve bu nedenle de münkir kabul edilmiştir ancak icra dosyalarına sunulan itiraz dilekçelerinde borca ve tüm fer'ilere itiraz etmiştir. DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyada delil olarak; dava dilekçesi, BA ve BS Formları, beyan dilekçeleri, .... İcra Müdürlüğünün ... Esas ve ... Esas sayılı dosyaları mündericatı, .......
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda;1- Davacı borçlunun İcra Müdürlüğü'nün 2021/692 Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu borca ve ferilerin itirazının REDDİNE, 2- Alacağın % 20'si oranında icra inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; icra takibine borca, faize ve ferilerine itiraz davasıdır....
Sayılı dosyasından takibe geçilmiş olduğunu, borçlu tarafından, söz konusu takipte “borca, faize, faiz oranına, ferilere ve takibe itiraz” edilmiş olduğunu, anılan takibin durduğunu, davalı borçlunun takibe itiraz ederken böyle bir borcun bulunmadığını ileri sürmüşse de banka hesap hareketleri ve kayıtları incelendiğinde bu itirazın yerinde olmadığının ve kötü niyetli olduğunun görüleceğini, davalı tarafından borca ilişkin olarak yapılan itiraz, haksız ve takibi uzatmaya yönelik olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; .......
Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı tarafça davaya cevap verilmemiş, icra takibine itirazında genel ifadelerle borca itiraz edilmiş, özel bir itiraz nedenine dayanılmamış olup ispat yükü davacı alacaklıdadır. Davacı alacağınını varlığını ispat ile yükümlüdür. Davacı tarafın sunmuş olduğu deliller ile özellikle taraflar arasında düzenlenen ... Mobil Telefon Hizmetleri Kurumsal Tip Abonelik Sözleşmesi ve davalı şirket adına tanzim edilen faturalar ile davacının alacağı kanıtlanmış, davalı tarafından Merkezi Takip Sistemi ......
./... e. sayılı dosyasında borca işlemiş faize, faiz türüne ve oranına, tüm ferilere ve takibe yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının TTK M. 1530 uyarınca uyguladığı değişen oranlarda faiz işletilmesine, davalı/borçlu şirket aleyhine asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/761 Esas KARAR NO : 2022/877 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/09/2022 KARAR TARİHİ : 01/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil şirket ile davalı ........ arasında arasında ticari bir ilişki mevcut olduğu, müvekkilinin cari hesap ilişkisinden kaynaklı alacağına ilişkin başlatılan icra takibine karşı davalı tarafından yapılan haksız itiraz neticesinde işbu davayı ikame zorunluluğu doğduğu, borçlunun her ne kadar İzmir 17.İcra Müdürlüğüne gönderilmek üzere Bursa Nöbetçi İcra Müdürlüğüne 09.02.2021 tarihinde sunduğu itiraz dilekçesinde müvekkil şirketle arasında herhangi bir hukuki ilişki olmadığını ve herhangi bir sözleşme imzalamadığını belirtip, borca, ödeme emrine, faiz oranına, faize ve tüm ferilere itiraz etse de itirazı hukuki dayanaktan yoksun olduğu, davalı borçlunun İzmir 17.İcra...
Davacı alacaklının, 28.06.2019 tarihinde tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile 01.08.2018-31.12.2018 tarihleri arası bakiye kira bedeli, bakiye kalan cari hesabı, komisyon, enerji ve internet vs. hizmet bedeli olarak 204.353,95 TL, 01.01.2019- 31.05.2019 tarihleri arası bakiye kira bedeli, bakiye kalan cari hesabı, komisyon, enerji ve internet vs. hizmet bedeli olarak 99.444,93 TL olmak üzere toplamda 303.798,88 TL’nin tahsilini talep ettiği, ödeme emrinin davalı borçlulara 04.07.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekili 08.07.2019 tarihli itiraz dilekçesinde, icra emrine icra emrinde yer alan kira sözleşmesi ve 28.09.2018 tarihli ek protokole asıl alacağa, işlemiş ve işleyecek faize tüm ferilere, takibe ve borca itiraz ettiği anlaşılmaktadır....
İcra İflas Kanununun 269/c maddesine göre borçlu akdi reddetmeyip kiranın ödendiğini veya sair bir sebeple istenemeyeceğini bildirerek itiraz etmiş ise, itiraz sebeplerini açıkça bildirmek ve ödeme konusundaki itirazını noterlikçe re'sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge ile ispat etmeye mecburdur. İİK.63.madde ise itiraz eden borçlunun itirazın kaldırılması duruşmasında alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında itiraz sebeplerini değiştiremeyeceği ve genişletemeyeceğini hükme bağlamıştır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama safahatında borçlunun icra müdürlüğüne borcunun olmadığı ve tüm ferilerine itiraz ettiği beyanı ile davalı borçlunun borcun ödendiğine dair noterlikçe resen tanzim ve icrası tasdik edilmiş veyahut alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge ile ispat edemediği nazara alındığında borca haksız itirazının vaki olduğu aşikardır....