ve sonucuna itibar edilen bilirkişi raporuna göre istenilen faiz miktarında da fazlalık bulunmadığı, her ne kadar davacı taraf borca itiraz etmiş ise de borca yönelik itirazın İİK 169/a maddesi kapsamında kesin delille ispat edilemediği, dar yetkili icra hukuk mahkemesince borca itirazda ticari defterlerin delil olarak dikkate alınmasının mümkün olmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararı yasaya uygun olmakla, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/09/2022 NUMARASI : 2022/451 ESAS- 2022/1184 KARAR DAVA KONUSU : BORCA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 21....
Aile Mahkemesi'nin 2020/1401 Esas sayılı dosyasında 17.05.2021 tarihli ara kararı ile hükmedilen aylık 750,00 TL tedbir nafakası alacağının tahsili istemi ile borçlu hakkında 18.08.2021 tarihinde ilamsız takip başlatılmış, ödeme emri davalı borçluya 26.08.2021 tarihinde, vekiline 04.10.2021 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı borçlu vekili 02.09.2021 tarihinde verdiği itiraz dilekçesi ile icra dairesinin yetkisine, borca, faize ve tüm ferilere itiraz edildiğini bildirmiş, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş, 27.12.2021 tarihinde açılan dava ile itirazın kaldırılmasına ve tazminata hükmedilmesi istenmiş, mahkemece davanın kabulüne itirazın kaldırılmasına, takibin devamına ve asıl alacağın %20'si oranında tazminata hükmedilmiştir....
Sayılı dosyasında davacının davalı aleyhine 2.478,00-TL asıl alacak , 32,83-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.510,83-TL alacak üzerinden takip başlattığı, davalının 12.11.2018 tarihli dilekçesi ile yetkiye, takibe, borca, faize ve ferilere itiraz ettiği takibin durduğu görülmüştür....
ise de borcun ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla -----Banka Alacakları İcra Müdürlüğü’nün ----- Esas sayılı dosyası ile fazlaya dair talep hakları saklı kalmak kaydı ile davalı ve dava dışı firma aleyhine 28/04/2021 tarihinde 2.679.648,15 TL üzerinden genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine girişildiğini, davalının itirazı dilekçesinde takip konusu borca, faize, faiz oranına, tüm ferilere ve yetkiye itiraz ettiğini, takibin durdurulmasını talep ettiğini, itirazın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili banka tarafından talep edilen temerrüt faizi oranının usul ve yasalara uygun olduğunu, temerrüt faiz oranının fahiş olduğu iddialarının dayanaktan yoksun olduğunu, kefaletin usulüne uygun olduğunu, müvekkili bankanın defter ve kayıtları üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile alacağın sabit olacağının görüleceğini, alacağın likit olduğunu, borçlunun mal kaçırma hazırlığı içinde olduğunu belirterek fazlaya ilişkin her türlü talep hakları kalmak kaydıyla Müvekkili...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; Dayanak belgenin İİK 68.madde bağlamında belge olduğunu bu nedenle ispat külfetinin borçluda olduğunu, itiraz incelendiğinde borçlunun aradaki hukuki ilişkiye, dekonta ve dekont açılmasına itiraz olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından borçlu şirket aleyhine bir adet banka dekontuna dayalı icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı-borçlunun da yasal süre de borca, faize ve tüm ferilere yönelik itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Davacı istinaf eden dayanak belgenin İİK 68.madde bağlamında bir belge olduğunu, borçlunun dekont içeriğine doğrudan itiraz olmadığını, dolasıyla artık ispat yükünün davalIya ait olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemektedir....
Sayılı dosyası ile ilamsız icra takip işlemi yapıldığını ve davalı, takibe, borca ve tüm ferilere itiraz etmiş borçlunun iş bu haksız itirazı neticesinde takibin durdurulmasına karar verildiğini, davaya esas teşkil eden ....İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı icra takibine yapılan itirazların iptaline, kötü niyetli borçlular aleyhine %20' den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı banka tarafından davalılar aleyhine başlatılan irtirazın iptali davasına davalılar tarafından cevap verilmediği, ancak vekilleri aracılığı ile İcra Müdürlüğü'ne hitaben vermiş oldukları itiraz dilekçelerinde, şirketin ve yetkilisinin borcu bulunmadığını,borcun faizine ve oranına itirazda bulunduklarını bu nedenle yetkiye,borca borcun faizine ve faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz etmekle beraber iş bu takibin durdurulmasını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Esas sayılı dosyasına yaptığı borca, faize ve tüm ferilere yönelik kısmi itirazının iptaline , takibin devamına; haksız itiraz nedeniyle asıl alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere İcra inkar tazminatının davalıdan tahsiline; vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır....
Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, takip talebinde istenen faiz oranının türünün belirtilmesi ya da istenen faiz oranının o tarihte uygulanan yasal veya ticari faiz oranlarından birine denk gelmesi durumunda o cins faiz oranının istendiğinin kabulü gerekeceğinden ödeme emrine yasal sürede itiraz edilmemiş olsa dahi faizin, istenen faiz türüne göre ve değişen oranlarda hesaplanması gerekir. Ancak, takipte talep edilen ve itiraz edilmeyerek kesinleşen işleyecek faizin türünün gösterilmemesi ve oranının yasal ya da ticari faiz oranlarından birine denk gelmemesi halinde aynı sonuca varılamaz. Bu duruma göre; takip sonrasında çeşitli alacak kalemleri için istenen %126 ve %142,8 işleyecek faiz oranının, takip tarihinde geçerli olan ticari veya yasal faiz oranına denk gelmediği ve bu oranların oldukça üzerinde olduğu görülmektedir. Bu nedenle alacaklının talebinin ticari faiz olduğu sonucuna varılamaz....
E. sayılı dosyasında 60.636,23 TL ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlunun takibe itiraz ettiğini, müvekkili banka alacağının muaccel olduğunu, borçların ödenmediğini, borçlu itirazlarının kabulünün mümkün olmadığını iddia ederek davanın kabulüne, borçlunun haksız olarak borca, faize, faiz oranlarına, yetkiye ve diğer ferilere itirazının iptaline, davalı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı asile usulüne uygun şekilde tebligat yapıldığı, davaya cevap vermediği, duruşmalara da katılmadığı anlaşılmıştır. TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır....