"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine üç adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda imzaya,borca,faize ve faiz oranına itiraz ederek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece imzaya itirazın kabulü ile takibin borçlu yönünden durdurulmasına karar verildiği,alacaklı yanca temyiz yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz’in 10.10.2017 tarihli 2017/6863 E., 2017/12214 K. sayılı ilamı ile yeni bir rapor alınması gerektiğinden...
DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı banka vekili tarafından müvekkilleri aleyhine İzmir 19. İcra Müdürlüğü'nün 2019/2262 E....
Borçlu ...’ın, takibe konu bonolarda keşideci olarak ismi geçen kişinin kendisi olmadığına ilişkin başvurusu, özü itibariyle, İİK.nun 169. maddesinde düzenlenen borca itiraz niteliğindedir. İİK.nun 168. maddesinin 4. ve 5. bentlerine göre, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesinde imzaya ve borca itiraz edebilir. Somut olayda borçluya, örnek 10 ödeme emrinin 15.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 5 günlük yasal süre geçtikten sonra (11.08.2014 tarihinde) icra mahkemesinde borca ve imzaya itiraz ettiği, ancak ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin bir iddiasının bulunmadığı görülmektedir....
ın 29.08.2013 tarihinde İcra Mahkemesi'ne başvurarak imzaya ve borca itiraz ettikleri, Mahkemece, borçlu ...'ın imza itirazının kabulüne, borçlu ...'ın itirazı yönünden ise davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda; borçlu ...'ın 29.08.2013 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya ve borca itiraz ettiği, adı geçen borçlunun imza ve borca itirazından sonra 17.12.2013 tarihinde öldüğü, 18.03.2014 tarihli celsede borçlu ...'...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2116 KARAR NO : 2023/916 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BANDIRMA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/03/2022 NUMARASI : 2021/309 ESAS 2022/99 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkilleri aleyhinde Bandırma 2....
nin ise 621.893,96 TL miktarındaki borçtan sorumlu olduğu, davacıların borca itiraz sebeplerini İİK'nın 169/a maddesinde belirtilen resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat etmek zorunda olduğu, fakat bu anlamda bir belge ibraz edilemediği gibi takibe dayanak çek üzerindeki imzaya itirazın da bulunmadığı gerekçesi ile davacı T2 Tic. A.Ş. yönünden davanın reddine, davalı T1 Taah. A.Ş. yönünden davanın kısmen kabulü ile ödeme emrinden 49.840,00 TL çek tazminatı tutarının çıkarılarak ödeme emrinin düzeltilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, tazminat talebinin reddine karar vermiştir. Davacı/borçlular vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde saydığı borca itiraz nedenlerini ve faize ilişkin itiraz nedenlerini tekrar ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İİK'nın 169/a-1. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanmalıdır....
Mevcut delil durumu, yeterli ve kanaat verici bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı hükme esas alınmış, takip durdurulmadığı için icra inkar tazminatına ve para cezasına hükmedilmemiş, davacıların imzaya yapmış oldukları itirazın reddine karar verilmiştir. Davacının borca itiraz sebepleri de esasen imzaya itiraz sebebine bağlıdır. Dava dilekçesinde senetteki imzaların kendilerine ait olmadığı gerekçesi ile borca itiraz edilmiştir, ayrı bir borca itiraz sebebi ileri sürülmemiştir. İİK'nın 169/a maddesine göre borçlu, borcunun olmadığını veya itfa veya imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlamalıdır. Davacı taraf bu nitelikte bir belge dosyaya sunamamıştır. Bu nedenle davacıların borca itiraz sebepleri de yerinde görülmemiştir..." gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/34757 esas sayılı dosyasında bulunan senet için imzaya ve borca itirazda bulunduklarını, davacının imza örneklerinin bulunduğu kurumlardan imza örneklerinin toplanmadığını, yetersiz ve incelemeye elverişsiz imza örnekleriyle hukuka aykırı bir şekilde imzaya ve borca itiraz taleplerinin reddedildiğini, bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeden karar verilemeyeceğini, somut olayda çelişkilerin giderilmediğini ve taleplerinin reddedildiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden yargılamanın yapılması için dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine ve davamızın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan bonoya dayalı kambiyo takibinde imzaya ve borca itiraza ilişkindir....
Davacı takip borçlusunun mahkememize sunduğu şikayetinde; ödeme emrinin ikametinden farklı bir adrese yapıldığını, yapılan ödeme emri tebligatının ise Tebligat Kanunu, Tüzük ve Yönetmeliğe aykırı olarak tebliğ edildiğini, bu nedenle usulsüz tebliğin tespiti ile ıttıla tarihi olan 14/06/2021 tarihi olarak kabulü ile düzeltilmesi ve takibe konu çeklerdeki imzanın kendisinin eli ürünü olmadığından imzaya, borca, faize ve ferilerine itiraz ederek takibin iptalini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2020/16020 E.sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu tarafından borca, yetkiye ve imzaya itiraz edildiği, akabinde alacaklı tarafından yetki itirazının kabulü ile dosyanın İstanbul Anadolu 20 İcra Müdürlüğünün 2020/17221 E.sayılı dosyasına gönderildiği, borçlu T3 tarafından 13/11/2020 tarihinde itiraz dilekçesi ibraz edildiği görülmüştür. Davanın konusu itirazın kaldırılması davasıdır. Borçlu itiraz dilekçesinde, takibe konu teminat senedinin sahte olduğunu, imzanın müvekkiline ait olmadığını, borcu kabul etmediklerini, alınan ihtiyati haciz kararına da itiraz ettiklerini belirterek takibe, borca, faize, imzaya, takibe konu senedin tamamına itiraz ettiklerini belirtmiştir....