İTİRAZ Muteriz borçlu asıl ve birleşen dava dilekçesinde; takiplere konu senetlerdeki imzanın tarafına ait olmadığını, takip konusu borca, faize ve fer'ilere de itiraz ettiğini ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; imzaya itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, yapılacak bilirkişi incelemesi ile imzanın şikayetçi borçluya ait olduğunun ortaya çıkacağını, senedin temel borç ilişkisinden bağımsız olduğunu bu nedenle borca itirazın yerinde olmadığını ileri sürerek davanın reddine ve borçlu aleyhine tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemece alınan 29.06.2020 tarihli bilirkişi raporu gereğince takiplere konu senetlerdeki imzaların davacı borçluya ait olmadığından bahisle asıl ve birleşen dosyada davanın kabulüne ve Ankara 12....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2020 NUMARASI : 2020/5 ESAS, 2020/111 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Taraflar arasında görülen usulsüz tebligat şikayeti, borca ve yetkiye itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda verilen karara karşı yasal süre içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; aleyhine başlatılan icra takibinde icra emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu, yanlış kişiye tebligat yapıldığını, bu nedenle öğrenme tarihinin 02.01.2020 olarak kabul edilmesini, ayrıca takibe konu kredi sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığını, bu nedenle borcunun da olmadığını, takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığını, yetkili icra dairesinin Kağızman icra dairesi olduğunu belirterek; borca, yetkiye, imzaya ve usulsüz tebligat şikayetine ilişkin itirazlarının kabulünü talep ve dava etmiştir....
Yargıtay bozma kararındaki gerekçeye göre davacının imzaya itiraz davasının reddine karar vermek gerekmiştir. Davacının borca itirazında borcun olmadığına ilişkin imzası ikrar edilmiş veya resmi bir belgeye dayanmadığı ve davacının borca itirazının, yargılama gerektirdiğinden kabul edilemeyeceği, faize itirazı da uygulanması gereken, değişen oranlarda avans faizi dikkate alınarak yapılan hesaplamada 3.051,36 TL olduğundan, fazla talep edilen kısmın iptaline karar vermek germek gerekmiştir. Mahkemece Yargıtay bozma kararına uyularak davacının işlemiş faize ilişkin davasının kabulüne," dair karar verildiği, davacı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu görülmektedir. İstinaf incelemesine konu olan dosya hakkında daha önce ilk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf talebinde bulunulmuş, bu talep İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22....
tanzim tarihi itibariyle davacının borçlu şirket yetkilisi olmaması imzaya itiraz davası açmasına engel teşkil etmediğinden, bu nedenle davacıların imzaya ve borca itirazı esastan incelenerek, senedin tanzim tarihi itibariyle davacı borçlu şirketin tespit edilen yetkilisinin ve davacı asil Leman'ın imza örnekleri alınarak, imzaya itiraz yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılarak hüküm oluşturulması gerektiğinden, davacıların istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, HMK. 353/1- a6 maddesi gereğince dosyanın esastan incelenerek hüküm oluşturulmak üzere mahkemesine geri gönderilmesine" gerekçesiyle kararın kaldırıldığı, ilk derece mahkemesince kaldırma kararından sonra imzaya itiraz yönünden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, kapsam ve sonuç itibariyle hüküm kurmaya elverişli kesin kanaat içeren bilirkişi raporu doğrultusunda verilen kararda yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2020 NUMARASI : 2018/435 ESAS, 2020/815 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle , müvekkilileri aleyhine İstanbul Anadolu 19. İcra Müdürlüğünün 2018/21397 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu bonodaki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. Davacı vekili duruşmadaki beyanında icra takibine konu bononun ön yüzündeki sağ tarafında T3 yazan imzaya itiraz ettiklerini beyan etmiştir. Davalı vekili davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2020 NUMARASI : 2018/717 ESAS 2020/247 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine İzmir 12. İcra Müdürlüğü 2018/11227 E sayılı dosyasında bir adet bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığını, ödeme emrinin 26/09/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkilinin alacaklıyı tanımadığını, takibe konu senetteki keşideci imzasının müvekkiline ait olmadığını, imzaya, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiğini belirterek itirazın kabulü ile davalının % 20 den aşağı olmamak üzere tazminat ve alacağın % 10 'u oranında para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
inkar edilmediği gerekçesiyle uyuşmazlığın borca itiraz olarak nitelendirilerek borca itirazın reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır....
Maddesi uyarınca davayı aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, borca itiraz ve imzaya itiraz arasında çelişki bulunmadığını, olmayan bir borç üzerine, vekil edenleri tarafından imzalanmamış olan bir bono ile haksız olarak takip başlatıldığını, imzaya ve borca itiraz edildiğini, imza örnekleri alınarak bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde, imzaya ve borca itiraza ilişkindir. HMK. 'nun 33. Maddesi gereğince; hukuki nitelendirme hakime aittir. Yine HMK. 'nun 31. Maddesi uyarınca, hakimin davayı aydınlatma ödevi bulunmaktadır. Somut olayda, davacı asillerin ortak şekilde vermiş olduğu dava dilekçesinde, borca itiraz ile birlikte davacı borçlulardan T1 senetteki imzasına açıkça itiraz edildiği anlaşılmaktadır....
İlk derece mahkemesi; takibin bonoda ödeme yeri olarak gösterilen yetkili İstanbul İcra Dairesinde başlatıldığı, bilirkişi raporunda, itiraz edilen imzanın mukayese imzalarına göre T1 eli mahsulü olmadığı ve şahsın imzalarını bilen biri tarafından takliden atıldığı kanaatine varıldığının belirtildiği gerekçesiyle yetki itirazının reddine, bilirkişi raporu doğrultusunda İİK'nın 168/4 ve 170. maddesine dayalı imzaya itirazın kabulüne, İstanbul 28. İcra müdürlüğünün 2018/42055 esas sayılı icra takip dosyasında davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhinde başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibinin durdurulmasına, İİK'nın 170. maddesi uyarınca dava konusu alacağın %10'u oranında para cezasının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, dava konusu alacağın %20'si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, imzaya itirazın kabulüne karar verildiğinden borca itiraz ile faize itirazı yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir....
DAVA Borçlu; takibe dayanak senetteki imzanın eli ürünü olmadığını, senedin sahte olduğunu, alacaklı hakkında sahte senetle işlem yapmaktan suç duyurusunda bulunulduğunu ve ihtiyati haciz kararına da itiraz edildiğini beyanla, borca, imzaya, faize, ferilerine itiraz ederek, takibin durdurulmasına ve iptaline ayrıca tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II....