Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Mahkemenin 23.10.2008 tarih ve 2008/282 esas ve 2008/724 sayılı mahkumiyete dair sanığın yokluğunda tefhim olunan kararda "...7 ... içinde itira yolu açık olmak üzere..." biçiminde tefhim olunmuştur. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 30.01.2007 ..., 2007/3-9 esas ve 2007/18 sayılı kararında belirtildiği üzere, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK'nın 34/2, 231/2, 232/6 ve Anayasa'nın 40. maddesi hükümlerine göre kararda yasa yolu, süresi, mercii ve şeklinin açıkça gösterilmesi gerekmektedir....

    . - DAVA : İtirazın İptali DAVA TARİHİ : 10/09/2018 KARAR TARİHİ : 27/03/2019 Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında, DAVACININ TALEBİ : Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında kumaş boyama işlemleri nedeniyle ticari ilişki bulunduğunu, davalı-borçlu şirketten alacağının sağlanması amacıyla Bursa 10.İcra Dairesinin 2018/6119 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, itiraz edildiğini, takibin durduğunu, davalı tarafın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak yetki ve borca itira ile takibin durdurulmasına karar verilmesine sebep olduğunu, takip dayanağı alacağın cari hesap ilişkisine dayalı olduğundan para borcu olduğu için BK 89/1-1 hükmüne göre takipte yetkili icra dairesinin alacaklı müvekkilinin yerleşim yeri olan Bursa icra dairelerinin yetkili olduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatılmış olup; davalı şirket tarafından kötü niyetli olarak borca itiraz edilmiş ve takip durdurulduğunu, davanın kabulü ile davalı şirketin Bakırköy .... İcra Müdürlüğü’nün ... Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız itirazının iptaline, alacak likit olduğundan davalı şirketin %20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itira niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesine göre yapılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından resmi belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada temyize konu (A) bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 09.04.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

          kurulu gücüne göre tüketmesi gereken elektrik miktarının uyumlu olup olmadığı hakkında konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmasından sonra, sanığın karşılıksız yararlanma kastının bulunup bulunmadığı değerlendirilerek yine katılan kurumun cezasız ve vergisiz gerçek zararı da hesaplattırılıp, hesaplanan miktarın, ödenen taksit tutarını karşılaması halinde öncelikle sanık hakkında 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. ve CMK'nın 223/4-a maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi, karşılamaması halinde ise, "sanığa bilirkişinin hesapladığı kurum zararından ödenen miktar düşüldükten sonra kalan zararı gidermesi durumunda 6352 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine" ilişkin bildirimde bulunularak ve ödemesi için makul bir süre verilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş,katılan kurum vekilinin temyiz itira...

            DAVA KONUSU : İcra Takibine İtira KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/06/2021 NUMARASI : 2020/1863 ESAS - 2021/1050 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtira KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı/alacaklı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, çekin keşideci tarafından müvekkiline verildiğini, daha sonra keşideci tarafından müvekkilİ şirkete ödeme yapıldığından müvekkili tarafından çekin keşideciye ciro edildiğini, müvekkili ile keşideci arasındaki borç ilişkisinin nihayete erdiğini, keşidecinin çekin düzenleme tarihini paraflamak suretiyle değiştirerek tedavüle soktuğunu, müvekkilinin çek nedeniyle alacaklıya borcunun bulunmadığını beyan...

            açmak için müvekkilinden ihtiyati hacize konu senede binaen 29.000,00 TL borç aldıklarını, restoranı açıp bir müddet işlettikten sonra devren kiralamak için ilan asıp bu nedenle çeşitli emlakçılara ilan verdiklerini, müvekkilinin yapmış olduğu araştırmalar neticesinde davacıların ülkenin pek çok yerinde başkaca şahıslardan da bu şekilde borç alıp ödemediklerinin ve bu nedenle haklarında çok sayıda icra takibi bulunduğunun tespit edildiğini, davacıların restoranı devredip kaçma ihtimalleri nedeniyle verilen ihtiyati haciz kararının hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; somut olayda ihtiyati hacize konu senedin vadesinin dolmadığı, davacıların İİK'nın 257. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesini gerektirir eylemlerinin ispatlanamadığı, işlettikleri dükkanın devren kiralanmasına dair verdikleri ilanın ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için yeterli olmadığı gerekçesiyle davacılar (ihtiyati haciz kararına itira...

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/174 KARAR NO : 2021/421 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KÜTAHYA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/01/2020 NUMARASI : 2019/107 2020/26 DAVA KONUSU : Borca İtira KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edilldikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında Kütahya 2....

              İmzaya ve borca itirazın birlikte ileri sürülmesi halinde borçlunun öncelikle imzaya itirazı incelenmelidir. İşbu davada davacının imzaya ve borca itirazı hakkında bir inceleme yapılmamış, tarafların haklılık durumu tespit edilmemiştir. Diğer taraftan bekletici mesele yapılan davanın konusu usulsüz tebliğ şikayeti olmasına rağmen, ilk derece mahkemesi bu talebi değerlendirmeden talep dışında takibin iptaline karar vermiş olup, işbu imzaya ve borca itirazın süresinde açılıp açılmadığı dahi tespit edilememiştir. Ne var ki bu karar istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. Bu durumda, takip iptal edildiğinden sırf yargılama giderleri bakımından imzaya ve borca itirazda haklılık durumunun tespiti için önce tebliğin usulüne uygun olup olmadığının araştırılması, ardından ıslak imzalı belgeler toplanıp yöntemine göre bilirkişi incelemesi yapılması ayrı bir masrafa baliğ olacağından usul ekonomisi hükümlerine uygun değildir....

              UYAP Entegrasyonu