WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü’nün 2007/7764 Esas sayılı takip dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde, borçlu vekili takibin kesinleşmesinden sonraki devrede icra mahkemesine başvurarak, sair itirazlarının yanı sıra 24.12.2015 tarihli talebi ile takibe konu çekler yönünden zamanaşımı süresinin dolduğunu ileri sürerek takibin iptalini talep etmiş, mahkemece zamanaşımının gerçekleşmediği gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiştir. HMK'nun 114/1-ı maddesinde; aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte (derdest) olmaması, dava şartları arasında düzenlenmiştir. Derdestlik; dava açılmasının usul hukuku bakımından ortaya çıkardığı sonuçlardan biridir. Aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanılarak daha önce bir dava açılmış ve bu dava görülmekte ise, aynı konunun yeni bir dava konusu yapılması mümkün değildir. Çünkü, aynı konuda iki dava açılmasında davacının hukuken korunmaya layık bir menfaati yoktur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda senetlerin vade tarihine göre zamanaşımına uğradığından kambiyo vasfında olmadıklarını ileri sürerek takibin iptalini istediği mahkemece, bonoların vade tarihi itibariyle zamanaşımının dolduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda senetlerin vade tarihine göre zamanaşımına uğradığından kambiyo vasfında olmadıklarını ileri sürerek takibin iptalini istediği mahkemece, bonoların vade tarihi itibariyle zamanaşımının dolduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır....

        Yine İİK'nun 170/a maddesi uyarınca; "İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re’sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir". Somut olayda borçlu tarafından bonodaki imzanın kendi imzasına benzemekle birlikte, sonradan taklit ya da montaj suretiyle eklenmiş olabileceğini belirtmiş olup mahkemece aldırılan (borçlunun duruşmada itiraz etmediği) bilirkişi raporunda; sözkonusu imza ile borçluya ait örnek imzalar arasında uygunluk olduğu belirtilmiştir. Ayrıca TTK'nun 776. maddesi uyarınca bonodaki unsurlar da tamdır....

          İcra Müdürlüğü’nün 2021/15281 esas sayılı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla ilamsız takip dosyasında, takip alacaklısı ve borçlusunun dosyamız tarafı oldukları, takibin kambiyo senedi niteliğinde olan 30.05.2021 keşide tarihli 28.000,00 TL tutarlı çeke dayandığı, ödeme emrinin 22.06.2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, itirazın ise 25.06.2021 tarihinde yasal süresinde yapıldığı ve süresinde olduğu, bu bakımdan itirazın esası hakkında yapılan incelemede; borçlunun yerleşim yerinin Mardin, takip konusu çekin keşide edildiği, yani sözleşmenin yapıldığı yerin Mardin, çek için ödeme (ifa) yeri sayılan muhatap bankanın bulunduğu yerin Mardin olduğu gözetildiğinde derdest takipte Mardin İcra Daireleri’nin yetkili olduğu sonucuna varılmıştır. Kambiyo senetleri bakımından, alacaklının kendi yerleşim yerinde takip yapabilmesi kuralı (TBK m. 89/1) geçerli olmadığından İstanbul İcra Dairelerinde takip başlatılamaz....

          GEREKÇE : Dava konusu Bergama İcra Müdürlüğünün 2019/3005 sayılı dosyası incelendiğinde; davalı alacaklı vekili tarafından davacı borçlu şirket ve dava dışı borçlu Mustafa Girgin hakkında 2 adet çeke dayalı olarak kambiyo takibi başlatıldığı, örnek 10 nolu ödeme emrinin 30/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 03/10/2019 tarihinde yasal 5 günlük süresi içinde açıldığı görülmüştür. Dava İİK'nun 170/a maddesi uyarınca açılmış borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayeti davasıdır. Takibe konu çeklerden 11.000,00 TL bedelli, lehtarı Arı Ahşap Ltd. Şti. olan 05/09/2019 keşide tarihli çekin arkasında ilk cironun lehtara ait olmadığı, nama yazılı çekte ilk cironun lehtara ait olmaması halinde ciro silsilesinin düzgün olmadığı, yine muhatap bankaya ibraz edildiği tarihin karşılıksız kaşesi üzerinde yazılı olmadığı, bu durumda davalı alacaklının bu çeke istinaden kambiyo takibi başlatamayacağı anlaşılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: İİK'nun 168. maddesinin birinci fıkrasına göre icra müdürü kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, takibe konu senedin kambiyo senedi olduğunu ve kendisinin gelip gelmediğini incelemek zorundadır. İİK'nun 170/a ve 168/3. maddeleri takibe konu senedin kambiyo senedi olmadığı ve alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip olmadığı yönündeki şikayetlerin 5 gün içinde icra mahkemesine yapılması gerektiğini düzenlemiştir....

            İİK'nun 170/a maddesi uyarınca; "İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re’sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir." 6102 Sayılı TTK’nun 776/1-f maddesi uyarınca; senette düzenlenme yerinin ve tarihinin yazılı olması gereklidir. Aynı Kanunun 777/4. maddesinde ise; düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bononun, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, icra takibine konu edilen senet fotokopisinin incelenmesinde; düzenlenme yeri yazılı bulunmadığı gibi, düzenleyenin adının yanında herhangi bir idari birim de yazılı olmadığından, senedin kambiyo vasfı bulunmayıp, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamaz....

              Derdestlik; dava açılmasının usül hukuku bakımından ortaya çıkardığı sonuçlardan biridir. Aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanılarak daha önce bir dava açılmış ve bu dava görülmekte ise, aynı konunun yeni bir dava konusu yapılması mümkün değildir. Çünkü; aynı konuda iki dava açılmasında davacının korunmaya layık bir menfaati yoktur. Daha önce HUMK'nun 187/4. maddesinde ilk itiraz olarak nitelenen bu husus, HMK'nun 114/1-ı maddesi hükmü ile dava şartı haline getirilmiştir. Somut olayda, aynı konu hakkında, borçlunun daha önceden ......

                Kambiyo senedinin düzenlendiği hallerde, taraflar arasında kural olarak iki ayrı borç ilişkisi meydana gelmektedir. Bu durumda hem kambiyo münasebetine hem de asıl borç ilişkisine dayalı olarak talepte bulunulabilecektir. Asıl borç ilişkisine dayalı olarak talepte bulunabilmek, ancak doğrudan doğruya münasebette bulunanlar arasında, yani ciro yoluyla henüz devredilmemiş poliçelerde mümkündür. İşte her zaman asıl borç ilişkisine dayanmak suretiyle alacağın tahsilinin mümkün olmadığı göz önünde tutularak kambiyo senetleri hukukunun sertliğini yumuşatabilmek amacıyla hamile sebepsiz iktisap davası açabilme imkanı tanınmıştır (ÖZTAN Fırat, Kıymetli Evrak Hukuku, 2. B., Ankara 1997, s. 904). Kambiyo senetlerinde sebepsiz zenginleşmeye ilişkin özel düzenleme 6102 sayılı TTK'da poliçe hükümleri arasındaki 732. maddede yer almaktadır....

                UYAP Entegrasyonu