WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İşte bu gaye bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan ilişki “kambiyo ilişkisi” ismiyle anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu “kambiyo taahhüdü”nde bulunmuş olur. Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl /temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır. Kambiyo senedinden doğan talep hakkına kambiyo hukuku, temel talebe ise bu talebin ait olduğu hukuk kuralları uygulanır. Bu genel açıklamadan sonra hemen belirtelim ki, bono, ödeme vaadi niteliğinde bir kambiyo senedidir. Bu nedenle bonoyu düzenleyen, asıl borçlu durumundadır (6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK) m. 691/1). Bonoda şekil şartları TTK’nın 688. maddesinde sayılmıştır....

    Aynı maddenin birinci fıkrasının dördüncü bendi gereği imzaya itiraz; üçüncü bendi gereği de takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayet yine ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılmalıdır. Aynı şekilde İİK.nın 170/a maddesi gereğince, alacaklının, kambiyo hukuku mucibince takip hakkının bulunmadığına yönelik şikayetin, ödeme emrinin tebliğ edilmesinden itibaren beş gün içerisinde icra mahkemesine sunulması gereklidir. Borçlu tarafından ileri sürülmese dahi İİK.nın 170/a-2. maddesi gereğince icra mahkemesi, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re'sen inceleyerek takibin iptaline karar verebilir....

      Düzenlenme yeri unsuru bulunmayan dayanak belge bono olarak kabul edilemeyeceğinden, bu belgeye dayanılarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılması da mümkün değildir. Diğer taraftan, İİK'nun 170/a-2 maddesine göre; “İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.” Somut olayda, takibe dayanak senetler üzerinde, düzenlenme tarihinin üst kısmında İzmir ibaresinin yer aldığı, dolayısıyla düzenlenme yerinin İzmir olarak kabulü gerektiği, bu sebeple senedin kambiyo vasfında olduğu anlaşılmaktadır....

        Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip için yetkili icra dairesi de kural olarak genel haciz yolu ile takipteki gibidir. Yetkili icra dairesi İİK'nın 50. maddesinin 1. fıkrasına göre HMK’nın yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. 14. Buna göre, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde (HMK m. 6), bonoda öngörülen ödeme yerinde (HMK. m 10), ayrıca İİK’nın 50. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bononun tanzim edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabilir. 15. İcra dairesinin yetkisi, kamu düzenine ilişkin değildir. Bu nedenle, alacaklının yetkisiz bir icra dairesinde takip yapması hâlinde, icra dairesi yetkisizliğini kendiliğinden gözetemez; borçlunun icra dairesinin yetkisiz olduğunu (şikâyet değil) itiraz yolu ile ileri sürmesi gerekir....

          Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK'nun 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir....

            İlk derece mahkemesi tarafından; "...bilirkişi raporuna göre, senedin ödeme ve düzenlenme tarihlerinde tahrifat yapıldığı ve tahrifattan önceki vade tarihinin düzenlenme tarihinden önceki bir tarihe ait olduğunun, böylelikle de senedin kambiyo niteliğinde bulunmadığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca kambiyo senedi niteliğini taşımayan bu belge ile kambiyo takibi yapılması mümkün değildir. Açıklanan sebeplerle İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmiş ve koşulları oluşmadığından davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verildiği" şeklindeki gerekçe ile " Davacının kambiyo hukuku bakımından şikayetinin KABULÜ İLE; Tosya İcra Müdürlüğünün 2021/70 E sayılı dosyası üzerinden başlatılan takibin davacı yönünden DURDURULMASINA, Davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına " karar verilmiştir....

            Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapan alacaklı, kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip olmadığı, özellikle, alacaklının kambiyo senedinin yetkili hamili olmadığı, kambiyo senedinin borçlusu olmayan kişiye karşı takip yaptığı veya protesto çekmesi gereken hâllerde protesto çekmediği (veya takip konusu çeki süresinde muhatap bankaya veya bir takas odasına ibraz etmediği) hâlde, icra müdürü takip talebini kabul ederek borçluya kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluna ilişkin (10 örnek) ödeme emri gönderirse, borçlu, beş gün içinde icra mahkemesine şikâyette bulunarak, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibin iptalini sağlayabilir ( Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Ankara, 2013, s. 810) Somut olayda takip dayanağı çekin TTK'nın 780. maddesinde yazılı unsurları taşıyan emre yazılı çek olduğu, keşideci şikâyetçi borçlunun çeki lehtar D Tarım ve Tarım İlaçları Ltd....

              Ne var ki, mahkemece, alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı genel haciz yolu ile ilamsız takip yapıldığı halde takibin kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi olduğu kabul edilmesi suretiyle borçlunun imzaya itirazının İİK'nun 170. maddesine dayalı inceleme ve değerlendirme yapılarak sonuca gidildiği (itirazın kabul edildiği) görülmektedir. Ancak, takibin şekline göre borçlunun itirazlarını, icra dairesi yerine icra mahkemesine bildirmesi yasal olmadığı gibi, yanlış merciye başvurusunun da hukuki sonuç doğurmayacağı açıktır. O halde, mahkemece, takip biçimi bakımından icra mahkemesine yapılan itirazın geçersiz olduğu dikkate alınmaksızın, yanılgılı değerlendirmeyle, olayda uygulama yeri olmayan İİK'nun 170. maddesine dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir....

                İİK'nun 170/a-2. maddesine göre; “İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.” Somut olayda takibe dayanak bonoda lehtarın dava ve takip dışı ... keşidecinin ... olduğu, bononun arka yüzünde ilk cironun takip alacaklısı ...'a ait olduğu, senet arkasında senedin lehtardan alacaklıya geçtiğine dair bir ciro bulunmadığı anlaşılmıştır. Takibe dayanak yapılan bonoda, ilk cironun, lehtar ... tarafından yapılması gerekmekte olup, bono arkasında adı geçenin cirosu bulunmadığından, ciro silsilesinin kopuk olduğu ve alacaklının yetkili hamil olmadığı anlaşılmıştır....

                  Bu durumda, takibe dayanak belgede tanzim yeri yazılı olmadığından senedin kambiyo vasfı bulunmamaktadır. İİK'nun 170/a maddesi gereğince; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal beş günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, mahkemece diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....

                    UYAP Entegrasyonu