Mahkemece davanın kabulü ile 10.000 TL’nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesinde, davacı, davalıya PTT aracılığıyla borç para gönderdiğini ancak geri ödenmediğini iddia etmiş, davalı ise paranın tarafların aralarındaki malların tasfiyesi ve ödenmesi gereken vergi borcu ile yine kendisine verilen evin tamiratları için 2011/9210-16073 gönderildiğini savunmuştur. PTT havalesinde paranın borç olarak gönderildiğine dair kayıt yoktur. Davalı gerekçeli inkarda bulunmuştur. Davacı bu durumda parayı borç olarak gönderdiğini yasal delillerle ispat etmelidir....
K A R A R Davacı, Hollanda'da ikamet ettiğini, davalının uzaktan akrabası olduğunu, davalının borç para istemesi üzerine Türkiye'ye geldiğinde 10.000 EURO borç verildiğini, daha sonra Türkiye'ye izne gelen arkadaşı ... ile davalıya 5.000 EURO gönderdiğini, yine arkadaşı ... aracılığıyla 22/09/2008 tarihinde 4.800 EURO, 01/10/2009 tarihinde 5.000 EURO gönderdiğini, yine arkadaşı ...aracılığıyla davalıya WesternUnion ile 2009 yılında 5.000cEURO daha gönderdiğini, böylelikle davalıya bugüne kadar toplamda 30.000cEURO para gönderdiğini, ancak borç olarak gönderilen bu paraların davalı tarafından geri ödenmediğini, borç olarak verilen paraların tahsili için davalı aleyhinde ... 16. İcra Müdürlüğü’nün 2015/10005 E. sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhinde %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı borç ilişkisini inkar etmiştir. Mahkemece, davacı tanıklarının beyanlarına ve dava sırasında elde edilen ses kayıtlarına itibar edilerek davanın sübut bulduğuna kanaat getirilmiştir. Dosya kapsamında borç ilişkisine dair yazılı bir delil yer almamakta olup, vesayet kararı paranın bankadan muris tarafından çekilmesinden sonraki bir tarihtir. Hukuka aykırı ele geçirilen ses kaydının ise hüküm kurmaya elverişli olmadığı tartışmasızdır. Bu noktada ispat yükü borç ilişkisini iddia eden davacıdadır. Davacı delillerinde açıkça yemin deliline dayanmıştır. Hal böyle olunca, mahkemece davacıya yemin delili hatırlatılarak hâsıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece ispat yükü ters çevrilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılanın inşaat işi ile uğraşarak geçimini sağladığı, suç tarihinden önce sanıktan satın almış olduğu kerestelerin bedeline karşılık olmak üzere borçlusu katılan, alacaklısı sanık, düzenleme tarihi 15/12/2009, ödeme tarihi 12/08/2010 olan 877 TL bedelli borç senedini, sanık ile birlikte düzenleyip borçlu sıfatı ile imzaladıktan sonra sanığa verdiği, sanığın ise katılanın rızası hilafına borç senedinin alacak miktarını gösteren bölümlerindeki 877 rakamı önüne 27 rakamını ekleyip borç miktarını 27.877 TL ye çıkartarak resmi evrak niteliğindeki borç senedi üzerinde sahtecilik eylemini gerçekleştirip, kamu kurumu niteliğindeki ...İcra Müdürlüğünün 2010/995 esas sayılı icra dosyası ile borç senedini katılan aleyhine icra takibine konu yaparak katılanın gerçekte sanığa karşı 877 TL borçlu olmasına rağmen...
KARAR Davacı, borç olarak davalıya banka havalesi ile 49.737,50 TL gönderdiğini, borç verdiği paranın ödenmesini istemesine rağmen ödeme yapılmadığını, bunun üzerine alacağının tahsili için icra takibine giriştiğini ve yapılan takibe haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacıdan borç para almadığını, banka havalesi yolu ile gönderilen paranın kendisinin çalışmakta olduğu otelin ortağı olan dava dışı ... isimli şahsın davacıdan olan alacağının geri ödemesi olduğunu, davacının borcunu ödemek amacıyla bu parayı dava dışı ...' ye vermesi için kendisine yolladığını ve yapılan takibin haksız olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı kurumca, hangi yersiz ödemeler (aylık/tedavi) ve hangi dönemlere ilişkin borç çıkartıldığı, ne kadar borç tahakkuku yapıldığına dair dosyada bilgi belge olmadığı anlaşılmakla; borcun kaynağı, hangi döneme ilişkin olduğu, hangi dönemlerin iptal edildiği hususunda yapılacak açıklama ile birlikte davacıya gönderilen borç bildirim belgesi, borç çizelgesi ve diğer ilgili belgelerin davalı Kurumdan temini ile işbu belgeler eklendikten sonra gönderilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 16.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu karinenin aksini yani havalenin borç ödemek dışında yapıldığı havale yapanın kanıtlaması gerekir. Dava dosyasına ibraz edilen davaya dayanak 08/12/2016 işlem tarihli 55.000,00- TL tutarlı ve 23/12/2016 tarihli 23.000,00- TL tutarlı havale dekontlarında "araç alımı borç verme" kaydının bulunduğu, anılı dekontlarda "borç para" yazılı olduğuna göre bu işlemin 6098 sayılı TBK'nın 386. vd. maddelerinde düzenlenen tüketim ödüncü sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır....
Mahkemece şikayete konu bakiye borç muhtırasının düzenlendiği tarih itibariyle bakiye borç bulunup bulunmadığının tespiti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, hesap bilirkişinin 09/07/2021 tarihli kök raporunda özetle; tecil faizi üzerinden yapılan hesaba göre bakiye borç muhtırasının düzenleme tarihi olan 16/03/2021 tarihi itibari ile davalı alacaklının davacı borçludan toplam 36.517,96 TL bakiye alacağının bulunduğunun rapor edildiği, 06/12/2021 tarihli ek raporunda ise; takibe konu ilamın hüküm bölümüne uygun olarak yasal faiz (yıllık %9) üzerinden hesaplama yapıldığı takdirde toplam 3.237,84 TL bakiye borç bulunduğu yönünde kanaat bildirildiği, Mahkemece ilamda yasal faize hükmedilmiş olması sebebiyle bilirkişi 1....
İcra Müdürlüğü 2021/2045 sayılı dosyası ile ile başlatılan takibe konu 1.970.000 TL tutarındaki senetlere konu borç, taraflar arasında düzenlenen "borç tasfiye ve yenileme protokolü" ile itfa edilerek yeni bir borç ilişkisi düzenlendiğini, alacak miktarı senetler toplamının 1.970.000 TL'den 1.500.000 TL'ye indirildiğini ve ödemesi ise protokolde belirtildiği üzere 20.05.2021 tarihli 1.000.000 TL bedelli çek ile yapıldığını, kalan 500.000 TL'lik kısım için ise 100.000 TL nakit verildiğini ve bunun yanında araç devri gerçekleştiğini,davacıların yenilenen borç ilişkisine uygun biçimde ödemelerini yaparken davalı alacaklının eski borç ilişkisindeki 1.970.000 TL'lik senetleri icra takibine konu etmesinin ktü niyetli olduğunu, senetlerin yenileme protokolü uyarınca iptal edilerek kapandığını ve yenilendiğini, yenileme halinde yeni bir borç ilişkisi kurulduğundan eski borç kapanmış sayılacağını, icra takibinde reeskont avans faizi işletildiğini, hiçbir dayanağı olmadan resskont avans faizi...
un borçlu olduğu iddia edilen borç senedinin ve miras sözleşmesinin iptalini talep etmiştir. Davalı ... cevap dilekçesinde tüm kardeşlerinin borç senedinden ve miras sözleşmesinden haberdar olduğunu, kendisinin ... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülen ortaklığın giderilmesi davasına bu belgeleri sunduğunu, bu nedenlerle davanın reddini savunmuştur. Birleştirilen davada davacı ... vekili dava dilekçesinde, murisin 1993- 2000 yılları arasında kendinden borç aldığını, borç miktarı artınca murisin kendi isteği ile 29/12/2000 tarihli borç senedini tanzim ettirdiğini, söz konusu senede göre murisin borcunun 62.000 TL olduğunu belirterek ilişikte fotokopisini sunduğu 29/12/2000 tarihli senede göre alacağının müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir....