Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/133 Esas ve 2015/1550 K. sayılı ilamında vefat eden Nazmi Çatak isimli kişinin hak sahiplerine yapılmış olan tazminat ödemesi ve sigorta şirketinin sorumlu olduğu poliçe limitinin hüküm altına alınmadığını, sonrasında tebliğ edilen gerekçeli kararda da buna ilişkin bir açıklama bulunmadığını, bu nedenle taraflarınca davacı sigorta şirketi hakkında poliçe limiti esas alınmak suretiyle 22/06/2020 tarihli bakiye borç muhtırası düzenlenmiş olduğundan davaya konu bakiye borç muhtırasının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek, kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca bakiye borç muhtırasının iptali şikayetidir. İptali istenen borç muhtırasının davacıya 07/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre şikayetin süresinde olduğu anlaşılmıştır. Şikayete konu icra takibinin dayanağı Milas 1....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/10/2019 NUMARASI : 2018/615 ESAS, 2019/672 KARAR DAVA KONUSU : BORÇ MUHTIRASININ İPTALİ-ŞİKAYET KARAR : İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/615 Esas, 2019/672 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin kısmen kabulü ve karar verilmesine yer olmadığı kararına karşı, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Asıl davada davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 2....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/335 KARAR NO : 2022/2716 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/12/2021 NUMARASI : 2021/269 ESAS, 2021/842 KARAR DAVA KONUSU : BAKİYE BORÇ MUHTIRASININ İPTALİ KARAR : İzmir 9. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/269 Esas, 2021/842 Karar sayılı dosyasında verilen davanın kısmen kabulü kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından davacı hakkında İzmir 11....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2312 KARAR NO : 2022/953 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/07/2021 NUMARASI : 2020/106 ESAS, 2021/472 KARAR DAVA KONUSU : BORÇ MUHTIRASININ İPTALİ KARAR : İzmir 9....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca 06/02/2020 tarihli bakiye borç muhtırasının iptali şikayetidir. Şikayetin niteliği itibariyle İİK'nın 16/2. maddesi uyarınca bir hakkın yerine getirilmemesi niteliğinde olup, süresiz şikayete tabi olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılamada bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişi raporunda, 10.000,00 TL harici ödemenin varlığı ve yokluğuna göre terditli hesaplamalar yapılmış, mahkemece 10.000,00 TL harici bir ödemenin olmadığı, alacaklı tarafça icra dosyasına yapılan 10.229,72 TL'lik ödemeyi ifade etmek üzere bu şekilde beyanda bulunulduğu gerekçesiyle, bakiye borç muhtırası tarihi olan 06/02/2020 tarihi itibariyle 22.871,75 TL borç bulunduğuna ilişkin hesaplama kabul edilerek, borç muhtırasındaki miktarın bunun altında olması nedeniyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Alacaklı davalı ve dava dışı diğerleri tarafından İzmir 7....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16.maddesi uyarınca ilamlı icra takibinde 20/12/2021 tarihli kapak hesabındaki faiz oranı ve miktarı yönünden ilama aykırılık ve borç muhtırasının iptali şikayetidir. Söke İcra Müdürlüğünün 2019/4299 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; kesinleşen Aydın 2....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/288 KARAR NO : 2022/2698 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/11/2021 NUMARASI : 2021/144 ESAS, 2021/770 KARAR DAVA KONUSU : BORÇ MUHTIRASININ İPTALİ KARAR : İzmir 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/144 Esas, 2021/770 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 16. İcra Müdürlüğünün 2018/1450 Esas sayılı dosyasından başlatılan takibin borçlunun emekli maaşından kesinti yapılmasına muvafakat vermesi kesinleşerek muvafakat ettiği ölçüde maaşından kesilerek müvekkiline ödendiğini, borçlu vekilinin muvafakatin geçersiz olduğu iddiası ile emekli maaşındaki haczin kaldırılması yönündeki iddiasının İzmir 4....
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, adli tıp raporu, benimsenen hukukçu bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu 714 sayılı borç senedindeki dört imzadan sadece bir imzanın ve bu borç senedinin yapılandırılması için düzenlenmiş 754 sayılı borç senedindeki imzanın davacıya ait olduğu, davacının davalıya borcundan fazla ödeme yapmış olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının754 sayılı ve icra takibine konu 714 sayılı borç senetlerinden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, borç senetlerinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir....
Bu sözleşme tarafların eski bir borç yerine yenisini geçirme iradelerinden oluşur. Yenilemenin varlığını kabul için öncelikle eski bir borç olmalı, yeni borç onun yerine geçmeli ve taraflar yenileme iradesine sahip olmalıdır. Eş söyleyişle, taraflar eski borç yerine geçecek yeni bir borç kurma iradesine sahip olmalıdır. Bu irade yeni bir borç kurmak suretiyle eski borcu ortadan kaldırma, onu sona erdirme iradesidir. Yenileme iradesi sözleşmeden açık bir şekilde anlaşılmalıdır. Tarafların açık iradesi yenileme yönünde birleşmelidir. Yenileme, sözleşmeye dayalı bir tasarruf işlemidir. Her tasarruf işleminde olduğu gibi yenileme de hukuki bir nedene dayanır. Yenileme sebebe bağlı bir işlem olduğu için temeldeki hukuki sebebin geçerli olması gerekir. Yenileme eski borcu sona erdirir ve onun yerine geçecek bir borç doğar. Borç ilişkisi varlığını korur ama borç yenilenmiş olur....
Dava, davacının murisi tarafından imzalanan belgeye dayanılarak başlatılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, davacı, takip dayanağı belgenin, borç ikrarını içermediğini ileri sürerken, davalı ise, belgenin, davacının murisine vermiş olduğu borç karşılığında düzenlendiğini ve borç ikrarı niteliğinde olduğunu savunmuştur. Takibe dayanak olarak gösterilen kartvizit arkasında, "183,80 gr ... burgu bilezik 4.8.1999 2010/899-7065 tarihinde ... ’dan aldım.” Yazısı mevcut olup, borç ikrarını içermediği, sadece belirli bir miktar altın bileziğin alındığının yazılı olduğu anlaşılmaktadır. Davacının murisinin imzasını taşıyan söz konusu bu belge, borç ikrarını içeren adi bir belge değilse de, HUMK’nun 292. maddesinde düzenlenen yazılı delil başlangıcı niteliğinde olup, belgede belirtilen altın bileziğin davacının murisine borç olarak verildiğini, alacaklı olduğunu iddia eden davalının kanıtlaması gerekir....