Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan mobilya aldığını ve bedelini peşin ödediğini, okuma-yazma bilmeyen müvekkilinin aldığı eşyaların belgeleri ve sipariş formu zannettiği bir belgeyi imzaladığını, daha sonra aleyhine Ankara 11.İcra Müdürlüğü’nün 2009/12082 sayılı dosyasında takip başlatıldığını, hile ve aldatma kastı ile davalı tarafça tanzim ve imza edilmiş ya da ettirilmiş olan bu takip konusu bono nedeniyle hiçbir borcunun bulunmadığını, senet altındaki imzanın da müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, takip konusu bono nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile, davalı aleyhine %40 oranında kötüniyet tazminatına, 10.000,00 TL manevi tazminatın da davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının iddialarının yersiz ve gerçeği yansıtmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

    . - K A R A R - Davacı vekili, davalı yanca 9.860 TL tutarlı bonoya dayalı olarak müvekkili aleyhine takibe geçilmiş ise de bonodaki keşideci imzası dışındaki yazıların müvekkiline ait olmadığı gibi bonodan dolayı müvekkilinin bir borcu da bulunmadığını belirterek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tesbitine, %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takibe konu bononun davacı yana müvekkilinden satın alınan faturaya konu fidelerin bakiye borcuna karşılık olarak düzenlendiğini ve davacının bono bedelini ödemediğini bildirerek davanın reddini istemiştir....

      Esas sayılı dosyasında, protokol ve haciz tutanaklarından davacı ... Tic. Ltd. Şti.'nin, ... 17. İcra Müdürlüğü dosyasının tarafı veya borçlusu olmamasına rağmen 12/09/2018 tarihinde davacı şirketin iş yerinde yapılan fiili haciz ve muhafaza işlemine engel olunmak amacıyla 16.500,00-TL ödeme yapıldığı ve 67.500,00-TL'lik bono verilmiş olduğu, taraflar arasında düzenlenen protokolde de gerçek bir borç ilişkisinin bulunmadığı, bono ve ödemenin haciz baskısı altında ve malların muhafazasının engellenmesi amacıyla verildiği belirtilmiş olduğundan, bonodaki nakden kaydına itibar edilmeyerek, yapılan ödeme ve düzenlenen bono irade fesadı altında alınmış olduğundan, bir tacirin ticari mallarının fiilen hacz edilip muhafaza altına alınması TBK'nın 37 ve 38.m gereğince korkutma sayılması gerektiğinden, davacı ... Ltd. Şti.'...

        vekili gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı ...'in başkanı olduğu "... Vakfı"na ait taşınmazı kiralamak için anlaşma yapıldığını ve kira bedeline karşılık olarak lehdarı ve düzenleme tarihi olmayan 5 adet bononun teminat olarak verildiğini, ancak kiralama işleminin gerçekleşmediğini, bonoların iadesi gerekirken boş kısımlarının doldurularak tahsil edilmek istendiğini iddia ederek 61.500 YTL bedelli bono ile borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir. Birleşen 2005/575 esas sayılı davada, 71.785.YTL bedelli bono ile borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir. Birleşen 2005/953 esas sayılı davada ayrı ayrı 50.000 YTL 'lık iki adet bono ile borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir....

          esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden gönderilmiş ve mahkememiz dosyası arasına alınmıştır. Somut olayda .... esas sayılı icra takibinde alacaklı ...'nın davacı ...'a karşı 04.04.2018 düzenleme tarihli 07.06.2018 ödeme tarihli lehtarı ... olan 85.420-TL bedelli senet bedelinin tahsilini talep ettiği, davacının takibe konu anılan bonoda keşideci imzası bulunmadığından takip dosyasında davacının borçlu olmadığının tespitini talep ettiği anlaşılmaktadır. Türk Ticaret Kanunun bononun unsurlarını düzenleyen 776. Maddesinde; "Bono veya emre yazılı senet; a) Senet metninde “bono” veya “emre yazılı senet” kelimesini ve senet Türkçe’den başka bir dille yazılmışsa, o dilde bono veya emre yazılı senet karşılığı olarak kullanılan kelimeyi, b) Kayıtsız ve şartsız belirli bir bedeli ödemek vaadini, c) Vadeyi, d) Ödeme yerini, e) Kime veya kimin emrine ödenecek ise onun adını, f) Düzenlenme tarihini ve yerini, g) Düzenleyenin imzasını, içerir" hükümleri yer almaktadır....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, TTK 778/1-ı maddesi yollaması ile aynı yasanın 764 vd. maddeleri çerçevesinde açılmış rıza hilafına elden çıktığı ileri sürülen senedin (bononun) iptaline ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nun 651 ve TTK 'nun 818/s bendi yollaması ile aynı Kanunun 757 ve devamı maddelerine göre açılacak kıymetli evrakın zayi nedeniyle iptali istemine ilişkin davalarda, dava açma yetkisinin hamile ait olduğu belirtilmekle birlikte, aynı yasanın 759 maddesi uyarınca, İptal isteminde bulunan kişinin, bono elinde iken ziyaa uğradığını inandırıcı bir şekilde gösteren delilleri mahkemeye sağlaması ve senedin bir suretini de ibraz etmek zorunda olduğu ayrıca ve açıkça belirtilmiştir....

              Eldeki dava davalı lehine neticelenmediğinden davalının tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. İİK'nın 72/5. Maddesine göre;Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz. Somut olayda, davacı keşideci, davalı lehtar olup, davaya konu bono bedelinin ödendiğini davalı bilebilecek durumdadır. Bu nedenle davacının tazminat isteminin kabulüne ..." dair, davanın kabulü ile Konya .. İcra Müdürlüğü'nün .......

                Mahkemece; davacının, davalıya 49.900 TL. bedelli üzüm teslim ettiğinin davacı defterlerinden ve Alaşehir Ticaret Borsası alım satım beyannamesinden anlaşıldığı, davacının davalıya önce 25.000 TL. ve 24.900 TL. bedelli çekleri verdiği, daha sonra çeklerin iadesi karşılığında davacının davalıya 46.000 TL. bedelli bono ve 3.900 TL. nakit para verdiği, çeklerin iadesinin kararlaştırıldığı, 25.000 TL. bedelli çekin iade edildiği, davacının çeki iptal edilmek üzere bankaya teslim ettiği, davalının 24.900 TL. bedelli çeki iade edemediği,, çeke dayalı takip de yapmadığı, davacıdan nakit aldığı 3.900 TL. düşüldüğünde bu çek nedeniyle davacıdan 21.000 TL. alacağının kaldığı, bu çeke karşı açılan davanın doğru olmadığı, takip dayanağı 46.000 TL. bono için ise davalının 21.000 TL. çek bedeli düşüldükten sonra kalan 25.000 TL. bakiye bono nedeniyle takip yapıldığı, ticari defter kayıtlarının bu hususu teyit ettiği gerekçesiyle sabit olmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından...

                  Tic Ltd Şti sahibi olan sanığın bu tüzel kişilik bünyesinde inşaat ve müteahhitlik işleri yaptığı, bu faaliyeti kapsamında yaptığı duyuru ve ilanlardan haberdar olan katılanın sanığa başvurarak 100.000 TL’ye kızı .... ve kendisi için birer daire alma konusunda anlaşıp sanığa 10.000 TL parayı peşin olarak ödediği, ertesi gün katılanın daire alımından vazgeçtiği ve sanıktan parasını geri istediği, bu durumun önceden sanığın yanında çalışmış tanıklar tarafından da doğrulandığı parayı inşaat malzemesi alımında kullandığını beyan eden sanığın parayı vermeyip bono verebileceğini söyleyip, 1.000 tl elden nakit verip katılanın alacaklı olarak gözüktüğü, sanığın şirket kaşesi ve tanzim imzasının yanında sahte borçlu imzası ile oluşturulmuş 15/12/2009 tanzimli 15/01/2010 vadeli 9.000 TL bedelli bonoyu katılana verdiği iddia olunan olayda; Nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden yapılan incelemede; Sanığın katılanlara yönelik daire satımına ilişkin hileli bir davranışının bulunmadığı, katılan ...’...

                    İcra Müdürlüğü’nün 2012/6765 esas sayılı takip dosyasındaki bono üzerindeki imzanın davacı şirketin yetkili temsilcisine ait olmadığını, bonoya davacı şirket adına imza koyan dava dışı ...’in bono tanzim etme yetkisinin bulunmadığını, taraflar arasında akdedilen taşınmaz satışı ve takasına ilişkin sözleşmenin geçersiz olduğunu, bu sözleşme gereği hiçbir şartın davalı tarafından yerine getirilmediğini, teminat şartlarının oluşmadığını iddia ederek takibin iptaline, borçlu olunmadığının tespitine ve % 40 oranında kötü niyetli takip tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu