Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. - K A R A R - Davacı vekili, davalı yanca müvekkilinin lehdar olarak yer aldığı ve arka yüzünde cirolarının bulunduğu yedi adet bonoya dayalı olarak müvekkili ve davadışı bono keşidecisi ... aleyhine takip başlatılmış ise de, müvekkilinin bono keşidecisi ile bir ilişkisi bulunmadığını ve bonolardaki ciranta imzalarının da müvekkiline ait bulunmadığını belirterek müvekkilinin bono bedelleri tutarı 86.173.789.122.-TL. davalıya borçlu olmadığının tespitine ve % 40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili bankanın bonoları ciro yoluyla iktisap ettiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, bonolardaki ciranta imzalarının davacıya ait olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının davalıya 86.173.789.122.-TL.borçlu olmadığının tespitine, davacı yanın tazminat talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

    Mahkemece, takibe dayanak bono üzerindeki ciroya konu imzanın davacı şirketi temsile yetkili kişi tarafından atılmadığı ve bu bono nedeniyle davacı yanın davalıya borçlu olmayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, koşulları oluşmadığından davacının %40 oranında tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 12.4.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      . - K A R A R - Dava, cari hesap alacağının tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacıdan 7 adet fatura karşılığı 47.266.24.-YTL.lik mal alındığını, karşılığında 4 adet 13.000.00.-TL.lik bono verildiğini, ilk iki bononun banka aracılığı ile ödendiğini, diğer iki bononun ise elden ödenerek bono asıllarının alındığını, bono aslının müvekkilinde olmasının da ödemeyi kanıtladığını belirterek davanın reddini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve davacının teklif ettiği yeminin davalı tarafça eda edilmiş bulunmasına, senet asıllarının davalının elinde olmasının senet bedelinin ödendiğini gösterdiği gerekçesiyle davanın reddine, davacının takibe geçmekte kötüniyetli olduğu kanıtlanamadığından davalının kötüniyet tazminatına talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 21/03/2013 gün ve 2012/61-2013/53 sayılı kararı onayan Daire’nin 30/09/2014 gün ve 2013/12889-2014/14919 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin hamili bulunduğu 5 adet bonoyu tahsil amacıyla davalı banka şubesine teslim ettiğini, ancak söz konusu bonoların vadelerinin gelmelerine rağmen ödeme yapılmadığını anlayan müvekkilinin davalı bankadan protesto evrakı ile birlikte bono asıllarını geri istediğini, müvekkilinin uzunca bir süre oyalandığını, daha sonra 4.000 USD bedelli 4 adet bono aslının masrafı ödenmiş olmasına protesto edilmemiş...

          . - K A R A R - Davacılar vekili davalı yanca müvekkilleri ve dava dışı borçlu olan oğulları ... aleyhine keşidecisi, ... cirantaları ... ve İbrahim olan bono nedeniyle icra takibine başladığını, bonodaki imzanın ...’ye ait olmadığını, İbrahim’in ise alacaklıya borcu olmadığı gibi bono süresinde protesto edilmediğinden kambiyo senedine mahsus yol ile takip yapılamayacağını belirterek, bono nedeniyle borçlu olunmadığının, tesbiti ile tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin ciro yoluyla senedi iyiniyetle aldığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, ceza kavuşturmasında alınan "bonodaki keşideci imzasının davacı ... eli ürünü olmadığına” dair bilirkişi raporu ......

            - K A R A R - Davacı vekili, takip konusu senedin müvekkili tarafından kullanılan kredinin teminatı olarak dava dışı bankaya verildiğini, kredi taksitlerinin eksiksiz ödendiğini, iadesi gerekirken senedin hukuka aykırı şekilde davalının eline geçtiğini, bedelsiz kalan senede dayanılarak takip başlatıldığını ileri sürerek takip nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takip Bolu'da yapıldığından Bolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bankaya teminat olarak verilen bono ile takip konusu bononun aynı bono olmadığını, davacının takibe konu bonoyu müvekkilinden aldığı 80.000 TL'nin karşılığı olarak verdiğini savunarak davanın reddini ve %20 tazminata karar verilmesini istemiştir....

              H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-a)Düzenleme tarihi ve ödeme günü bilinmeyen, düzenleyeni ----- olan 300.000,00 USD (Amerikan Doları) bedelli bono, b)Düzenleme tarihi ve ödeme günü bilinmeyen, düzenleyeni ----- olan 300.000,00 USD (Amerikan Doları) bedelli bono, c)Düzenleme tarihi ve ödeme günü bilinmeyen, düzenleyeni ----- olan 300.000,00 USD (Amerikan Doları) bedelli bono, ç)Düzenleme tarihi ve ödeme günü bilinmeyen, düzenleyeni ---- olan 300.000,00 USD (Amerikan Doları) bedelli bono, somutlaştırılmadığından ve davacı...yetkili hamil olduğunu ispat edemediğinden işbu bonolar hakkında açılan davanın REDDİNE, 2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 269,85 TL harç davacı...tarafça peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı...tarafından sarf edilen 87,00 TL yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 4-HMK'nin 333.maddesi gereğince bakiye gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde re'sen yatıran tarafa iadesine, Dair, davacının yüzüne karşı...

                da ciro ettiğini, 2 yıllık kira bedeli olan 24.000,00 TL tutara karşılık verilen çekten bakiye 10.000 TL'nin iadesi karşılığı keşidecisi müvekkili lehdarı ... olan, 10.01.2008 ödeme günlü 10.000,00 TL bedeli bir bono keşide ettiğini, bononun arkasına “34.000,00 TL'lik çek tahsil edildiğinde bu senet geçerlidir.” ibaresini yazıldığını, ancak müvekkiline verilen çekin ödeme yasağı nedeniyle ödenmediği gibi bononun iade etmediğini, bononun arkasında yazılı bulunan ibarenin kesilip davalı lehtar ...'un cirosu ve adresinin yazılarak diğer davalı ...'a ciro edildiğini, davalı ... tarafından bonoya dayalı olarak müvekkili aleyhine icra takibine girişildiğini, kira bedelleri karşılığı verilen çekin tahsil olunamadığından bononun bedelsiz kaldığını ve ayrıca tahrifata uğradığını ileri sürerek bono nedeniyle müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Şubesinde tahsile konduğunu, işbu bononun tahsile konması, ihtara rağmen hala iade edilmemesi, tamamen kötü niyet ve hazımsızlığın sonucu olduğunu beyan ederek davanın kabulü ile müvekkili davacının takip konusu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu ... tarihli dilekçesi ile davaya konu bono senedinin davacıya iadesi konusunda davalı taraf ile uzlaşma sağlandığını, tarafların birbirinden yargılama gideri, vekalet ücreti talep etmediklerini beyan etmiş, dilekçe ekinde ... tarihli uzlaşma tutanağı başlıklı belgeyi ibraz etmiştir. Davacı vekilinin beyanı karşısında, tarafların sulh oldukları anlaşılmakla, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

                    faizleri ile ve icra dosyasında yapılan giderlerinde davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu