GEREKÇE : Dava, boşanmadan sonra açılan yoksulluk nafakası istemine ilişkindir. Davacı kadın vekili istinafında özetle, davada konulan ismin mahkemeyi bağlamayacağı, vasıflandırmanın mahkemece yapılacağı, yargılama sırasında davacının mağduriyetinin ispatlandığını belirterek lehine nafakaya hükmedilmesi gerektiğini bildirmiştir. Taraflar arasında görülen, Gölcük Aile Mahkemesinin 2015/830 E. - 2018/127 K.sayılı ilamı ile tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine hükmedildiği, 08/02/2018 tarihli iş bu boşanma kararının boşanma dışında fer'ileri yönünden davacı kadın tarafından istinaf yoluna başvurulduğu , İstanbul BAM 10....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yapılan yargılama sonunda mahkemece; davacının yoksulluk nafakası talebinin kabulü ile 500 TL yoksulluk nafakasının davanın kesinleşmesinden itibaren erkekten alınarak kadına verilmesine, her yıl TEFE ÜFE oranında artışına, kadın lehine 1.000 TL maddi, 8.000 TL manevi tazminat takdirine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı istinaf dilekçesinde özetle; boşanmaya neden olan olaylarda herhangi bir kusurunun bulunmadığını, bu nedenle aleyhine maddi manevi tazminat ve nafaka takdir edilmesi doğru olmadığı gibi takdir edilen tazminat ve nafakayı ödeyecek bir maddi gücünün bulunmadığını, bu nedenle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu boşanmadan sonra açılan maddi manevi tazminat ve yoksulluk nafakası talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı, davalı ile anlaşmalı olarak boşandığını, halihazırda çalışmadığını, geçimi için aylık 600.00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davacı ile anlaşmalı olarak boşandığını, davacının boşanma davası sırasında yoksulluk nafakası istediğini, mahkemenin davacının nafaka talebini reddettiğini ve boşanma kararının kesinleştiğini, kesin hüküm sebebiyle davanın reddini savunmuştur....
Açık duruşmaya başlandı ve taraflardan kimsenin gelmediği anlaşılmakla, işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldügünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların 01.04.2009 tarihli karar ile boşandıklarını, anılan karar ile lehine yoksulluk nafakası hükmedilen davalının 2011 yılı Haziran ayına, lehine iştirak nafakası hükmedilen müşterek çocukların ise 2001 yılı Eylül ayına kadar davacı ile birlikte yaşadıklarını, ancak davalının birlikte yaşanılan döneme ait nafakaları takibe koyduğunu, ayrıca davalının boşanmadan sonra çalışmaya başladığını, davacının ise işini kaybettiğini ileri sürerek; nafaka alacağının tahsili için başlatılan takip nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitini ve boşanma kararı ile hükmolunan nafakaların kaldırılmasını talep etmiştir....
Yaptırılan kolluk araştırması ile boşanmadan sonra sekreter olarak çalışmaya başladığı, aylık 650 TL gelirinin olduğu, 01.10.2012 tarihinden itibaren babasından dolayı aylık 312,71 TL yetim aylığı almaya başladığı, ... kayıtlarında, toplam 428 gün hizmeti bulunduğu bunun dışında sigortalı çalışmadığı, davacının ise üniversite mezunu, mühendis olduğu, yapılan kolluk araştırması ile dava tarihinde çalışmadığı fakat aylık 700 TL işsizlik maaşı aldığı, eşinin ise çalıştığı ve aylık ortalama 2.000 TL gelirinin olduğu anlaşılmaktadır. Yoksulluk durumu; günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları birlikte değerlendirilerek takdir edilmelidir. Yoksulluk nafakası, ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanır....
müşterek çocuklarla ilgilendiklerini, davalı tarafından müvekkiline ve eşine ağza alınmayacak küfür ve hakaretler edildiğini ve müşterek çocukların psikolojilerinin bozulduğunu, boşanmadan sonra müvekkilinin davalıya ve çocuklarına karşı nafaka yükümlülüğünü yerine getirdiğini ancak çocukların uzun süre yanında olması nedeniyle iştirak nafakasını ödemediğini, velayetin değiştirilmesine ilişkin şartların TMK'da düzenlendiğini, müşterek çocukların velayetinin davalıda olmasına rağmen müvekkilin yanında kaldığını, TMK 183'te belirtilen velayetin değiştirilmesi nedeninin oluştuğunu, davalının ağır kusurlu olduğunu, boşanmada ağır kusurlu olan eşin diğer eşe yoksulluk nafakası ödemesi gerektiğini, müvekkili ile davalı arasında ekonomik durum olarak fark olmadığını, davalının ekonomik durumunun iyi olduğunu, bu nedenlerle müvekkil aleyhine başlatılan icra takibinin iptali ile müvekkil lehine yoksulluk nafakası talep ettiklerini, bu nedenlerle müşterek çocukların velayetinin davalıdan alınarak...
İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "....Tüm bu veriler ışığında davacının, boşanma protokolü ile davalı lehine yoksulluk nafakası ödemeyi kabul ettiği, daha sonra nafaka giderlerini ödeyemeyecek hale geldiğini belirterek nafakanın kaldırılmasını istediği, bu istemin haklılığı, hakkaniyet ve ahde vefa ilkesine uyarlığı yönünde başkaca bir iddia ve delil bulunmadığı, böylece yoksulluk nafakasının ulaştığı miktar itibariyle öngörülemeyen, katlanılamaz nitelikte olmadığı dolayısı ile uyarlama koşullarının oluşmadığı, başlangıçtaki dengenin gözetilmesi gerektiği, ileriki zamanlarda gerçekleşen duruma göre uyarlama yapılabileceği de tabii bulunmasına göre davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak, ''Subut bulmayan davanın REDDİNE'' karar verildiği görülmüştür....
Başka bir ifadeyle, geçimini kendi malî kaynakları ve çalışma gücüyle sağlama imkânından yoksun olan taraf diğer koşulları da varsa yoksulluk nafakası talep edebilecektir. 14. Evlilik birliğinde eşler arasında geçerli olan dayanışma ve yardımlaşma yükümlülüğünün, evlilik birliğinin sona ermesinden sonra da kısmen devamı niteliğinde olan yoksulluk nafakasının özünde, sosyal ve ahlâki düşünceler yer almaktadır. Yoksulluk nafakası, bir bakıma evlilik birliği devam ettiği sürece söz konusu olan karşılıklı bakım ve geçindirme ödevinin devam ettirilmesi anlamını taşımaktadır (Akıntürk, T./Ateş, D., Aile Hukuku, C. 2, İstanbul 2019, s. 302). 15. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünüldüğünden, yoksulluk nafakasının amacı hiçbir zaman nafaka alacaklısını zenginleştirmek olamaz....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, tazminatlar ve tedbir nafakası miktarları, yoksulluk nafakası talebinin reddi ile asıl davaya ilişkin kurulan hüküm yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise karşı davanın reddi, kusur belirlemesi, tazminatlar ve tedbir nafakası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 07.04.2021 günü duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların ... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2011/25 Esas, 2011/9 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, davalıya 200,00 TL yoksulluk nafakası ödenmesine karar verildiğini, boşanmadan sonra davalının çalışmaya başladığını belirterek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesini istemiştir....