Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafaka-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından nafaka davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayetin değiştirilmesi istemine ilişkin dava reddedilmiş, ret kararı temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Davacı ... 06.10.2015 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün nafakanın azaltılması istemine ilişkin dava yönünden bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda gösterilen sebeple hükmün nafaka davası yönünden BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 18.01.2016 (Pzt.)...

    Ancak; Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının (çocuğun) ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; nafaka TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda, davalı (karşılık davacı) süresinde harcını yatırmak suretiyle dava açmış olup, mahkemece belirlenecek nafakanın gelecek yıllarda endeks oranında artırılması talebinde bulunmuştur. O halde mahkemece, karşılık dava yönünden açıklanan ilkelere ve yasal düzenlemelere uygun bir karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK'nın 331. maddesi gereğince; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır. Buna göre mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı zorunlu kılması gerekmektedir. Artırım davasında; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı gözönünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır....

        DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle ; Samsun 3. Aile Mahkemesinin kararı ile müşterek çocuk için 170 TL nafaka bağlandığını, aradan geçen süre de masraflarının arttığını, nafakanın yetersiz olduğunu belirterek nafakanın 3000 TL ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA:Davacı vekili mahkememize verdiği beyan dilekçesinde ; Tarafların Samsun 2. Aile Mahkemesi'nin 02/03/2009 tarih 2008/610 E. 2009/197 K. Sayılı ilamı ile boşandığını, daha sonra müvekkili tarafından Samsun 3. Aile Mahkemesinin 2014/564 E....

        şeklinde aile mahkemelerinin bakacağı işler açıkça belirlenmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 114. maddesinde mahkemelerin görevinin dava şartı olduğu hüküm altına alınmış olup aynı kanunun 115. maddesinde ise dava şartlarının davanın her aşamasında incelenebileceği belirtilmiştir. Somut olayda davacı, davalı aleyhine birleşen dava dosyası ile müşterek çocukları .. için nafaka isteminde bulunmuştur. Mahkemece davalının resmi nikahlı eş olmadığı, bu nedenle nafaka yükümlülüğü bulunmadığından bahisle nafaka isteminin reddine karar verilmiştir. Nüfus kaydına göre davalı, dava dışı müşterek çocuğun babası olduğundan nafaka hakkındaki davaya aile mahkemesinde bakılması gerekir. Yerel mahkemece açıklanan yönler gözeltilerek, birleşen dava dilekçesinin tefrik edilerek aile mahkemesine görevsizlik nedeni ile reddine karar vermek gerekirken işin esasına girilerek davanın reddi doğru bulunmamış ve kararın bozulması gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ:Nafaka-Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" ve "nafaka" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm , davalı tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle nafaka davası 17.08.2010 tarihinde işlemden kaldırılmış ve bu tarihin üzerinden bir ay geçmeden 24.08.2010 tarihinde yenilenmiş olup, bu davaya ilişkin yenileme dilekçesinin davalıya Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebliğinde bir usulsüzlük bulunmamasına, yenileme dilekçesinin 35’e göre tebliği yönünden işlem yapıldığı tarihte, davalının boşanma davasına ilişkin 08.11.2010 tarihli dava dilekçesindeki yeni adresinin nafaka davasına bakan mahkemeye bildirilmemiş olmasına, daha sonra açılıp 27.01.2011 tarihinde nafaka davasıyla birleştirilen boşanma...

            için ödemesi gereken miktarı ödediğini, ancak tahsilat makbuzuna davalı Zehra’nın adını yazdırdığını, tahsilat makbuzunda Zehra için yatırıldığı belirtilen 3.000,00 TL. nin diğer kızı Şule’ye ödemesi gereken nafaka miktarı olduğunu, davacının yapılan bu maddi hatadan yararlanmak istediğini, davacını müvekkiline ödediği herhangi bir nafaka bulunmadığını, davacının İcra Ceza Mahkemesi kararlarını kapsayan ayları ödediğini, diğer ayların nafakalarını hiç ödemediğini, müvekkiline ödediği herhangi bir nafaka bulunmadığını, icra dosyasında müvekkilinin davacıdan nafaka alacağının bulunduğunu, icra dosyasında nafakasını ödemediği ayların mevcut olduğunu, nafaka borcunun tamamını ödemediği halde geriye para istemesinin iyi niyet kurallarına ve yasaya aykırı olduğunu, davacının herhangi bir fazla ödemesinin bulunması halinde müvekkilinin icra dosyasındaki nafaka alacağından mahsup ve takas talebinde bulunduklarını, haksız ve hukuka aykırı olan davanın reddine yargılama giderleri ve...

            İcra Müdürlüğünün 2019/146748 esas sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlatıldığı, sanığın dava tarihinden karar tarihine kadar olan birikmiş nafaka borçlarını ve 2019 yılı Ekim ve Kasım aylarına ait birikmiş nafaka miktarlarını ödemediği gerekçesiyle şikayette bulunulduğu ve sanık tarafından verilmiş herhangi bir taahhüdün bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun 2004 sayılı Kanun'un 344. maddesinde düzenlenen nafaka hükümlerine uymamak suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde, 2-Kabule göre de; sanığa icra emrinin tebliğ edildiği tarihinden itibaren işlemiş en az bir aylık cari nafaka borcu bulunması gerektiği, sanık müdafiine 18/12/2019 tarihinde yapılan icra emri tebliğinden sonra, 2018 yılı Ekim - 2019 Kasım aylarına ait birikmiş 11.200,00 Türk lirası nafaka yükümlüğünü yerine getirmediğinden bahisle şikayette bulunulduğunun anlaşılması karşısında, işleyecek aylık nafaka talebinin bulunmadığı, atılı suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden...

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2664 KARAR NO : 2022/3686 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇARŞAMBA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2021 NUMARASI : 2020/256 ESAS - 2021/126 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle, Samsun Vakıfbank Şubesinde adına açılmış olan 5 nolu nafaka hesabına Çarşamba İcra Dairesinin 2019/2158 Esas sayılı takip dosyasından haciz konulduğunu, bu mağduriyetinin 2000 yılının Şubat ayından bu yana devam ettiğini, tek geçim kaynağı olan nafaka hesabının haczedilemeyeceğini beyanla, haczin kaldırılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir. SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Çarşamba İcra Müdürlüğü’nün 2019/2158 E....

              T6'a ait olduğu dile getirilen 5000167 nolu posta çeki hesabından gelen kayıtlara göre, davacının davaya konu nafaka borcuna mahsuben bu şekilde haricen bu şekilde ödemeler yapıp yapmadığı, yapmış ise bunların icra takip dosyasına yansıyıp yansımadığı ve birikmiş nafaka borcu var ise mahsup edilip edilemeyeceği, davacının icra takibinden sonra, fakat maaş haczinden önce haricen yaptığı toplam 4.464,50 TL tutarındaki bir nafaka ödemesi dolayısıyla kendisinden mükerrer nafaka tahsili yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise bunların 03/01/2017 dava tarihinden önce gerçekleşip gerçekleşmediği, dava tarihi itibariyle (03/11/2017) davaya konu nafaka alacağı nedeni ile davacının birikmiş nafaka borcunun bulunup bulunmadığı, dava tarihinden karar tarihine kadar yaptığı harici ödemeler nedeniyle davaya konu nafaka alacağı nedeni ile davacının nafaka borcunun olup olmadığı konularında ek rapor aldırıldıktan sonra hasıl olacak sonuca göre karar vermek gerektiğinden ilk derece mahkemesince yazılı şekilde...

              UYAP Entegrasyonu