"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, velayet düzenlemesi ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Boşanma ile birlikte ortak çocuk 2011 doğumlu...n velayeti davalı babaya bırakılmıştır. Velayet, kamu düzenine ilişkin olup re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Velayetin düzenlenmesinde aslolan çocuğun üstün yararıdır. Mahkemece velayet düzenlemesi yapılırken uzman görüşüne başvurulmamıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/06/2022 NUMARASI : 2020/378 ESAS - 2022/206 KARAR DAVA KONUSU : VELAYET (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2007 tarihinde evlendiklerini, anlaşmalı boşanma kararı ile boşandıklarını, müşterek çocukların velayetinin davalı tarafa verildiğini, boşanma sonrası tarafların anlaştığı üzere ve davalının da kabulü ile müşterek çocuk Kerim Emin Uslu'nun büyük olması ve davacı babanın yanında refah içinde daha rahat bir hayat süreceği ve daha iyi eğitim öğretim göreceği dolayısıyla ve yine aynı zamanda Kerim Emin Uslu'da davacı babasıyla yaşamak istemesi neticesinde her ne kadar boşanma kararında velayet davalı anneye verilmiş ise de müşterek çocuk Kerim Emin davacı baba ile yaşamaya devam...
Sulh Hukuk Mahkemesince velayetin küçüğü tanıyan babaya verilip verilmeyeceği öncelikle değerlendirilmesi gereken bir konu olup velayet hususunun değerlendirilmesinin aile mahkemesinin görevinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 3. Aile Mahkemesince, küçük ...'ın nüfus kaydına göre adresinin ".../..." olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla) ise davanın velayetin düzenlenmesi talebine ilişkin olduğu, küçüğün, annesinin evlilik dışı ilişkisinden doğduğu, babası ile soybağının ise 21.11.2014 tarihinde tanıma ile kurulduğu, annesi ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava ortak çocukların velayetlerin değiştirilmesi isteğine ilişkindir. Taraflar.... Aile Mahkeme'sinin E.2014/873-K.2014/859 10.11.2014 tarihinde kesinleşen ilamı ile anlaşmalı olarak boşanmışlar ve ortak çocuklar 30.11.2007 doğumlu... ile 01.06.2011 doğumlu...'in velayetleri davalı babaya verilmiştir. Bu dava ise 27.05.2015 tarihinde açılmıştır. Boşanma davasından sonra davalı babanın çocuklara karşı velayet hakkını kötüye kullandığı veya çocukları ihmal ettiği kanıtlanamamıştır. Mahkemece alınan uzman raporunda da, tarafların çocuklara karşı ihmal veya istismarlarının bulunmadığı rapor edilmiştir....
Davacı baba 12.11.2014 tarihinde velayetin değiştirilmesi davası açmıştır.Mahkeme tarafından davanın kabulüne karar verilmiş ise de; boşanma kararının kesinleştiği tarih ile velayetin değiştirilmesi davasının açıldığı tarih arasında geçen 12 günlük süre içerisinde gerçekleşen velayetin değiştirilmesini gerektirecek bir durumun varlığı ve annenin velayet görevini kötüye kullandığı veya savsakladığı kanıtlanamamıştır. Açıklanan sebeplerle davacı tarafından açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.02.2016 (Çrş.)...
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile boşandıklarını, müşterek çocukları Edanur Dalaman'ın velayetinin davalı anneye verildiğini, yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedildiğini, davalının çocuğu göstermediğini, Sarayönü İcra Müdürlüğünün 2013/221 Esas sayılı dosyası ile çocuk teslimine ilişkin takip başlattığını, bir tanesi resmi olmak üzere 4 defa davalının dini nikahlı evlenip boşandığını, boşanma davasının derdest olduğunu, velayet görevini kötüye kullandığını, davalının çalıştığını ve gelirinin bulunduğunu belirterek velayetin tarafına verilmesini, iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir....
Bu açıklamalardan sonra velayet değişikliği talebinin reddi kararı yönünden istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; TMK' nun 183. ve 349'ncu maddelerinde yer alan hükümlere göre, yeni olguların zorunlu kılması ve küçüğün menfaatinin gerektirmesi halinde velayet sahibi değiştirilebilir. Yargıtay HGK'nun 13.10.2010 gün ve 2010/2- 501 E. 2010/492 K.; 23.11.2011 gün ve 2011/2- 547 E., 2011/695 K.; 16.03.2012 gün ve 2011/2- 884 E., 2012/197 K. ile 06.03.2013 gün ve 2012/2- 794 E. 2013/310 K. ; 23/05/2018 gün 2017/2- 1567 E., 2018/1132 K sayılı kararlarında; "Velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Çocuğun "üstün yararı" gerektirdiği takdirde, görüşlerinin aksine karar verilmesi mümkündür....
Hukuk Dairesi'nin yerleşmiş içtihatlarında da vurgulandığı üzere, velayetin düzenlenmesi ve değiştirilmesi kamu düzenine ilişkin olup, bu davalarda re'sen (kendiliğinden) araştırma ilkesi geçerlidir (HMK m. 385/2). Düzenlemede, ana ve babanın istek ve tercihlerinden önce, çocuğun bedeni, fikri ve ahlaki gelişimi önem ve öncelik taşır. Bu bakımdan, velayet hakkına sahip olanın "davayı kabul" açıklaması bu davalarda tek başına sonuç doğurmaz....
, çocuğun kararsız ve çelişkili tutumlarının nedeninin ebeveyn ayrılığını kabullenememe ve aynı evde yaşama beklentisi olduğunun düşünüldüğünü ifade ettiği, müşterek çocuğun anne yanında kalmasının bedeni, fikri ve ahlaki gelişimine engel olacağı yönünde dosyada ciddi ve inandırıcı delillerin bulunmadığı, tarafların boşanmalarına ve velayetin davalı anneye bırakılmasına ilişkin kararının kesinleştiği tarih ile velayetin değiştirilmesi davasının açıldığı tarih arasında geçen yaklaşık 2 buçuk aylık süre içerisinde gerçekleşen velayetin değiştirilmesini gerektirecek bir durumun varlığı ve annenin velayet görevini kötüye kullandığı veya savsakladığının kanıtlanamadığı, velayete ilişkin kararların maddi anlamda kesin hüküm oluşturmayıp koşulların değişmesi halinde her zaman dava konusu edilebileceği anlaşılmakla, mahkemece velayetin değiştirilmesi talebinin reddine yönelik verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediğinden davacının yerinde görülmeyen istinaf talebinin esastan reddine...
Mahkemece; davaya konu 15/09/2002 doğumlu müşterek çocuk Ahmet Taner'in 15/09/2020 tarihinde reşit olduğundan onunla ilgili velayet düzenlenmesine yer olmadığına, 02/04/2008 doğumlu müşterek çocuk Alper Taner yönünden sabit olmayan davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Mahkemece verilen hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; davalının çocuğun eğitim-öğretimi ile ilgilenmediğini, mahkemece görevlendirilen uzman ile görüşmeye gelmediğini, çocukların babaları ile görüşmemesi için psikolojik baskı yaptığını, çocuğun beyanına üstünlük tanınarak eksik inceleme ile karar verilmesinin hatalı olduğunu, davanın kabulünün gerektiğini belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE: Dava; velayetin değiştirilmesi davası niteliğindedir. Velayetin düzenlenmesi ve değiştirilmesi kamu düzenine ilişkin olup, bu davalarda re'sen (kendiliğinden) araştırma ilkesi geçerlidir (HMK.md.385/2)....