Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya arasında bulunan tarafların boşanmasına ilişkin ... ....Aile Mahkemesi'nin 2012/917 esas-2012/997 karar sayılı dosyanın incelenmesi neticesinde, ....07.2012 tarihli protokol uyarınca tarafların TMK'nun 166/....maddesi gereği anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verildiği, boşanma hükmünde söz konusu protokolün onaylandığı anlaşılmaktadır. Protokolde “Taraflar bunların dışında birbirlerinden menkul ve gayrimenkul hak talebinde bulunmayacaklardır” şeklinde beyanda bulunmuşlar, birlikte imzaladıkları ....07.2012 tarihli bu protokolü boşanma dava dosyasına sunmuşlar, mahkemece söz konusu protokol esas alınarak tarafların boşanmalarına ve protokolün onaylanmasına karar verilmiştir. Taraflarca boşanma dava dosyasına sunulan menkul ve gayrimenkul hak talebinde bulunmayacaklarına ilişkin beyanları ...'ın ve Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre mal rejiminin tasfiyesini de kapsar....

    Davalı-karşı davacı kadının bu talebinin incelenebilmesi eşler arasındaki mal rejiminin sona ermesi halinde mümkündür. Boşanma hükmü taraflara temyiz edilmediğinden kesinleşmiş olup, davalı-davacı kadının mal rejimine ilişkin talebi dinlenebilir hale gelmiştir. Davalı-davacı kadının adli yardımdan yararlandığıda dikkate alınarak davalı-davacı kadının mal rejimine ilişkin talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. b)Mahkemece davalı-karşı davacı kadının boşanma davası kabul, davacı-karşı davalı erkeğin ise boşanma davası reddedildiğine göre, davada kendisini vekille temsil ettiren kadın yararına iki ayrı vekalet ücreti takdiri gerekirken, mahkemece bu husus nazara alınmadan kadın yararına tek vekalet ücretine hükmolunarak, davacı-karşı davalı erkek yararına da vekalet ücretine hükmolunması doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir....

      Mahkemece, dava konusu 2686 ada 2 parseldeki meskene ait kooperatif ödemelerinden giriş aidatının davalının kişisel malı ile diğer aidatlar ise davacı ve davalı çalışması sonucu eşit olarak yapıldığından davanın kısmen kabulü ile 21.006,00 TL katkı payı alacağının davalıdan alınmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, reddedilen kısım yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar 05.09.1989 tarihinde evlenmiş, 02.09.2005 tarihinde açılan boşanma davasının kabul edilmesi üzerine hükmün kesinleştiği 04.02.2010 tarihinde boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir (TMK'nun 225/2). Eşler, sözleşmeyle başka mal rejimini seçmediklerinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı ( 743 sayılı TMK.nun 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202. m)....

        Mahkemece, boşanma davasının kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar bir yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar 9.8.1975 tarihinde evlenmiş, 2.11.1999 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 1.2.2002 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. TMK.nun 179.maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır. Taraflar arasında başka bir mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar mal ayrılığı rejimi geçerlidir. Dava konusu taşınmazların satın alındığı ve eczanenin açıldığı iddia edilen tarih itibariyle eşler arasında 743 sayılı MK.nun 170. maddesi uyarınca “mal ayrılığı” rejimi geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2.maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir....

          Sayılı dosya ile takip edilmekte olan ödenmemiş nafaka alacaklarına ilişkin dosyada UYAP üzerinden yapılan malvarlığı sorgusu ile ortaya çıktığını, bahsi geçen TIR ve araçların üzerindeki katılma alacaklarının tespit edilip boşanma davası sürecinde satılmış oldukları göz önünde bulundurularak, taleplerinin reddi halinde alacakları kesinleştiğinde ilgili mahkemede muvazaalı devirlere ilişkin tasarrufların iptaline ilişkin dava açma hakkı saklı kalmak kaydı ile bu araçların da tasfiye sırasında eklenecek değerlere dahil edilmesini ve bu aşamada araçlardan devredildiği sabit olan ve devralan 3. kişi bilinen tır ile ilgili Aydın Aydoğdu'ya mahkemece davanın ihbarını, diğer araçlar ile ilgili edinim veya varsa elden çıkarma tarihlerinin ve bunları devralan 3. kişilerin tespit edilerek bu kişilere de davanın ihbarını talep ettiklerini, son olarak davalı boşanma davası açıldıktan ve mal rejimi kanunen sona erdikten; uygulama olarak bakacak olursak boşanma kararı verilene dek edinilmiş mallara...

          Taraflar arasında başka bir mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 1.1.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise TMK.nun 202.maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabidirler. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2.maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Dava dilekçesi içeriğine göre; dava katkı payı alacağı, katılma alacağı ve değer artış payı alacağına ilişkindir. Davacı, dava dilekçesinde talebe konu mal varlığının bir bölümünün ada ve parsel numaralarını açıklamış, bir bölümünün ise adreslerini ve ayırt edici özelliklerini belirterek istekte bulunmuştur....

            Ancak davacının boşanma talebinin kabul edilmesi halinde bizim maddi ve manevi tazminat, katılma payı, katkı payı ve mal rejimi ile ilgili taleplerimizin kabulüne karar verilmesini talep ederiz." şeklindeki beyanı ile açıkça karşı bir davası olmadığını ifade etmiştir. Kadın tarafından usulüne uygun açılmış ve harçlandırılmış boşanma ve mal rejiminin tasfiyesine yönelik bir karşı dava olmadığı halde, talep aşılarak (HMK md.26), bir karşı dava mevcut gibi, karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve kadın yararına katkı ve katılma alacağına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ayrıca mal rejminin tasfiyesine ilişkin talebin boşanma davası ile beraber açılması halinde, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davanın görülebilmesi için boşanma kararının kesinleşmesi gerekli olup, bu talebin boşanma davasından tefrik edilerek ayrı esasa kaydı ile boşanmanın kesinleşmesi bekletici mesele yapılarak karar verilmesi gerekmektedir....

            Bana düşen haklarımdan hiçbir zaman dava etmeyeceğim söz veriyorum, ona hibe ediyorum..." bildirdiği, erkeğin bu beyanının 4721 sayılı Kanunu'nun 202 inci ve devamı maddeleri uyarınca mal rejiminin tasfiyesini kapsamadığı ve işbu dava yönünden bağlayıcılığı bulunmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma dava dosyasındaki tarafların karşılıklı olarak tazminat ve nafaka ile ilgili beyanlarının boşanmanın eki niteliğindeki konulara ilişkin olduğu, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin bir anlaşma yapılmadığı, davacının boşanma dava dosyasında mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkından feragat ettiğine ilişkin açık bir beyanı olmadığı, buna göre, davacı tarafından eldeki davanın açılmasına engel bir durum bulunmadığı anlaşılmaktadır....

              Mahkemece, taşınmazın davalının şahsi malı olduğu ve davacının katkısının davacı tarafça ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar; 18.12.1980 tarihinde evlenmiş, yabancı mahkemede 21.01.2009 tarihinde verilen ve kesinleşen boşanma kararıyla boşanmışlardır. Boşanma kararının tanınmasına ilişkin davanın ise, 17.06.2009 tarihinde açıldığı ve 22.02.2010 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir....

                Sözleşme ile başka mal rejimi seçilmediğinden 1.1.2002 tarihine kadar 743 sayılı MK.nun 170.maddesi gereğince mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı 6.9.2002 tarihine kadar ise 4721 sayılı TMK.nun 202.maddesi uyarınca yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dava konusu arsa vasıflı 6700 ada 17 parselde kayıtlı taşınmaz 12.11.1999 tarihinde satın alma yoluyla davalı ... adına tescil edilmiş, boşanma davasının açıldığı tarihten sonra 12.6.2003 tarihinde tapuda yapılan satış işlemi ile davalının kardeşi- Ayşe Atlı’ya devredilmiştir. Dava konusu taşınmaz mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiğinden uyuşmazlık Borçlar Kanununun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulacaktır. Buna göre, eşlerin birbirlerinin mal varlıklarının edinilmesine katkılarının kanıtlanması durumunda katkı oranında alacak hakkı doğar....

                  UYAP Entegrasyonu