Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2019/814 Esas sayılı dosyasında yeniden boşanma davası açıldığını, yeni açılan boşanma davasının sonucunun da bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, sonucu beklenecek boşanma davasının Mahkemenin karar tarihinde açılmış ve derdest olması gerektiği, Mahkemece bekletici mesele yapılan boşanma dava dosyasının ret ile sonuçlandığı ve kararın kesinleştiği, bekletici mesele yapılması talep edilen dava dosyasının karar tarihinden sonra 10.12.2019 tarihinde davacı erkek tarafından açıldığı, bu davanın da 17.12.2021 tarihinde reddine karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, Mahkemece tarifeye uygun vekâlet ücretinin hükmedildiği belirtilerek taraf vekillerinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

    DAVA Davacı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; tarafların Almanya'da boşandıklarını, yabancı mahkeme kararının kesinleştiğini ve erkeğin boşanmanın mali yükümlülüklerini yerine getirdiğini iddia ederek yabancı mahkeme boşanma kararının tanınması ve tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde; yabancı mahkeme kararının boşanma kararı olmadığını, kararın tarafların sigorta kazanç puanları hakkında verilmiş bir karar olduğunu, dosyaya sunulan kararın boşanma kararı olmayıp boşanmaya atıf yapan bir karar olduğunu iddia ederek davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir. III....

      İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını ve kararı maddî ve manevî tazminatlar yönünden istinaf ettiklerini, boşanma yönünden ise bir itirazları olmadığını kadının uzun süredir aile konutunda yaşamadığını, taşınmazın aile konutu vasfını yitirdiğini belirterek kararı istinaf etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile aile konutu şerhi kaldırılmadıkça veya hukuki dayanağı oldukça konutun bu niteliğini devam ettirdiğinin kabul edildiğini, davalı aile konutunda yaşamasa da, taraflar arasında görülen boşanma davasının derdest olduğu, boşanma hükmünün henüz kesinleşmediği, bu hali ile evlilik birliğinin devam ettiği dikkate alındığında konutun aile konutu özelliği ortadan kalkmadığından, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın isabetli olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

        Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın anlaşmalı boşanma davası olarak açıldığı ancak dava tarihi itibarı ile tarafların evliliklerinin üzerinden bir yıl geçmediğinden anlaşmalı boşanma koşullarının oluşmadığı, mahkemece 12.04.2019 tarihli duruşmada taraflara anlaşma ihtimaline binaen süre verilerek duruşmanın ertelendiği, davacının 14.05.2019 tarihinde vefat ettiği, davacının önceki boşanma davasından 22.10.2018 tarihinde feragat ettiği, eldeki davayı 02.11.2018 tarihinde anlaşmalı boşanma davası olarak açtığı, davalıya kusur atfetmediği de dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesinin kusur tespit etmeye yönelik boşanmaya neden olacak somut bir iddia bulunmadığından kusur belirlemesi talebinin reddine ilişkin kararının yerinde olduğundan bahisle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ortak çocukların velâyetinin anneden alınması ve baba ile çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin sınırlandırılması koşullarının gerçekleşmediği, taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma ilâmındaki kadının oturduğu evin kirası ve aidatının erkek tarafından ödeneceği hükmünün, kadının boşanma sonrası yeni bir evlilik yaptığı ve tarafların ekonomik durumları gözetildiğinde, kaldırılmasının gerektiği gerekçesiyle; davacı-davalının velâyetin değiştirilmesi davası ile davalı-davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının reddine ve davacı-davalının boşanma protokolündeki hükmün kaldırılması talebinin kabulü ile anlaşmalı boşanma ilâmındaki kadının oturduğu veya ileride taşınacağı taşınmazın kirası ile aidatının erkek tarafından ödeneceğine dair hükmün kaldırılmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

            Aile Mahkemesinin 2004/748 esas sayılı dosyası üzerinden boşanma davası görülmekte iken ......

              Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, 4721 sayılı Kanun'un 169 uncu maddesine göre, boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alacağı gerekçesiyle boşanma davası açmakla taraflar ayrı yaşama hakkı elde ettiğinden davacı kadın lehine davanın açıldığı tarihten kararın kesinleşme tarihine kadar geçerli olmak üzere hakkaniyet ilkesi ve tarafların ekonomik ve sosyal durumları değerlendirilmek suretiyle aylık 200,00 TL tedbir nafakasına, kesinleşen boşanma hükmü yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuran Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tedbir nafakasının miktarı ve yoksulluk nafakası yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur. B....

                Dosya içindeki belge kayıtlar incelenmiş, davalı vekilinin dosya içerisine ibraz ettiği vekaletnamenin genel davalara ilişkin vekaletname olduğu, boşanma davalarını takip yetkisini içeren özel vekaletname olmadığı görülmüştür. Boşanma kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olup boşanma davasında tarafın kendisini avukat ile temsil ettirmesi durumunda sunulacak vekaletname HMK.nun 73 ve 74. maddeleri ve Noterlik Kanunu Yönetmeliğinin 93. maddesi uyarınca fotoğraflı ve boşanma davasını takip yetkisi içeren özel vekaletname olması gerekmektedir. İlk derece mahkemesince yapılacak işlem davalı vekiline usulünce düzenlenmiş vekaletnamesini sunmak üzere yeterli kesin süre verilmesi, süre içerisinde usulüne uygun vekaletname sunulmaz ise gerekçeli karar ve karşı tarafın istinaf başvuru dilekçesinin davalı asile tebliğ edilerek istinaf ve istinafa cevap süresi beklenerek dosyanın dairemize gönderilmesi gerekmektedir....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların Düseldorf Asliye Mahkemesinin kararı ile boşandıkları, boşanma kararının Ankara 3. Aile Mahkemesin'de görülen tanıma davası ile kesinleştiği, boşanma davasının konusuz kaldığı belirtilerek boşanma davası ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına, tanıma yolu ile boşanma kararının incelenmesinde, kusur incelemesinin yapılmadığı, kararın kesinleştiği, bu kararın kesin hüküm niteliğinde olduğu, yeniden kusur incelemesinin yapılamayacağı belirtilerek davacı erkek vekilinin maddî tazminat ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekilince istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

                  İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; anlaşmalı boşanma protokolünde davaya konu taşınmazı edinilmiş mallara katılma rejimine göre ne şekilde tasfiye edeceklerini açıkça ve ayrıntılı şekilde belirtmediklerini, protokolde tarafların edinilmiş malların tasfiyesine ilişkin bir anlaşma ve iradelerinin olmadığını, boşanma protokolü dışına çıkılarak boşanma davasının duruşmasındaki edinilmiş mallara ilişkin bir talebi olmadığı beyanını gerçeği yansıtmadığını, davanın reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek davanın kabulü talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur. C....

                    UYAP Entegrasyonu