Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m. 26/1). Davacı kadın dava dilekçesinde küçük düşürücü suç haysiyetsiz hayat sürme sebebine (TMK m. 163) dayalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep etmiş, mahkemece evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuksal sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilmiştir. O halde mahkemece, davacı kadının boşanma davasında, delillerin özel boşanma (TMK 163) sebebi yönünden değerlendirilerek ve bu hukuki sebebe dayalı olarak karar verilmesi gerekirken, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) sebebi ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

    Kanundaki bu yükümlülükler genel olarak; “Evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur. Eşler, bu birliğin mutluluğunu elbirliğiyle sağlamak ve çocukların bakımına, eğitim ve gözetimine beraberce özen göstermekle yükümlüdürler. Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar (TMK m. 185). Eşler oturacakları konutu birlikte seçerler. Birliği eşler beraberce yönetirler. Eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılırlar (TMK m. 186). Ana, baba ve çocuk, ailenin huzur ve bütünlüğünün gerektirdiği şekilde birbirlerine yardım etmek, saygı ve anlayış göstermek ve aile onurunu gözetmekle yükümlüdürler (TMK m.322). Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır (TMK m. 327)” şeklindedir....

      Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, gerekçeli kararın kusur tespitine dair kısmının açıklandığı şekilde düzeltilmesine, erkeğin boşanma davası (TMK md. 166/2) ve kadının karşı boşanma davasının (TMK md. 166/1) kabulüne, mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden haleldar olan ve ayrıca boşanmaya sebebiyet veren olaylar sonucu kişisel hakları ve menfaatleri saldırıya uğrayan kadın lehine, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebebiyet veren olaylardaki kusur dereceleri ile fiillerin ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak maddi ve manevi tazminata (TMK md 174/1,2) hükmolunması suretiyle kararın HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca düzeltilmesi cihetine gidilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacı- karşı davalı kadının açtığı boşanma davasında; taraflar TMK 166/3. maddesi uyarınca boşanmışlar, hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından temyiz edilmiştir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir....

        Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek vasisi tarafından boşanma davası ve ferileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı kadın dava dilekçesi ile öncelikle TMK`nun 163. maddesine dayalı olarak aksi takdirde TMK 166/1 maddesi uyarınca davalı ile boşanmalarına karar verilmesini talep etmiş, yapılan yargılama sonunda ilk derece mahkemesince davanın kabulü ile tarafların TMK`nun 163. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiştir....

          O halde, bu husus gözetilerek, kadının boşanma talebi hakkında, konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm tesisi ile yargılama giderleri ve vekalet ücreti konularında, davada haklılık durumuna göre (HMK m 331/1) hüküm kurulması gerekli hale geldiğinden hükmün bu yönüyle bozulması gerekmiştir. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından, zina hukuki sebebine dayalı boşanma davası (TMK m. 161) hakkında bir hüküm kurulmaması, velayet ve tazminatların miktarları yönünden, davalı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, müşterek çocuklar yararına hükmolunan nafakaların miktarları ve erkek lehine hükmolunan tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek "aynı" boşanma davasında iki ayrı hukuki sebeple (TMK m. 161 ve 166/1) boşanma isteminde bulunmuştur. Mahkeme dava konusu yapılan herbir boşanma sebebi hakkında ayrı ayrı hüküm kurmak zorundadır ( HMK m. 26/1). Yerel mahkeme genel boşanma sebebine (TMK m.166/1) dayalı olarak hüküm kurarak, özel boşanma sebebine (TMK m. 161) dayalı istem hakkında bir karar vermemiştir....

              Ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davacı-karşı davalı kadının kusur tespitine ve reddedilen zina nedenine dayalı boşanma davasına, davalı-karşı davacı erkeğin ise kusur tespiti ile reddedilen boşanma davasına yönelik istinaf taleplerinin kabulü ile kadının zina (TMK md. 161) nedenine dayalı, erkeğin evlilik birliğinin sarsılması ( TMK md. 166/2) nedenine dayalı boşanma davalarının da kabulüne karar verilmek suretiyle hükmün HMK'nun 353/1,b-2. maddesi uyarınca düzeltilmesi cihetine gidilmiştir. Öte yandan yukarıda açıklandığı üzere erkek, evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda erkek ağır kusurlu olduğundan kadının boşanma davası yönünden Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi koşulları oluşmuş, erkeğin ise zina (TMK md. 161) ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK md. 163) nedenlerine dayalı boşanma davalarının koşulları oluşmamıştır. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin kadının TMK md. 166/1....

              Kanundaki bu yükümlülükler genel olarak; “Evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur. Eşler, bu birliğin mutluluğunu elbirliğiyle sağlamak ve çocukların bakımına, eğitim ve gözetimine beraberce özen göstermekle yükümlüdürler. Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar (TMK m. 185). Eşler oturacakları konutu birlikte seçerler. Birliği eşler beraberce yönetirler. Eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılırlar (TMK m. 186). Ana, baba ve çocuk, ailenin huzur ve bütünlüğünün gerektirdiği şekilde birbirlerine yardım etmek, saygı ve anlayış göstermek ve aile onurunu gözetmekle yükümlüdürler (TMK m.322). Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır (TMK m. 327)” şeklindedir....

                Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde hayata kast, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış sebebine (TMK m.162) dayalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep etmiş, mahkemece evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/2) hukuksal sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilmiştir. Özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan davada genel boşanma sebebiyle (TMK m.166/2) boşanma kararı verilemez. O halde mahkemece, davacı-karşı davalı kadının boşanma davasında, delillerin özel boşanma (hayata, kast, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış) sebebi yönünden değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/2) sebebi ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu