KARŞI OY YAZISI Boşanma hükmü kurmaya sebebiyet "VERMEMİŞ" vakıalara dayalı olarak kusur belirlemesi yapılıp buna bağlı olarak tazminat (TMK m. 174) ve yoksulluk nafakasına (TMK m. 175) hükmedilmesine TMK hükümleri izin vermemektedir....
Taraflar arasında “seçilebilir mal rejimlerinden” (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununa Göre Mal Rejimine İlişkin Genel Hükümler ve Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi, Yetkin Yayınevi, Ankara 2002, Kısaltma: GENÇCAN-Mal Rejimi, s. 55) birinin seçildiği ileri sürülmediğine göre eşler arasında kural mal rejiminin (yasal mal rejimi=edinilmiş mallara katılma rejimi) (= TMK. m. 202 f.I, 218-241) geçerli olduğu duraksamasızdır. Değer artış payı (Mehrwertanteil) (TMK. m. 227, ZGB. Art 206) davası boşanma davasından bağımsız ve ayrı olarak görülmesi gerekli bir davadır. Boşanma kararı verildiği takdirde eşler arasındaki geçerli kural mal rejiminin (yasal mal rejimi=edinilmiş mallara katılma rejimi) (= TMK. m. 202 f.I, 218-241) sona ermesi (TMK. m. 225 f. II) boşanma davası tarihinden itibaren gerçekleşmiş olacaktır....
Öte yandan davalı - karşı davacı kadının TMK 161., 162., 163., 164. maddelerine dayalı boşanma talepleri yönünden ise kadın iddialarını ispatlayamadığından bu sebeplere dayalı boşanma taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği, ilk derece mahkemesince de bu yönde verilen ret kararının isabetli olduğu anlaşılmıştır Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK 186/1. madde), geçimine (TMK 185/3. madde), malların yönetimine (TMK 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215. maddeleri) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK 185/2. madde) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK 169. madde). O halde; Türk Medeni Kanununun 169, 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın ve müşterek çocuk yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekmektedir....
Açıklanan sebeplerle dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşaması tamamlanmadan ön incelemeye geçilerek işin esası hakkında karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı-davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur,…” gerekçesi ile karar bozulmuştur. Mahkemenin İkinci Kararı 9....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, zina (TMK m. 161) mahkeme aksi kanaatte olursa evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuş, mahkemece davanın TMK 166/1. maddesi uyarınca kabulüyle tarafların boşanmalarına karar vermiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere; davalı erkeğin evlilik devam ederken, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, ayrı ayrı zamanlarda ... isimli kadınlarla otellerde kaldığı, dosya arasına alınan telefon konuşma kayıtlarında da birden fazla kadınla mutad sayıdan fazla konuşma kayıtlarının bulunduğu ayrıca sosyal medya hesabından da erkeğin başka kadınlarla duygusal içerikli yazışmalar yaptığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı kadının zinaya dayalı (TMK m. 161) boşanma davasının kabul edilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kendi davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın, davalı-karşı davacı erkek aleyhine hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK 162) hukuki sebebine dayalı boşanma davası açmış, davalı-karşı davacı erkek davacı-karşı davalı kadın aleyhine evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuki sebebine dayalı karşı boşanma davası açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda her iki davanın da reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, bozma sonrasında bozmaya uyularak davalı-karşı davacı erkeğin meydana gelen geçimsizlikte tam kusurlu olması nedeniyle boşanma davasının reddine karar verilmiş ancak yeniden hüküm kurulması zorunlu olan davacı-karşı davalı kadının Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca boşanma davası ve fer'ilerine yönelik hüküm kurulmamıştır. Davacı-karşı davalı kadının boşanma davası ile ilgili daha evvel verilen hüküm, bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmakla ortadan kalkmıştır. Dolayısıyla ortada kesinleşmiş bir boşanma kararı bulunmamaktadır. Bu sebeple davacı- karşı davalı kadının Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca boşanma davasına yönelik olarak olumlu ya da olumsuz olarak bir karar verilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, davacı-karşı davalının açtığı boşanma davasının kabulü ve karşı davadaki maddi-manevi tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m.26/1). Davacı-karşı davalı erkek dava dilekçesinde hayata kast, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış sebebine (TMK m.162) dayalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep etmiş, mahkemece evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuksal sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilmiştir. Özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan davada genel boşanma sebebiyle (TMK m.166/1) boşanma kararı verilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....
Ne var ki, boşanma hükmü temyiz edilmediğinden bozma sebebi yapılmamış, yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir. 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....