Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/371 Esas 2013/60 Karar sayılı dosyası ile temliklerin muvazaalı olduğu belirlenerek davanın kabulüne karar verildiğini ve kararın derecattan geçerek kesinleştiğini, tüm işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiştir. Davalılar, iddiaların doğru olmadığını, mirasbırakanın mal kaçırma kastının bulunmadığını, paylaştırma ve denkleştirme kastıyla hareket ederek sağlığında mirasçıları arasında mal paylaşımı yaptığını, davacıya da bir çok kazandırmada bulunduğunu, dava dışı mirasçı kız kardeş Saime’ye mal paylaşımından az yer verildiği için onun açtığı davanın kabulüne karar verildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. İlk derece Mahkemesince, temliklerin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabülüne karar verilmiş, davalılar vekilinin istinafı üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan babası ...’ın 122 ve 197 parsel sayılı taşınmazları ile 205 parsel sayılı taşınmazdaki 1/3 payını 28.03.2007 tarihinde satış göstermek suretiyle oğlu olan davalı ...’e devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, davalı ile birlikte yaşayan mirasbırakanın yaşlı, özürlü ve bakıma muhtaç olmasından faydalanıldığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını, davacı kız kardeşine de başkaca taşınmazlar verildiğini, babasının tüm bakım ve ihtiyaçları ile ilgilendiğini, mirasbırakanın mirasçıları arasında mal paylaşımı yaptığını belirterek davanın reddini savunmuş, yargılama sırasında davalının ölümü üzerine mirasçıları davaya dahil edilmiştir....

      Dere Başı Küme Evleri No:27 Tirebolu/GİRESUN adresinde bulunan müşterek konut üzerine, bankalara müzekkere yazılarak davalıya ait hesaplar üzerine; 34 XX 648 plaka ve CC869384 tescil belgeli kamyonet ve 34 XX 786 plaka ve K171441 tescil belgeli araçlar (bu süre zarfında mal kaçırma olmadıysa) haricen edinilen bilgiye göre davalı üzerine kayıtlı olan araçlardan 34 XX 786 plaka ve K171441 tescil belgeli aracını davacı müvekkilinin boşanma davasını ikame ettikten kısa bir süre sonra bir başka kimseye çok yakınen tanıdığı ve aralarında ticari ilişki doğmayacak bir kimseye satış gösterdiğini ve bu şekilde mal kaçırma kastıyla hareket ettiğini, bunu kötüniyetli olarak mal kaçırma amacıyla yaptığı için ve evlilik birliği içinde ortak kazanılan bir mal varlığı olduğu için mal rejiminin tasfiyesine dahil edilmesi ve müvekkilime katılma alacağı olarak ödenmesine, Tirebolu Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/216 E....

      ile mal paylaşımı davasının Bayramiç Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/66 esas sayılı dosyasında devam ettiğini ancak T6'in mal varlığı üzerine ihtiyati tedbir konulduğunu belirterek, mal kaçırma davasının kabulü ile Bayramiç İcra Dairesi 2018/693 Esas sayılı icra takibinin durdurulmasına ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/1297 KARAR NO : 2023/1020 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TRABZON 1.AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/139 ESAS (ARA KARAR) DAVA KONUSU : MAL REJİMİNDEN KAYNAKLANAN DAVALAR (KATILMA ALACAĞI) KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen 09/06/2023 tarihli ara karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki edinilmiş mallara katılma rejimi TMK’nin 225/II. maddesi hükmünce boşanma davasının açılmış olduğu tarihte sona erdiğini, her ne kadar mal paylaşımı davasının görülebilmesi için boşanma davasının kesinleşmesi gerekmekte ise de, davalının, taşınmazlarını ve banka hesaplarındaki mevduatını devredeceği şüphesinde olduklarını, (taşınmazların birini devir ettiği anlaşılmıştır.) müvekkilinin taşınmazlar ve mevduatlardaki...

      Dava dilekçesindeki açıklamalar, aşamalarda sunulan dilekçelerdeki beyanlara göre dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Nitekim dava dilekçesinde mal varlığının listesi yapılarak, mal rejimi ilkeleri gereğince öncelikli ihtiyati tedbir talebinde bulunulup TMK.nın mal rejimini düzenleyen maddelerine atıfta bulunulmuş, mahkemece de 22/07/2020 tarihli tensibin 13 nolu ara kararıyla; Davacı tarafa hangi mal varlığından ne miktarda hangi alacak talebinde ( katkı payı, katılma alacağı, değer artış payı gibi) bulunduğunu açıklamak ve kalem kalem miktar belirterek toplam değer üzerinden hesaplanacak nisbi harcı yatırması için iki hafta kesin süre verilmesine karar verilmiş, davacı tarafça harç yatırılmış ancak açıklamalı dilekçe sunulmamış, bilahare davacı vekilince dava dilekçesinde sehven ayni talepte bulunulduğu bildirilerek taleplerinin katılma alacağı olduğu beyan edilmiştir....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Tarafların arasında ülkemizde açılmış bir boşanma davasının bulunmamakta olduğunu, zira bu davanın açılabilmesi için taraflar arasında boşanma davasının olmasını ve davanın açıldığı bir tarihte mevcut mal rejiminin sona ermiş olacağından usulen açılmış bir boşanma davası da olmadığından mal rejiminin tasfiyesine yönelik açılan bu davanın esastan incelenmesi ve karar verilmesinin mümkün olmadığını, mal rejiminin tasfiyesine yönelik bir davanın esastan incelenip hüküm kurulabilmesi için taraflar arasında bir boşanma davasının olması gerektiğini, davanın bekletici mesele yapılarak boşanma kararının kesinleşmesinin zorunlu olduğunu, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davada yetkisizlik kararı verilerek İzmir-Karşıyaka Aile Mahkemelerinin yetkili olduğunun belirtilmesini, davanın açıldığı 27/05/2022 tarihinde usule uygun açılmış bir boşanma davası olmadığından davanın reddini, aksi halde davacının bir katkısının olduğu katılma alacağı bulunmadığından...

      Dava dilekçesine göre davacı vekili, evlilik birliği içinde davalı adına edinilen mal varlığının tespit edilerek, edinilmiş mallara katılma rejimine göre paylaştırılmasını, bilirkişi raporu ile değer artış payı ve katılma alacağının belirlenerek davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Boşanma nedeniyle eşler arasındaki mal rejimi, boşanma davasının dava tarihi itibariyle sona ermekte olup (TMK’nun 225/2.m.), mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkı boşanma dava tarihi itibariyle doğar. Ancak bu hakkın dava yolu ile kullanılabilmesi, tasfiyeye karar verilebilmesi için boşanma davasının olumlu sonuçlanarak kesinleşmesi gerekir. Somut olayda taraflar arasında boşanma davası açılmış olmakla davacının mal rejiminden kaynaklanan alacak hakkı doğmuştur. Ancak tasfiyeye karar verilebilmesi için boşanma davasının olumlu sonuçlanması gerekmektedir....

        Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının nafaka ve tazminat talebinin reddi ile, adil bir şekilde mal paylaşımı yapılmak suretiyle tarafların boşanmalarını talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 11/09/2020 tarihli ara kararı ile; davacı tarafın davalı T4 üzerine kayıtlı bulunan tüm taşınmazlara ve adına kayıtlı araç kayıtlarına tedbir konulması talebinin reddine hükmedilmiştir....

        İlke olarak taraflar arasında bir anlaşmazlığı hükme bağlayan ilamlara karşı tasarrufun iptali davası açılamaz ise de boşanma davasında tarafların mal bölüşümü mahkeme tarafından belirlenmediğinden,tarafların mahkemeye anlaşma şeklinde bildirdikleri iradeleri ile mal paylaşımı mahkemece yapılmış olduğundan alacaklısından mal kaçırma amacında olan borçlu bu yolla amacına uygun olarak bir mahkeme kararı elde edebileceğinden, tasarrufun tarafları karı koca olduğundan, boşanma protokolü ile borçlu koca tarafından karısına anlaşmalı boşanma sonucu düzenlenen boşanma protokolü gereğince boşanan eşe devredilen taşınmazlar hakkında iptal davası açılabilir. (Yargıtay 17. HD. 2012/14209 E.,2014/3639 K....

        UYAP Entegrasyonu