"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal paylaşımı ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Aile Mahkemesinden verilen 13.01.2012 gün ve 333/35 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığın tüm aşamalardaki savunmalarında suçlamayı kabul etmediğini belirtmesi, sanığı katılanın evini yakarken gören görgü tanığı veya olay yerini gösteren kamera görüntülerinin olmadığı, dosyada yer alan raporda petrol türevi yangın başlatıcı ve hızlandırıcı bir madde bulunamamış olduğu belirtilerek yangın başlatıcı ve hızlandırıcı maddenin tespit olunamadığı, taraflar arasında mal paylaşımı nedeniyle önceye dayalı husumet bulunduğu anlaşılarak buna göre; sanığın o bölgeden geçmesi dışında atılı suçu işlediğine veya iştirak ettiğine dair hükümlülüğüne yeterli, kesin ve inandırıcı hukuka uygun kanıtlar bulunmadığı gözetilmeden anılan suçtan beraati yerine yazılı biçimde hükümlülüğüne karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün...
DAVA TÜRÜ : Mal Paylaşımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Temyize konu asıl uyuşmazlık, katılma alacağına ilişkin olup inceleme görevinin Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren 09.02.2018 tarih 2018/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince, Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünülmektedir. Ne var ki; dosyanın, dava dosyasını inceleme görevinin Dairemize ait olduğu gerekçe gösterilerek Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 26.10.2018 tarih, 2018/14361 esas, 2018/1856 karar sayılı ilamı ile Dairemize gönderildiği anlaşıldığından, iş bölümüne ilişkin karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir (Yargıtay Kanunu m. 60)....
Davacı cevaba cevap dilekçesinde; Davalı ve annesi tarafından altınları alınarak müşterek haneden gönderildiğini, evden giysilerini dahi alamadığını, düğünde kendisine bağışlanan ziynet eşyalarının karşı tarafta kaldığını belirterek dava dilekçesindeki boşanma, nafaka, tazminat talepleri dışında ziynet eşyalarının fiili ödeme tarihindeki güncel rayiç bedelinin yasal faizi ile birlikte tarafına verilmesini, evlilik birliği süresince aile bütçesine katkıda bulunduğundan lehine değer artış payı ve katılma alacağının belirlenerek mal paylaşımı yapılmasını talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesinin 19/04/2019 tarihli ara kararı ile; Davacı kadının mal rejimi tasfiyesi talebi tefrik edilerek işbu esasa kaydedilmiştir. Dairemizin 30/12/2020 tarih 2020/854 Esas 2020/1696 Karar sayılı ilamı ile, İlk Derece Mahkemesinin 30/12/2019 tarih 2019/117 Esas 2019/817 Karar sayılı açılmamış sayılmasına dair kararın kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....
DAVALININ İLK DERECE MAHKEMESİNE VERMİŞ OLDUĞU CEVAP DİLEKÇESİNDEN ÖZETLE: Alacaklı görünen avukatı azlettiğini; ancak bu azlin haklı sebeplere dayandığını, davacı avukatın kendisine abisinin yanında hakaret ederek küçük düşürücü sözler söylediğini; kendisini kayınpederine gammazlayarak eşiyle barışma sürecini baltaladığını; davacı avukatın bu davranışları nedeniyle davacıyı haklı olarak azlettiğini; ödeme emrinde alacaklının belirttiği dosyaların boşanma kararının fer'isi niteliğinde olduğunu; başından beri boşanmak istemediğini; ancak alacaklı görünen avukatın davayı takip etmek yerine kendi alacaklarının peşine düştüğü için bir an önce boşanmasını istediğini; boşanmayı kabul etmesi halinde mal paylaşımına geçileceği için avukata mal paylaşımı davasından ücret doğabileceğini; davacı avukatın aile birliğini korumak ve yuvasını kurtarma çabasına destek vermek yerine kendi alacağının peşine düştüğünü; Kayseri 2. Aile Mahkemesi'nin 2018/132 esas ve Kayseri 4....
Müvekkilimin 08/05/2017 tarihinde boşanma davasını açmasından sonra davalı Harun Özarslan şirketteki paylarını boşanma davasında davalı lehine tanıklık yapmış olan ve artık tek ortağı babası Hüseyin ÖZARSLAN olan Hüseyin Özarslan Oğulları Petrol Tarım Nakliye Turizm Gıda Hayvancılık Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi'ne müvekkilimin mal paylaşımı alacağını akamete uğratmak adına kötü niyetli ve bedelsiz şekilde sicilde göstermelik olarak 150.000 TL sermaye karşılığı devretmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ :TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Asıl ve birleşen davalarda davacı, mirasbırakanları...’in, 94 ada 1 parseldeki 3 ve 4 nolu bağımsız bölümlerini, 10 ada 12 , 16 ada 205, 13 ada 16 parsel sayılı taşınmazlarını mirastan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak davalılara satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile payları oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Asıl ve birleşen davalarda davalılar, mirasbırakanın mal kaçırma amacı ile değil, mirasçıları arasında mal paylaşımı yapmak amacı ile dava konusu devir işlemlerini yaptığını, bu kapsamda bir kısım mal varlığını davacıya da verdiğini, öte yandan mirasbırakana ait başkaca taşınmazların da bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır....
ın öldürme ve 6136 sayılı Kanuna Muhalefet suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde 6136 sayılı Kanuna Muhalefet suçunun niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmediğinden, sanık müdafiinin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle; 1- Sanık hakkında 6136 sayılı Kanuna Muhalefet suçundan kurulan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA, 2- Sanık hakkında öldürme suçundan kurulan hüküm yönünden; a) Dosya içeriğine göre; sanık ile maktülün aralarındaki geçimsizlik nedeniyle 08.05.2008 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları; ancak aralarında mal paylaşımı konusundaki anlaşmazlıkların devam ettiği; sanığın, bir miktar paranın daha kendisine ödenmesi gerektiğini ileri sürerek maktülün işyerine zaman zaman gelip gittiği; olay günü de emekli...
Mal rejiminden kaynaklanan talepler boşanmanın ferilerinden olmadığından ayrıca dava konusu edilebilirler. Somut olayda; taraflar 19/11/1986 tarihinde evlenmiş, 25/12/2014 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 30/03/2021 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01/01/2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır ( TMK 179 m)....
Ancak; Sanığın aşamalarda, katılanlar ile arasında mal paylaşımı nedeniyle problemler olduğunu, olay günü katılanların kendisine hakaret ve tehdit etmesi üzerine kendisinde hakaret ettiğini savunması karşısında, olayın başlangıcı ve gelişimi üzerinde durularak sanık hakkında hakaret suçu bakımından TCK'nın 129. madddesinin, tehdit suçu yönünden ise TCK'nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, Kanuna aykırı, sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....