Sayılı dosyası kapsamında davalı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, iştirak nafakasının 300 Euroya indirilmesine, Mahkeme tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılması hususunda gerekli kanaat oluşmaması halinde yoksulluk nafakasının 100 Euroya indirilmesine, katılım nafakasının 300 Euroya indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İstinaf Sebepleri 1.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, ortak çocuklar lehine hükmedilen nafakalar ile kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının ve tazminatların miktarları, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılması, yoksulluk nafakasının reddi ve 14.02.2022 tarihli tashih şerhine yönelik istinaf yoluna başvurmuştur. 2.Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi ve ferîleri ile zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının reddi sebebiyle erkek lehine vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur. C....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı kadın için 27.01.2011 tarihli oturumda hükmedilen aylık 200.00 TL tedbir nafakasının (TMK m. 169) boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar devamına karar verilmesi gerekirken; tedbir nafakasının karar tarihinden geçerli olarak kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı ise de; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK m. 438/7)....
Mahkemece; davanın kabulü ile tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; tedbir nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. Somut olayda davacı, davalıya aylık 250,00 TL tedbir nafakası ödemekte olup, davalının gelirinin kendi gelirinden fazla olduğundan bahisle tedbir nafakasının kaldırılmasını talep etmektedir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği her iki eşin birliğin giderlerine katılma zorunluluğu vardır. Eşler, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılırlar. Kadının belirli bir gelirinin bulunması, hatta gelirinin kocanın gelirinden fazla olması kocayı ortak giderlere katılma yükümlülüğünden tamamen kurtarmaz....
Davalı vekili özetle; mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacı eş için dava tarihinden boşanma ilamının kesinleştiği tarihe kadar aylık 1500 TL tedbir nafakasının hükmedildiğini, bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin herhangi bir ekonomik geliri olmadığını, geçim için ailesinin desteğine ihtiyaç duyduğunu, davalının aktif olarak avukatlık yaptığını, düzenli gelirinin olduğunu, boşanma kararına herhangi bir itirazlarının bulunmadığını belirterek tedbir nafakası yönünden kararın kaldırılması talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava; TMK.'nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talebine ilişkindir....
Davacı-davalı kadının boşanma davasının da kabulü gerekirken ( TMK. md. 166/2) reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı-davacı erkeğin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b)Davacı-davalı kadının bir başka erkekle birlikte yaşadığı anlaşılmaktadır. Evli olmasına rağmen başka bir erkekle yaşayan kadın lehine tedbir nafakası verilemez. Tedbir nafakasının hükmedildiği tarihten itibaren kaldırılması gerekirken, karar tarihinden itibaren kaldırılması yanlış olmuştur....
yoksulluk nafakası isteyebileceğinden, ortada verilen bir boşanma kararı olmadığından mahkemece yazılı şekilde tedbir nafakasının yoksulluk nafakasına dönüştürülmesine karar verilmesi hatalı olduğu gibi, kadın lehine tedbir nafakasına karar verilirken, verilen bu kararın infaza elverişli olmadığı, infazda tereddüte yol açtığı anlaşılmaktadır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakasının Arttırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından erkeğin boşanma davasının kabulü, yoksulluk nafakasının reddi ve nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-davacı kadının tedbir nafakası miktarlarına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı erkek tarafından açılan boşanma davası, davalı-davacı kadının tedbir nafakasının arttırılması talepli açtığı dava ile birleştirilerek yapılan yargılama sonunda ilk derece mahkemesince her iki davanın da reddine karar verilmiştir....
Ancak, bu yanılgının düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK nun 370/2 maddesi anlamında "Hakimin takdir yetkisi kapsamında" kalmadığından hükmün 1. fıkrasındaki; "Davanın kısmen kabulü ile 300,00 TL tedbir nafakasının boşanma kararının tanınarak kesinleştiği, 06/11/2013 tarihine kadar tedbir nafakası olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tedbir nafakasının 06/11/2013 tarihinden sonra yoksulluk nafakası olarak devamına," ifadelerinin tamamen çıkarılarak yerine; "Davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL tedbir nafakasının boşanma kararının tanınarak kesinleştiği, 06/11/2013 tarihine kadar tedbir nafakası olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tedbir nafakasının 06/11/2013 tarihinden sonra yoksulluk nafakası olarak devamına," ifadelerinin yazılması sureti ile hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekilde ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.04.2015 tarihinde...
Somut olayda, temyize konu bağımsız tedbir nafakasının yıllık tutarı karar tarihindeki kesinlik sınırı 107.090.00 TL'yi aşmayıp 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kaldığından bağımsız tedbir nafakasına ilişkin karar kesindir. Açıklanan sebeple, davacı-davalı erkeğin, bağımsız tedbir nafakası yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davacı-davalı erkeğin boşanma davası ve ferilerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....