Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Asıl dava; kadın tarafından açılan tedbir nafakasının artırılması, karşı dava; erkek tarafından açılan tedbir nafakasının kaldırılması, birleşen dava; erkek tarafından açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkindir. HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Asıl ve karşı dava yönünden yapılan istinaf incelemesinde; Davacı karşı davalı kadın mahkemenin 17/01/2011 tarih 2010/279 Esas - 2011/15 Karar sayılı dosyasında müşterek çocuk Aytekin lehine hükmedilen aylık 150,00 TL tedbir nafakasının aylık 450,00 TL'ye, kadın lehine hükmedilen aylık 250,00 TL tedbir nafakasının aylık 550,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini istemiş, davalı karşı davacı erkek de süresi içerisinde ibraz ettiği karşı dava dilekçesi ile ayrı yaşamakta haklı olmadığını iddia ettiği davalıya ödenmekte olan tedbir nafakasının kaldırılmasını istemiştir....

Gerçekleşen bu durum karşısında davalı-davacı kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının davacı-davalı kocanın askerlik görevine başladığı tarih itibarıyla kaldırılması gerekirken, karar tarihi itibarıyla kaldırılması doğru değil ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bozma nedeni yapılmamış; hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK.md.438/7)....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, reddedilen tedbir nafakasının kaldırılması veya indirimi talepli davası, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine verilen tazminatlar ve nafakalar yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise, erkeğin davasının kabulü, tazminatların miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece davacı-davalı erkeğe yüklenilen güven sarsıcı davranış eyleminin bu boyutu geçen sadakatsiz davranış niteliğinde olduğunun, ilk davayı açarak boşanma sebebi yaratan ve birlik görevlerini yapmayan erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı...

      Bu ilam TMK’nun 169. maddesi gereğince verilmiş tedbir niteliği taşımadığı için anılan ilamdaki tedbir nafakasının boşanma ilamının kesinleşmesi ile yoksulluk nafakasına dönüşmesi de söz konusu değildir. Bu nafakanın hüküm altına alınmasından sonra boşanma ilamının kesinleşmesi ise tedbir nafakasına ilişkin anılan ilamı bertaraf etmez. Kaldı ki boşanma davası da reddedilmiştir. O halde mahkemece, TMK'nun 197. maddesine göre ayrı yaşamakta haklılık nedenine dayanan tedbir nafakasının süresiz olduğu gözetilerek şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Boşanma davası sonucunda davalı lehine hükmedilen nafaka kararı henüz kesinleşmediğinden tedbir nafakası niteliğindedir. Zira, yoksulluk nafakası; boşanma kararının kesinleşmesi ile hukuki sonuçlarını doğurur. Davacının, yoksulluk nafakasının kaldırılması isteğinin; ortada kaldırılması talep edilebilecek yoksulluk nafakası bulunmadığından, reddine karar verilmesi gerekir. Mahkemece, bu gerekçe ile davanın reddi gerekirken; işin esasına girilerek davalının (nafaka alacaklısının) yoksulluğunun ortadan kalkmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş olması doğru değil ise de; sonucu itibariyle red kararı doğru bulunduğundan, hükmün yukarıda açıklandığı üzere gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, 05.04.2011 günü oybirliğiyle karar verildi....

          Sayılı boşanma ilamına istinaden 27/11/2018 tarihli 3. nolu ara karar uyarınca müşterek çocuk Melisa Adel için hükmedilen aylık 1.000 TL tedbir nafakasının, kararın kesinleşmesinden itibaren iştirak nafakası olarak davalı babadan alınıp davacı anneye verilmesi talebiyle 27.000,00 TL birikmiş tedbir nafakası, 2.834,14 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 29.834,14 TL alacağın tahsili amacıyla 06/03/2020 tarihinde ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 nolu ödeme emrinin davalıya 09/03/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalının vekili aracılığıyla 12/03/2020 tarihinde borcun tamamına itiraz ettiği, takibin durdurulduğu görülmüştür. Her ne kadar ilk derece mahkemesince davalı borçlunun takibe itirazının haksız ve dayanaksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile itirazın kaldırılmasına, takibin devamına karar verilmiş ise de; Davalı borçlu tarafından boşanma ilamına istinaden tedbir nafakası alacağı için ilamsız takip yapılamayacağı iddiasıyla ödeme emrinin iptali istemiyle İzmir 1....

          hükmedilmiş olsa da yapılan sosyal ve ekonomik durum araştırması ile sgk kaydında somut ve düzenli bir gelir sahibi olduğu anlaşılmakla hükmedilen nafakanın yargılama sürecinde kaldırıldığı böylelikle ara karar kurulduğu tarihe kadar tedbir nafakasının devamı gerektiği ancak ara karar kurulduktan sonra tedbir nafakasının devam etmeyeceği düşünülmüş buna bağlı olarak her ne kadar davalı- karşı davacı kadının yoksulluk nafakası talebi mevcut olsa da tedbir nafakasının dahi kaldırılması söz konusu olup dolayısıyla kadının gelir sahibi olmakla boşanma sonrasında yoksulluğa düşmeyeceği gözetilerek yoksulluk nafakası talebinin de reddine, eşit kusurlu olduklarından tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Tedbir Nafakasının Kaldırılması Davacı ...'nun davalı ... aleyhine açtığı boşanma ve nafaka davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm boşanma davasıyla ilgili olarak kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.05.2012 (Çrş.)...

              Somut olayda; davacı vekili, dava dilekçesinde, ...Aile Mahkemesi' nin 16.04.2012 tarih ve ....sayılı boşanma ilamı ile müşterek çocuklar ... için hükmedilen 750'şer TL iştirak nafakasının kaldırılmasını veya indirilmesini talep etmiştir. Ancak mahkemece, iştirak nafakasında indirim yanında, talep aşılarak, davalı kadın için boşanma davasında hükmedilen 500 TL nafaka (tedbir) da indirim yapılmasına da karar verilmiştir. .../... -2- Bu durumda, mahkemece; taleple bağlılık kuralına aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Bozma nedenine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tedbir Nafakasının Kaldırılması ve Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nafakanın kaldırılması davası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yüklenmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvurma harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.05.2009 (Cuma)...

                  UYAP Entegrasyonu