Bu durumda; davacı kadının ilk kez 22.06.2015 tarihli dilekçesinde yer alan maddi-manevi tazminat ile yoksulluk nafaka talebi, talep sonucunun genişletilmesi niteliğindedir. O halde; davacı kadının dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında yer almayan maddi-manevi tazminat ile yoksulluk nafaka istemleri, davalı erkeğin açık rızası bulunmadığına ve ıslah da söz konusu olmadığına göre artık incelenemez. Davacının maddi-manevi tazminat ile yoksulluk nafakası talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 4-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk Ömer lehine takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir....
maddi ve manevi tazminat (TMK m.174/1-2) ve yoksulluk nafakası (TMK m.175) istemlerinde bulunmamış, ıslah dilekçesinde bu istemlerini dile getirmiş ve ilk derece mahkemesince davacı yararına maddi ve manevi tazminat (TMK m.174/1-2) taktir edilmiş, yoksulluk nafakası isteminin ise reddine karar verilmiştir....
Kadın için maddi-manevi tazminat verilmesi açısından: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evlilikte geçen süre, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddi desteğini yitireceği, Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alındığında kadın yararına maddi tazminat verilmesinin yerinde olduğu, takdir edilen maddi tazminat miktarının ölçülülük ilkesine uygun olduğu anlaşıldığından davacı- davalı erkek vekilinin reddine karar verilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat miktarının azlığı bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Gerçekleşen kusur durumu ve evlilik süresi göz önüne alındığında; davacı kadın yararına hükmedilen manevi tazminat (TMK md. 174/2) miktarı az/yetersiz olmuştur. Diğer yandan davacının emekli maaşı göz önüne alındığında ise yararına hükmedilen yoksulluk nafakası (TMK md. 175) ise fazla/orantısız olmuştur. Hükmün temyize konu diğer bölümleri onanmakla birlikte; manevi tazminat miktarı yönünde davacı, yoksulluk nafakası miktarı bakımından ise davalı yararına bozulması gerektiğini düşünüyorum....
İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı erkek vekili kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen maddî tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden, davalı kadın vekili tarafından ise kusur tespiti, reddedilen manevî tazminat talebi, tedbir ve yoksulluk nafakasının miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; dava ve birleşen davanın kabulüne tarafların boşanmalarına, 5000 TL maddi, 5000 TL manevi tazminat ile 200 TL tedbir ve yoksulluk nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davalı vekili tarafından hükmün tümünü istinafa getirmiş, Davacı kadın vekili ise lehe hükmedilen tazminat miktarları ile tedbir ve yoksulluk nafakası miktarlarını istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası, birleşen dava ise tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....
İlk derece mahkemesince; erkeğin fiili ayrılık, kadının evlilik birliğinin sarsılması nedenlerine dayalı boşanma davalarının kabulü ile tarafların TMK'nın 166/4 ve 166/1. maddeleri uyarınca boşanmalarına, davacı-karşı davalı erkeğin manevi tazminat talebinin reddine, davalı-karşı davacı kadın yararına ara karar ile hükmedilen aylık 400,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 450,00 TL'ye yükseltilmesine, karar kesinleştikten sonra aylık 450,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına, davalı-karşı davacı kadın yararına 18.000,00 TL maddi ve 18.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacı-karşı davalı erkek vekili; kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ilerine, erkeğin reddedilen tazminat talebine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı-karşı davacı kadın vekili; kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminatın miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı ... 8.2.2017 tarihli dilekçesi ile boşanma hükmüne yönelik temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden temyiz dilekçesinin boşanma hükmüne yönelik olarak reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı ... 8.2.2017 tarihli dilekçesiyle nafaka ve tazminat taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün kadın yararına takdir edilen tedbir, yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat yönünden bozulması gerekmiştir....
Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında ilk derece mahkemesi tarafından hükmedilen yoksulluk nafakası miktarı az olduğundan yoksulluk nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 2 nolu bendinin yoksulluk nafakasına ilişkin kısmının kaldırılmasına, davalı kadın için boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren aylık 450,00 TL yoksulluk nafakasının her ay davacı erkekten tahsil edilerek davalı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. TMK'nun 174.madesinde; mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceği, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebileceği hükme bağlanmıştır....