Yalnız bu durumda yaşlılık aylığından haczen yapılan kesintilerin iadesi yönünde de şu şekilde araştırma ve değerlendirme yapılmalıdır. Davalı SGK tarafından yapılandırma tarihine kadar, asıl borçlu ve müteselsil borçlulardan tahsil edilen tüm ödemeler mahsup edilerek yapılandırma konusu borç miktarı ve gecikme zammı belirlendiğinden, yapılandırma tarihinden önceki kesintilerin iadesine yönelik karar verilmemelidir. Zira bu yönde verilecek karar yapılandırma hesaplarını temelden bozacak nitelikte olacaktır. Bu nedenle yapılandırmaya yönelik hesaplamaların bozulmaması için eğer yapılandırma tarihinden sonra davacının yaşlılık aylığından kesinti yapılmışsa, bu kesintiler mükerrer ödeme teşkil edeceğinden, sadece yapılandırma tarihinden sonraki kesinti miktarları belirlenip davacıya iadesine karar verilmelidir. Yapılandırma tarihinden önceki kesintilerin ise davacının ancak tüzel kişi kooperatife rücu ederek talep etmesi gerekmektedir....
Taraflar arasında üç kısım alt taşeronluk sözleşmesi bulunduğu, işin ifa edildiği konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, davacının hakediş kapsamında sözleşme gereği yapılan kesintilerin iadesi talebi ile başlattığı icra takibine, davalının iade şartlarının oluşmadığı, davacıya yapılan fazla ödemenin iade edilmediği ve V. kısım için yapılan kesintilerin takipten önce iade edildiğinden bahisle itirazda bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı yan V. kısma ilişkin yapılan kesintilere ilişkin ödeme savunmasında bulunmuştur. Davalı yanın usulüne uygun tutulan ve sahibi lehine delil niteliği taşıyan defterlerinden anlaşıldığı üzere, bu kısma ilişkin kesintilerin dava ve takip tarihinden önce 29/05/2017 tarihinde ödendiği, davacı yanca aksini ispata elverişli delil de sunulmadığı, bu hali ile bu kısım yönünden davanın reddi gerektiği değerlendirilmiştir....
HUKUK DAİRESİ Dava, kredi kartı borcundan dolayı davacının emekli maaşından yapılan kesinti işleminin iptali ile yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 24/02/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Sanayi Sitesi Genel Müdürlüğü'ne yapılan başvuru üzerine, Bakanlık tarafından ..... Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi Başkanlığı'na yazılan 17.12.2010 tarihli yazıda haksız yapılan kesintilerin iadesi gerektiğinin bildirildiğini, yazının aynı zamanda T. ...'ne de gönderildiğini, yapılan kesintilerin iade edilmemesi üzerine bankaya .......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, hizmet sözleşmesi nedeniyle 5510 sayılı 81. maddeye göre yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkin olup, davalı tacir değildir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 30.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, taraflar arasındaki kredisi sözleşmesinden doğan borcun davacının maaş hesabından kesilmesi işlemine karşı blokenin kaldırılması ve kesilen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davacı, kredi sözleşmesinin 2. ve 9.maddesi ile özellikle sözleşmenin eki niteliğindeki 18.03.2011 tarihli taahhütnamede de, “--sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortası kapsamında hak ettiğim ve edeceğim gelir, aylık ve ödeneklerim ile ...adı geçen kurum nezdinde tahakkuk etmiş ve edecek olup ... bankanız nezdindeki borçlarıma mahsup edilmesine muvaffakat ettiğimi..’ şeklinde beyanda bulunmuştur. 17.4.2008 tarih ve 5754 Sayılı Yasanın 56.maddesi ile değişik 5510 Sayılı Yasanın 93. maddesinde; "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki blokenin kaldırılması, alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, davalı banka tarafından davacının emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması , haksız yere kesilen miktarın iadesi istemidir. Mahkemece kabul kararı verilmiş, kararı davalı vekili istinaf kanun yoluna getirmiştir. Yargıtay 13. HUKUK DAİRESİ'nin 12.3.2020 Gün 2019/6324 Esas 2020/3250 Karar Sayılı İlamında konu; "Taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi ve taahhütname ile davacının davalı bankadan kullandığı kredinin teminatı olarak banka nezdinde bulunan tüm alacakları, mevduat ve bloke hesapları üzerinde hapis, mahsup ve takas etme yetkisini davalı bankaya verdiği açıktır. Banka bu yetkiyi davacının borcunu sözleşme şartlarına uygun olarak ödemediği takdirde kullanacaktır. Davacının bankadan aldığı kredi borcunu sözleşme şartlarına uygun olarak ödemesi gerekir....
Davalı vekili, yapılan kesintilerin yasa ve sözleşmeye uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ticari işlemler nedeniyle kredi çekildiği, davacının kredi dolayısıyla ödediği komisyon ve masrafları talep ettiği, her ne kadar tüketiciler bakımından haksız şart oluşturuyor ise de, tacir sıfatını taşıyan davacının çekmiş olduğu kredi bakımından Bankacılık Kanunu, TTK çerçevesinde davalının ücret isteme hakkı bulunduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, davacının kullanmış olduğu ticari krediler nedeniyle dosya masrafı vb. ad altında yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 09.10.2014 tarih ve 2014/318-2014/374 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka şubesinden kredi kullandığını ve anılan kredi nedeniyle davalı tarafından komisyon vb. isimlerle kesinti yapıldığını, yapılan kesintilerin hukuka ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla haksız yere tahsil edilen 3.010,00 TL'nin kesinti tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....