Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/655 Esas, 2021/725 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin kabulü kararına karşı, davalı T5 vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, Manisa 4. İcra Müdürlüğünün 2021/3244 E. sayılı dosyası ile borçlu T7 aleyhine takip başlatıldığını, müvekkili olan şirketlere haciz ihbarnameleri gönderildiğini, her 3 şirkete de gönderilen ikinci haciz ihbarnamelerinin müvekkil şirketlere 22/06/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, kendilerine tebliğ edilen 89/2 haciz ihbarnamelerine karşı 3 şirketin de 23/06/2021 tarihli dilekçeler ile borçlu T7'ya herhangi bir borçlarının olmadığını belirttiklerini ve itiraz dilekçelerini 25/06/2021 tarihinde PTT'ye teslim ettiklerini, iadeli taahhütlü olarak gönderilen 89/2 haciz ihbarnamesine itiraz dilekçelerinin itiraz süresi dolmadan 28/06/2021 tarihinde Manisa 4....

Maddesi içeriğine dayanarak ve madde hükmüne uygun olarak davacı tarafa tebligatların gönderildiğini ve söz konusu tebligatların 7201 sayılı Tebligat Kanunu çerçevesinde usulüne uygun olarak yapıldığını, İİK'nın 89. maddesi uyarınca 1. 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin sırasıyla 21/09/2018, 13/11/2018 ve 20/12/2018 tarihlerinde davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini ancak, davacının usulüne uygun olarak yapılan tebligatlardan haberdar olmasına rağmen kendisine gönderilen haciz ihbarnamelerinin hiçbirine itiraz etmediğini, söz konusu takibin davacı yönünden kesinleştiğini, davacı tarafa İcra İflas Kanunu'nun 89....

üçüncü kişilere ikinci haciz ihbarnamesi tebliğe gönderildiğini, 22.02.2022 tarihinde tebliğ edildiğini ve iş bu üçüncü kişiler tarafından 25.02.2022 tarihinde ''İkinci haciz ihbarnamesinde tarafıma 36.309,54 TL borç çıkarılmış isede benim alacaklı tarafı tanımam alacaklı tarafla ilgim ve alakam yoktur....

saatlerinden sonra adrese dönüp dönmeyeceğinin de tespit edilmediği, bu haliyle 1. haciz ihbarnamesi tebliğinin usulsüz olduğu, 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin ise doğrudan mernis adresine TK'nun 21/2 maddesine göre tebliğ edilmiş olması sebebiyle usulsüz olduğu, bu şekilde T3 1., 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun tebliğ edilmemiş olması sebebiyle bu davacının borçlu sıfatı kazandırılarak mallarına haciz konulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, Seyhan yönünden 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin düzeltilmesi, şartları oluşmadığından 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmesi gerekirken, şikayetin tümden kabulü yerinde görülmemiştir....

İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece "Birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine davacı tarafından usulüne uygun itiraz edilmiş olması nedeniyle davacıya üçüncü haciz ihbarnamesinin usule aykırı olduğu" tespiti yapılmış ise de; davacının aynı yöndeki düşünce ile üçüncü haciz ihbarnamesinin usulsüz olduğundan bahisle açmış olduğu dava sonunda İstanbul 13.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 31.05.2016 tarih ve 2016/397 Esas - 2016/690 Karar sayılı kararıyla "Davacının birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine süresinde ve usule uygun bir itirazı bulunmadığından, üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilmesinde usule aykırılık bulunmadığından davanın reddine" karar verildiği ve hükmün Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır....

İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece "Birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine davacı tarafından usulüne uygun itiraz edilmiş olması nedeniyle davacıya üçüncü haciz ihbarnamesinin usule aykırı olduğu" tespiti yapılmış ise de; davacının aynı yöndeki düşünce ile üçüncü haciz ihbarnamesinin usulsüz olduğundan bahisle açmış olduğu dava sonunda İstanbul 13.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 31.05.2016 tarih ve 2016/397 Esas - 2016/690 Karar sayılı kararıyla "Davacının birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine süresinde ve usule uygun bir itirazı bulunmadığından, üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilmesinde usule aykırılık bulunmadığından davanın reddine" karar verildiği ve hükmün Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır....

İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece "Birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine davacı tarafından usulüne uygun itiraz edilmiş olması nedeniyle davacıya üçüncü haciz ihbarnamesinin usule aykırı olduğu" tespiti yapılmış ise de; davacının aynı yöndeki düşünce ile üçüncü haciz ihbarnamesinin usulsüz olduğundan bahisle açmış olduğu dava sonunda İstanbul 13.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 31.05.2016 tarih ve 2016/397 Esas - 2016/690 Karar sayılı kararıyla "Davacının birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine süresinde ve usule uygun bir itirazı bulunmadığından, üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilmesinde usule aykırılık bulunmadığından davanın reddine" karar verildiği ve hükmün Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır....

    GEREKÇE: Uyuşmazlık, davacı üçüncü kişiye gönderilen birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin tebliğinin usule uygun olup olmadığı, bu nedenle birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi, haciz ihbarnamesine yapılan itirazın süresi içerisinde olduğunun tespiti, davacı hakkındaki haczin durdurulması ve davacı hakkındaki takibin iptali şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun kendisine gönderilen tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. (emsal karar, Yargıtay 12....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; 1- Davanın KABULÜ İLE; Zile İcra Müdürlüğü 2022/819 Esas sayılı dosyasında oluşturulan 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerine süresinde cevap verildiğinin KABULÜ ile, Zile İcra Müdürlüğü 2022/819 Esas sayılı dosyasında İİK89/2 ve İİK89/3 maddesi gereğince düzenlenen haciz ihbarnamelerinin İPTALİNE, ihbarnameler nedeniyle davacının sorumlu olmadığının tespitine, karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; Zile İcra Müdürlüğü 2022/819 E. Sayılı dosyasıyla bağlantılı olarak açılan menfi tespit davası sürecinde davacı bankaya gönderilen ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin iptali istemine ilişkindir....

    DAVA Şikayet eden üçüncü kişi vekili dilekçesinde; 89/1 haciz ihbarnamesinin şirket çalışanı olmayan ... isimli kişiye usulsüz tebliğ edildiğini, 89/1 haciz ihbarnamesi usulüne uygun olmadığı nedenle 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin gönderilemeyeceğini ileri sürerek 89/1 haciz ihbarnamesinin öğrenme tarihinin 09.07.2019 olarak düzeltilmesini ve hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin şirket çalışanlarına usulüne uygun tebliğ edildiğini beyan ederek şikayetin reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayet edene gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ evrakında adı geçen ... isimli şahsın Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına yazılan müzekkere cevabı ile Kolluk araştırması neticesine göre şirket çalışanı olmadığı tespit edildiğinden tebligatın usulsüz olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne, ... 3....

      UYAP Entegrasyonu