Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı ... da; taşınmazın tamamının kendisine ait olduğu, beyanlar hanesindeki şerhin iptal edilerek zilyet olarak adının yazılması istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, dava dosyaları birleştirildikten sonra çekişmeli yeri 30 yılı aşkın süreyle ...'nın kullandığı gerekçesiyle ... tarafından açılan davanın kabulüne, ...'nın davasının reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi Hazine adına tesciline, beyanlar hanesindeki şerhin iptal edilerek bunun yerine “Taşınmazın ve üzerindeki bahçenin ...'nın kullanımında olduğu" şerhinin yazılmasına karar verilmiş, hüküm ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin düzeltilmesi istemine ilişkindir....

    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki Bekir oğlu Erdal Özata'nın kullanımındadır şerhinin değiştirilerek beyanlar hanesine "Hüseyin oğlu ...'nın kullanımındadır" şerhinin verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 11.06.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

      Ancak dava, kullanım kadastrosu sonucu oluşan tapu kaydındaki beyanlar hanesinde yer alan mevcut şerhin iptali ile talep doğrultusunda yeni bir şerh verilmesi istemine ilişkin olduğu ve mahkemece gerçek kullanıcı belirlenerek adına şerh verildiği halde beyanlar hanesindeki mevcut şerhin iptal edilmeden infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması isabetsiz ve bozma nedeni ise de, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın hüküm fıkrasının 1. bendinin 2. satırında yer alan "parsel sayılı taşınmazın" ifadelerinden sonra gelmek üzere "beyanlar hanesindeki ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2009/258 Esas sayılı dosyasında davalıdır şerhinin kaldırılmasına," ibarelerinin eklenmesine ve hükmün DÜZELTİLEN bu şekli ile ONANMASINA, 12.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Kadastro tutanağının ya da kütüğün beyanlar hanesinde yazılı zilyedlik veya muhdesat şerhi, aynî bir hak olmayıp, kişisel hak niteliğinde olduğundan tapu sicilinden ayrı olarak alınıp, satılması, değiştirilmesi mümkün değildir. Şerhe ilişkin talepler, tarafların isteğiyle dahi Tapu Sicil Müdürlüğünce yerine getirilemez ve dava yoluyla genel mahkemeden istenemez. Ancak, yukarıda açıklandığı gibi yörede 4127 Sayılı Yasa ile değişik 2924 Sayılı Yasanın 11. maddesine ve 3402 Sayılı Yasanın Ek 4- maddesi gereğince yapılacak kullanım kadastrosu sırasında ileri sürülebilir ve hak sahipliği tespit komisyonunca değerlendirilebilir. İtiraz ve dava haklarının da bu aşamada kullanılması gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, müştereken malik oldukları 993 ada 1 parsel sayılı taşınmazı davalının uzun yıllardır haksız işgal ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istemişlerdir. Davalı, davacıların taşınmazda pay edindikleri tarihten önce ecrimisil isteyemeceklerini, dava konusu taşınmazın yeni parsellere ayrıldığını, taşınmazı harici satış sözleşmesi ile satın alan eşine atfen zilyetliğini sürdürdüğünü, muhdesat bedelinin kendisine ödenmesi gerektiğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının kayden davacılara ait taşınmaza elatmasının sabit olduğu gerekçesiyle, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı....

            Davacılar ... ... ... ve arkadaşları; 643 sayılı parselin 5653 Sayılı Yasa uyarınca makiye ayrıldığı halde 06.06.1991 tarihinde beyanlar hanesine orman tahdit haritası içinde kaldığı şerhi konulduğu, taşınmazın beyanlar hanesindeki orman şerhinin silinmesi ve elatmanın önlenmesine karar verilmesi istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne 643 sayılı parselin 1016 ila 1020 sayılı parsellere ifraz edildiği, sadece 1019 sayılı parselin bilirkişiler tarafından düzenlenen krokili raporda (A) ile işaretlenen 3.513,07 m2 yüzölçümlü bölümünün 1949 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdit haritası içinde kaldığı, 1951 yılında makiye ayrıldığı, eğiminin % 10 olduğu gerekçesiyle bu yerdeki orman şerhinin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, beyanlar hanesindeki orman şerhinin silinmesi ve elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kayıtlarının iptali-tescil, elatmanın önlenmesi ve beyanlar hanesindeki kamulaştırma şerhinin silinmesi davasından dolayı Yerel Mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 24/02/2009 gün ve 2008/17098-3187 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalı ... ve ark. tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlar temyiz aşamasında da ileri sürülmüştür. Dairemiz kararı bu konulara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, usul ve yasaya da uygundur....

                Mahkemece; çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi tarafından düzenlenen 30.04.2013 tarihli rapor ekindeki Ek -2 nolu krokide (C) ve (D) ile işaretlenen sırasıyla 1.171,66 m2- 1.609,25 m2 yüzölçümlü kesimlerinin tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine, bu kesimlerin beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin silinmesine, davalıların bu yerlere yönelik elatmalarının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava; kesinleşen orman tahdit haritasına dayalı tapu iptali ve tescil, elatmanın önlenmesi ve beyanlar hanesindeki şerhlerin silinmesi isteklerine ilişkindir....

                  Davacının maliki olduğu 179 ada 120 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında baba adının "..." olmasına rağmen yanlışlıkla "..." yazıldığını ve ayrıca beyanlar hanesinde "Tespit maliki ölüdür" şerhinin bulunduğunu belirterek baba adının nüfus kaydına göre düzeltilmesini ve tapu kaydının beyanlar hanesindeki "Tapu maliki ölüdür" şerhinin "sağ" olarak düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davacının baba adının düzeltilmesi yönündeki talebinin kabulüne, kadastro tutanaklarındaki ve tapudaki "ölüdür" şerhinin "sağ" olarak düzeltilmesi talebi yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir....

                    Dava, kadastro tespit tutanağının beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye , çekişmeli taşınmazın 1949 yılında yapılıp kesinleşen orman sınırlama haritası içinde iken daha sonra nitelik kaybı sebebiyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı, taşınmazın zilyedinin ... kızı ... olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.Ancak dava beyanlar hanesindeki baba adının düzeltilmesine ilişkin olduğu halde mahkemece istem dışına çıkılarak taşınmazın kadastro tespitinin iptal edilerek beyanlar hanesine taşınmazın fiili kullanıcısının ve üzerindeki muhdesatın davacı ... kızı 1946 doğumlu ... olduğunun tespitine ,tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi doğru değil ise de bu durum hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu