Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ... vekili; davalı sürücünün kusuruna göre tazminat taleplerinin fahiş olduğunu öne sürerek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; maddi tazminat davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, çocuk için 20.000, anne ve baba için 10.000'er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Hükmüne uyulan, Dairemizin 10.02.2015 tarihli, 2014/19750 Esas, 2015/2443 Karar sayılı bozma ilamında; "... davacı çocuk ...'in yaralanma derecesine göre, davacılar için takdir olunan manevi tazminatların düşük olduğundan uygun bir miktarda manevi tazminata hükmedilmesi" gereğine değinilmiştir....

    Dava konusu haksız eylem 13/02/2012 tarihinde meydana gelmiş olup, o tarihte yürülükte olan Borçlar Kanunu'nun 47. maddesi "cismanı zarara uğrayan kimseye özel hak ve şartların takdir edilmek sureyitle manevi tazminata hükmedileceğini" düzenleme altına almıştır. 1 Temmuz 2012 tarihinde yürülüğe giren Türk Borçlar Kanunu'nun 56. maddesinde ise "Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir." hükmü getirilmiştir....

      Somut uyuşmazlıkta davacı vekili trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Bu nedenle uyuşmazlık konusunun "para" olduğu gözetildiğinde, ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Dosyada bulunan bilgi ve belgeler de nazara alındığında haksız fiil (yaralanma) tarihi itibarıyla davacıların maddi ve manevi tazminat alacakları muaccel hale gelmiştir....

        Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen rapor ile davacının olay nedeniyle meslekte kazanma gücünde azalma olmadığı, geçici iş göremezlik için öngörülen sürenin ise 45 gün olarak tespit edildiği, böylelikle olay nedeniyle maddi zararının oluşmadığı gerekçesiyle davacının maddi tazminat talebinin reddine; yaralanma nedeniyle acı ve ızdırap çektiği ve psikolojisinin bozulduğu gerekçesiyle manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya kapsamından; davacının geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin isteğini dava dilekçesinde açıkça belirttiği gibi, ......

          Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Meydana gelen kazada ölüm veya yaralanma meydana gelmesi halinde hak sahipleri ölüm halinde, destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilirler (TBK m. 53). Bedensel zarar meydana gelmesi durumunda daimi veya geçici iş göremezlik nedeni ile tazminat talep edilebilir (TBK m. 54, 55). Ayrıca yasal koşulların oluşması halinde kaza nedeniyle ölüm veya yaralanma halinde manevi tazminat talep edilebilir (TBK m. 56). Ayrıca yasal koşulların oluşması halinde kaza nedeniyle ölüm veya yaralanma halinde manevi tazminat talep edilebilir (TBK m. 56). Somut olayda; 20/05/2013 tarihinde sürücü ...'...

            Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre taleple bağlı kalınarak davanın kabulü ile toplam 2.835,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, cismani zarardan kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin karşıdan karşıya geçmek isterken davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın sebep olduğu kazada müvekkilinin yaralandığını, ayağının kırıldığını ve ayağına platin takıldığını, 2 ay süre ile ayağının üzerine basamaması sebebi ile işe gidemediğini, müvekkilinin fabrika sahibi olduğunu, kazancının asgari ücretin 3 katından fazla olduğunu, bu yaralanma nedeni ile tedavi gideri ve iş göremezlik zararının bulunduğunu ileri sürerek maddi-manevi tazminat isteminde bulunmuştur....

              Burada dikkat edilmesi gereken öncelikli hususlar “yakınlık” kavramından ne anlaşılması gerektiği ile yaralanmanın “ağır bedensel zarara” neden olup olmadığıdır. Somut olayda davacı sigortalı Cuma 'nın diğer davacıların çocuğu olduğu ve buna göre de gerek içtihatların gerekse yasanın öngördüğü “yakın” kavramın içinde değerlendirilmeleri gerektiğinde şüphe bulunmamaktadır. Fakat davacı kazalının %11 olan sürekli iş göremezlik oranına ve yaralanmasının niteliğine göre “ağır bedensel zarar” koşulu bakımından aynı şeyi söyleme ve giderek davacı anne ve babanın manevi tazminat talep edebilme hakkından bahsetme imkanı bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davacı anne İslim ile davacı baba Müslim 'in manevi tazminat istemlerinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

                Mahkemece, davacı sigortalının maddi ve manevi tazminat istemlerinin kabulüne, davacı eş ve çocukların ise manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; kazalı sigortalının 02/06/2012 tarihinde gerçekleşen iş kazası neticesinde sürekli iş göremezlik oranının %27,2 olarak tespit edildiği anlaşılmaktadır. Zararlandırıcı olay tarihinde yürürlükte bulunan 6098 Sayılı Borçlar Kanununun 56. maddesine göre "ağır bedensel zarar ya da ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar para ödenmesine karar verilebileceği" hükmü getirilmiştir. Bu yeni düzenlenme ile 818 sayılı Borçlar Kanununun yürürlülük zamanında içtihatlarla düzenlenen husus yasa koyucu tarafından açıklığa kavuşturulmuş ve yaralanan sigortalının yakınlarının manevi tazminat davası bakımından haksahipliği durumu ön şartı olarak "ağır bedensel" zarar koşulunu getirmiştir....

                  Dava, trafik kazası nedeniyle yaralanmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacılar vekili, davalı ...’ün sevk ve idaresindeki aracın kontrolünü kaybederek yaya olan müvekkili ...’e çarptığını, kaza neticesinde adı geçen müvekkilinin ağır yaralandığını, diğer davacıların ise yaralananın eş ve çocukları olduğunu, davalı ... Demirci’nin aracın işleteni, diğer davalı ...’nin ise davalı ...’un işvereni olduklarını, olay nedeniyle ceza mahkemesinde yargılanan davalı sürücünün cezalandırılmasına karar verildiğini belirterek oluşan maddi ve manevi zararların tazminini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....

                    Mahkemenin maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne dair verilen ilk kararı davalı tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 11/11/2019 tarihli ve 2018/1629 esas, 2019/5159 karar sayılı ilamı ile davalının maddi tazminata yönelik temyiz itirazları reddedildikten sonra manevi tazminat yönünden karar bozulmuş, böylelikle mahkemece verilen maddi tazminata ilişkin ilk karar kesinleşmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak verilen 07/07/2020 tarihli ikinci kararı da davalı tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 18/01/2021 tarihli ve 2020/3253 esas, 2021/8 karar sayılı ilamı ile davalının bozma dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları reddedilerek hüküm, yine manevi tazminat yönünden bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak verilen son kararda, maddi tazminat istemine ilişkin verilen bir önceki hüküm kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına ve manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu