Ancak; 1)Taşınmazın sit alanına alınması ve çıkarılmasının idarenin tasarrufuna bağlı olduğu gözetildiğinde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca arsa olarak tespit edilen değerinde indirim yapılmayarak bulunan karşılığına hükmedilmesi gerekirken bu bedelden taşınmaz SİT alanında kaldığı gerekçesiyle indirim yapılarak değer biçen bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınmak suretiyle aza hükmedilmesi, 2) Kamulaştırma bedeline karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde faiz bitiş tarihinin gösterilmemesi, 3) Dava konusu taşınmaz ... Mahallesinde bulunduğu halde; hüküm fıkrasında ......
Dolayısıyla iki adet hurda araç nedeniyle yapılan indirim kadar davacının zarara uğradığı anlaşılmaktadır. Dava konusu araç ayıplı çıktığı için iade edilip, bedelin tahsiline karar verildiğine göre, iki hurda aracın, fatura tarihlerindeki piyasadaki değeri tespit edilerek, bu bedellere faturalardaki indirim bedellerini, aşmamak üzere hükmedilmesi gerekirken, mahkemece yazılı şekilde hurda araç indirimleri nazara alınmadan karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ:Birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 28.1.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili; kazaya karışan aracın müvekkili şirketnezdinde trafik sigortalı olduğunu, hatır taşımasının tespitine, alkol ve ehliyet durumunun araştırılması ile müterafik kusur ve hatır taşıması gereği tazminattan %50 indirim yapılmasına, ceza dosyasında şikayetten vazgeçilmesi, davacı olunmadığının beyan edilmiş olması nedeniyle feragat bulunup bulunmadığının araştırılmasını, 14.06.2013 tarihinde 52.115,00 TL davacıya ödeme yapıldığını kaza tarihinden itibaren faiz talebinin reddini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile hatır taşıması dolayısıyla takdiren %20 indirim yapılmak suretiyle 20.324,82 TL maluliyet alacağının 14/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Arsa niteliğindeki taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak bedel tespiti yöntem itibari ile doğrudur. Bu nedenle davacı...idare vekilinin tüm, davalı...vekilinin ise aşağıdaki bent dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir....
Dava konusu araçtaki ayıbın üretimden kaynaklı gizli ayıp olduğu, sözkonusu gizli ayıp sebebiyle araçta 7.287,60- TL değer kaybı oluştuğu nazara alınmış, davacının bedel indirimi talebinin bulundu da değerlendirilerek, bu bedel üzerinden davanın satıcı Özön Petrol, Petrol ürünleri Otomobil Nakliye İnşaat Tic. San. Taah. Ltd. Şti. yönünden kabulüne karar verilmiştir. 6502 sayılı TKHK. 11/2. maddesi hükmünde yapılan düzenleme uyarınca, tüketici bedel iadesi talebini sadece (sözleşme ilişkisi içinde bulunduğu) satıcıya karşı kullanabilir. Çünkü kanunda yapılan düzenlemede seçimlik haklardan onarım ve malın yenisi ile değişim taleplerinin üreticiye (ithalatçıya) karşı kullanılabileceği kabul edilmiştir. Bu nedenle ayıplı mal nedeniyle satıcı sözleşme ilişkisi nedeniyle tüketiciye karşı seçimlik hakların tamamından (bedel iadesi, yenisi ile değişim, bedelde indirim, onarım ve tazminatlar) sorumludur....
Ayrıca hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi, indirim yapacak ise de Dairemizin uygulamalarına göre %20 oranında hatır taşıması indirimi yapması gerekmektedir. Somut olayda, davalı vekilince davacının araçta hatır yolcusu olarak bulunduğu iddia edilmiştir....
Bu nedenle mahkemece yapılacak iş teknik bilirkişiden ek rapor almak suretiyle TBK 475/1. madde uyarınca eserin kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olup olmadığı hususunda değerlendirilme yapılmalı, sökülüp kaldırılması aşırı zarar doğuracaksa dönme hakkını kullanamayacağı nazara alınmalı ve bu halde TBK 475/2. maddesi uyarınca ayıp oranında bedelden indirim konusunda inceleme yapılmalıdır. Yargıtay'ın kökleşmiş içtihatlarına göre bedel indiriminde ise “nisbi metod” uygulanmalıdır. Nisbi metod; kararlaştırılan ücret ile eserin ayıplı değerinin çarpılması sonucu elde edilecek bedelin, eserin ayıpsız değerine oranlanması suretiyle indirilecek bedelin belirlenmesidir. İş bedeli 13.000,00 TL olarak kabul edilerek belirtilen ilkelere göre ayıp nedeniyle indirim bedeli belirlenmelidir....
Yapılan yargılama sonucunda, alınan bilirkişi raporları ve toplanan delillere göre, davalı tarafından hazırlanan verilerin davacı tarafça kabul edilemeyecek derece de eksik olmadığı, eksikliğin bedel de indirim yapılmasını gerektirecek derece de olduğu, eksiklik nedeniyle toplam bedelden 15.178,34-TL indirim yapılması gerektiği, davacı tarafından 75.891,70-TL'nin davalıya ödendiği, indirim miktarı kadar davacının alacak talebinde haklı olduğu kanaatine varılarak, davacının davasının kabulüne..." karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf yasa yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Müvekkilinin kendisinden talep edilen verileri eksiksiz olarak teslim ettiğini, gecikmiş teslimin söz konusu olmadığını, taraflar arasında dataların konsolide edilmesine ilişkin anlaşma olmadığını, davanın reddi gerektiğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava, davalıların satıcısı ve ithalatçısı oldukları davaya konu aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim, olmadığı takdirde sözleşmenin feshi ve bedel iadesi, olmadığı takdirde ayıp oranında bedelden indirim ve ikame araç bedelinin tahsili talebine ilişkindir....
Alınan bilirkişi raporunda ayıbın tamirat ile giderilebilecek nitelikte olduğu anlaşıldığı, ayıbın öneminin aracın kullanımına ve beklenen faydaya bir etkisinin olmaması, aracın ayıplı ve ayıpsız değeri arasındaki farkın araç bedeli nazara alındığında azlığı, misli ile değişim hakkının kullanılmasının satıcı bakımından orantısızlık yaratacağı, karşılıklı menfaatler dengesi ile hukukun temel prensibi olan hakkaniyet kuralları değerlendirilerek ayıp nedeni ile bedel indirimi hakkının kullanıldığı sonucuna varılmıştır. Davasının kısmen kabulü ile 9.000,00 TL alacağın ayıplı mal nedeniyle bedelden indirim hakkı olduğu değerlendirilerek" gerekçesiyle karar vermiştir....