in açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, 6.500,00 TL. tazminatın sigorta şirketi haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,...'in açtığı tedavi masraflarından kaynaklı davanın, dava şartı (kesin hüküm) yokluğundan reddine, ...'in açtığı iş göremezden kaynaklı davanın, dava şartı (kesin hüküm) yokluğundan reddine, ...'in açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulüne,6.500,00 TL. tazminatın sigorta şirketi haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, ...'in açtığı tedavi masraflarından kaynaklı davanın, dava şartı (kesin hüküm) yokluğundan reddine, ...'in açtığı iş göremezden kaynaklı davanın, dava şartı (kesin hüküm) yokluğundan reddine,...'in açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, 6.500,00 TL. tazminatın sigorta şirketi haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, ...'...
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacının tüm davalıları maddi ve manevi tüm zararlarından dolayı ibra etmiş olduğundan açmış olduğu davanın hakkını açıkça kötüye kullanılması niteliğinde olduğundan mevcut feragatname ve ibraname nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 2918 Sayılı Yasanın 111. maddesinde "Bu Kanunla öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmaların geçersiz olduğu, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmaların yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebileceği" düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta 06.12.2011 tarihinde davalıların işleten ve sürücüsü olduğu trafik sigortası bulunmayan aracın karıştığı kazada davacı yaralanmıştır. 17.12.2014 tarihinde davacı tarafından davalılar aleyhine eldeki dava açılmıştır....
Somut olayda manevi tazminat koşullarının oluşmadığı gözetilerek mahkemece manevi tazminat talebinin tümden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenle, davalının diğer temyiz itirazlarının reddine ikinci bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 12.269,92 TL harcın istek halinde iadesine, 13/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı vekili, aktüerya bilirkişisinin raporu doğrultusunda bedel artırım dilekçesi sunmuş, artırılan dava değeri üzerinden eksik harcı ikmal etmiştir. Bedel artırım dilekçesinde; geçici iş görmezlik tazminatı 1.662,34 TL olarak açıklanmış kaza tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması talep edilmiştir. Ayrıca, bu dilekçede 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talep edilmiştir. Bedel artırım dilekçesinin bir sureti davalılara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davalı sigorta şirketi vekili bedel artırım dilekçesine karşı özellikle manevi tazminat yönünden herhangi bir sorumluluklarının bulunmadığı, kendileri yönünden manevi tazminat talebinin tümden reddine karar verilmesini ifade etmiş, ayrıca vekalet ücreti hükmedilmesini talep etmiştir....
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının dernek üyelerinin adını bildirmeden toplam 70.000,00 TL olarak yapılan ödemeyi iptal ile yarış organizasyonu bedelini talep etme hakkı varken ve kendisine bunun için 7 günlük süre tanınmışken bu hakkını kullanmamış olduğu, bu haliyle de yönetmelik 4.6. maddede öngörülen ve ancak rallinin yapılmaması halinde iadesi gereken yarış organizasyonuna katılma bedeli iadesi şartları oluşmadığını, manevi tazminat talebi yönünden ise her ne kadar ilk belirtilen sürede yarış yapılmamış ise de, daha sonra ertelemeli olarak yarışın yapıldığı ve dernek üyelerinin bir kısmının da yarışa katıldığı, gecikmenin tek başına davacıya bir manevi tazminat hakkını sağlamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17....
Konuya ilişkin diğer bir temel düzenleme olan 818 sayılı BK m. 49’da -----------kişilik hakkı tecavüze uğrayan kişinin manevi tazminat talebi düzenleme altına alınmıştır. Kişilik haklarının korunması için açılabilecek davalardan manevi tazminat davası genel olarak kabul edilen görüşe göre kişiliğe yönelik saldırı sebebiyle uğranılan manevi zararın, saldırı sebebiyle duyulan acı, elem ve ızdırabın tatmin edilerek giderilmesi amacıyla kişiye tanınan davadır. Manevi tazminat konusu mevzuatımızda, kişilik hakkı ihlallerinde istenebileceğini belirten MK m. 25 ve manevi tazminat davasının koşullarını belirleyen genel hüküm niteliğindeki BK m. 49 (6098 sayılı TBK m. 58) haricinde, bazı özel hükümlerde de geçmektedir....
Davalı ... dilekçesinde maddi-manevi tazminat taleplerinden feragat ettiğini bildirmiş, ancak 14.06.2010 tarihli bu dilekçede kimlik ve imzanın davalıya aidiyetine ilişkin bir tespit yer almamıştır. Maddi-manevi tazminat taleplerinden feragate dair 14.06.2010 tarihli dilekçesinin davalıya ait olup olmadığı kimliği tespit edildikten ve bu husus hakim tarafından dilekçe altına şerh verildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine iadesi gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeple dosyanın kimlik tespiti tamamlandıktan sonra gönderilmek üzere mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.12.07.2010 (Pzt.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kişisel Eşyaların İadesi ve Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 22.09.2010 (Çrş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, davacı ile davalı banka arasında yapılan sözleşme ve kredi sözleşmesi uyarınca tapu iptali ve tescil kabul edilmediği takdirde ödenen bedelin iadesiyle manevi tazminat isteğine ilişkindir. Mahkemece, tapu iptali ve tescil ile manevi tazminat taleplerinin reddine, davacı tarafından ödenen bedelin iadesine karar verilmiş hüküm davalı tarafından bedel yönünden temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 13....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, satın alınan aracın ayıplı olması nedeniyle ayıpsız misliyle değiştirilmesi veyahut bedel iadesi ile birlikte aracın fazladan tükettiği yakıt ve servis bünyesinde aldığı hasar nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının, dava konusu araçta ücretsiz onarım hakkını kullanarak tükettiği, mevcut arızanın garanti kapsamında giderilmesi ile araçtan yararlanmamanın sürekli hale gelmediği ve dolayısıyla da diğer seçimlik haklarından nevi ile değiştirilmesi veya aracın bedelinin iadesi taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Az yukarıda belirtildiği gibi davacı tüketicinin yasadan kaynaklanan seçimlik hakları olan ayıpsız misliyle değiştirilme veyahut bedel iadesi talebinin yanında iddia ettiği maddi kayıp ve hasar niteliğinde olan tazminat talebinin olduğu göz ardı edilerek hüküm tesis edilmiştir....