Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL daha para istediğini, davacının bu borca itiraz ettiği, davalı tarafın iddia ettiği harcamalar için bir fatura sunmadığını, ayrıca davacı hakkında hiçbir belgeye dayanmadan icra takibi yaptığını, davacının zamanında haberi olmaması nedeniyle takibin kesinleştiğini ve aracı ile taşınmazına haciz konulduğunu, bu nedenle ... 3. İcra Müdürlüğünün 2013/3676 E. sayılı dosyası ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava menfi tespit istemine ilişkindir....

    Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Hemen belirtmek gerekir ki, taşınmaza sonradan malik olan kişiye karşı da bu kişisel hak ancak yapı sahibini bu haktan mahrum bırakmak amacıyla arsa sahibi ile el ve işbirliği içinde olduğu iddiası ileri sürülebilir....

      TMK’nın 724ve 725. . maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde malzeme sahibinin iyiniyetli olması yanında diğer bazı koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. TMK’nın 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir....

      TMK’nın 724ve 725. . maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde malzeme sahibinin iyiniyetli olması yanında diğer bazı koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. TMK’nın 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06/05/2013 gününde verilen dilekçe ile taşınmaza ve yola elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/07/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalının taşınmazına yaptığı binanın kadastro yoluna tecavüzlü olduğunu belirterek taşınmazına ve yola elatmanın önlenmesi ve kal'ini istemiştir. Davalı, binasının davacıya bir zarar vermediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü kısmen reddine karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde belirtilmiştir....

        Davalı davanın reddini savunmuş, birleştirilen 2006/1719 - 505 sayılı dosya ile de, davalıya ait 722 parsel sayılı taşınmazda bulunan bina saçaklarının 721 parsel sayılı taşınmazına taştığından ve yağmur sularının taşınmazına aktığından saçakların kaldırılmasını veya zarar vermeyecek hale getirilmesini istemiştir. Mahkemece, asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü taraflar temyiz etmiştir. Birleştirilen dava dilekçesinde davacı, davalının 722 parseli üzerine yaptığı binaların çatı saçaklarının 721 parsele taşkın biçimde yapıldığını belirterek bu taşkınlığın giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Hükme esas alınan 29.08.2007 günlü fen bilirkişisi raporunda ne taraf parsellerindeki binalar, ne de saçak taşkınlıklarının bulunup bulunmadığı gösterilmemiştir. Keşifte mahkeme gözlemi olarak tutanağa aktarılan bölümde, karşı davacının bu iddialarının doğru olduğu biçimde bir ifade yer almaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 203 ada 226 nolu parsel sayılı taşınmazın maliki olan davalının, kendi taşınmazına inşa ettiği ev ve müştemilatının yaklaşık 80 m²'lik bölümünün maliki olduğu 203 ada 225 parsel sayılı taşınmazına taşkın olduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisile karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunarak, karşı davasında temliken tescil istemiştir....

            Sanıkların, katılanın Akçalı Beldesi'nde bulunan maydanoz ekili taşınmazına hayvanlarını sokarak otlatmaktan ibaret eylemlerinin mala zarar verme suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir....

              Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Hemen belirtmek gerekir ki, taşınmaza sonradan malik olan kişiye karşı da bu kişisel hak ancak yapı sahibini bu haktan mahrum bırakmak amacıyla arsa sahibi ile el ve işbirliği içinde olduğu iddiası ileri sürülebilir. Malzeme sahibinin Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır; a) Birinci koşul, malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır....

                Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzi niteliğinde yapı yapması halinde malzeme sahibinin iyi niyetli olması yanında diğer bazı koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. TMK'nin 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Hemen belirtmek gerekir ki, taşınmaza sonradan malik olan kişiye karşı da bu kişisel hak ancak yapı sahibini bu haktan mahrum bırakmak amacıyla arsa sahibi ile el ve işbirliği içinde olduğu iddiasıyla ileri sürülebilir. Malzeme sahibinin TMK'nin 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır; Birinci koşul, malzeme sahibinin iyi niyetli olmasıdır....

                  UYAP Entegrasyonu