Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Hemen belirtmek gerekir ki, taşınmaza sonradan malik olan kişiye karşı da bu kişisel hak ancak yapı sahibini bu haktan mahrum bırakmak amacıyla arsa sahibi ile el ve işbirliği içinde olduğu iddiası ileri sürülebilir....

    gereğine değinilerek” bozulmuş mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda elatmanın önlenmesi, ecrimisil isteklerinin kabulüne, temliken tescil isteğinin ise reddine karar verilmiştir....

      Malzeme sahibinin Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır; a) Birinci koşul, malzeme sahibinin iyiniyetli olması, b) İkinci koşul ise yapı kıymetinin taşınmazın değerinden açıkça fazla olması, c) Üçüncü koşul, yapıyı yapanın (malzeme sahibinin), taşınmaz malikine uygun bir bedel ödemesidir. Somut olaya gelince; davacıların murisinin davalı annesine ait olan taşınmazın üzerinde bulunan binaya yaptığı ilave katın değerinin alt kattan ve arsanın değerinden fazla olduğu gerekçesiyle TMK’nın 724. maddesi gereğince temliken tescil, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istenmiş ise de kat ilavesi suretiyle bina yapılması halinde temliken tescil istenemez. Kaldı ki, dava konusu edilen bina üzerindeki ilave katın davacıların murisi tarafından yapıldığı da kanıtlanamamıştır....

        Kendi malzemesi ile başkasının arsası üzerine inşaat yapan kişinin tapu iptali ve tescil talep edebilmesi için başkasının taşınmazına bir yapı yapılmış olması gerekmektedir. Somut olayda, davacı TMK'nın 725. maddesi anlamında bir yapı nedeniyle değil komşu taşınmaza taşkın olarak inşa ettiği duvardan dolayı temliken tescil istemektedir. Fen bilirkişisi raporunda B ve C harfleri ile gösterilen yapıların ise akaryakıt istasyonuna ait yapılar ve halı sahaya ait binalar olduğu, kalıcı nitelikte bir yapı niteliğinde olmadığı anlaşıldığından temliken tescile konu edilemez. Davanın belirtilen bu gerekçe ile reddi gerekirken, tarla niteliğindeki taşınmazın ifrazının mümkün olmadığı gerekçesiyle reddedilmesi doğru görülmediğinden HUMK'nın 438/7 maddesi gereğince hükmün gerekçesinin düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

          ... ve ... tarafından açılan dava temliken tescil isteğine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM-ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 924 ada 25 parsel sayılı taşınmazına komşu 22 parsel sayılı taşınmaz maliki davalıların taşkın bina inşa etmek suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek, el atmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil, olmazsa tecavüz edilen kısmın bedelinin tahsili isteminde bulunmuştur. Davalılardan ..., davanın reddi gerektiğini belirterek, savunma yoluyla temliken tescil isteğinde bulunmuş; diğer davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, müdahale olgusunun sabit olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve yıkım davasının kabulüne; ecrimisil ve temliken tescil isteminin reddine karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

              Davanın hukuki sebebi tapulu yerin harici satışına dayalı ... iptali ve tescil istemine ilişkin olmayıp TMK'nın 724. maddesine dayalı iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Ancak, temliken tescil davasında yukarıda detaylı olarak açıklandığı üzere, bu hak kendi malzemesi ile başkasının taşınmazına yapı yapan kişiye tanınmıştır. Davacı ise taşınmazı ev ile birlikte satın aldığını belirttiğinden temliken tescil şartları oluşmamıştır. Mahkemenin ret gerekçesi doğru değil ise de davanın reddi yerinde olduğundan HUMK’nın 438/son maddesi gereğince hükmün gerekçesinin değiştirilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün gerekçesinin yukarıdaki şekilde DEĞİŞTİRİLEREK DÜZELTİLMİŞ bu gerekçe ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 28.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Sübjektif koşul olan iyiniyetin kanıtlanamaması halinde diğer koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin incelenmesine gerek olmadığından davacının TMK'nın 724. maddesi gereğince açmış bulunduğu tapu iptali ve tescil davasının reddedilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Davacının tazminat talebine gelince; Başkasının taşınmazına temelli ve kalıcı nitelikte yapı inşa edilmesi durumunda, TMK'nın 684. ve 718. maddelerinin hükümleri gereğince yapı üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline geleceğinden ana taşınmazın mülkiyetine tabi olur. Bu konumdaki taşınmazın maliki ile yapıyı yapan kişi arasındaki ilişki TMK'nın 722, 723. ve 724. maddelerinde düzenlenmiştir. Davacının temliken tescil talebi reddedildiğine göre yapı yıkılamadığı takdirde taşınmaz malikinin malvarlığında sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, taşınmaz malikinin malzeme sahibine muhik (haklı) bir tazminat vermesi gerekir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.08.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bina değerinin arsa değerinden az olduğu, temliken tescil koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 684 ve 718. maddeleri hükümleri gereğince yapı, üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur....

                    Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/464 Esas, 2011/186 Karar ve bozma sonrasında 2012/186 -2012/367 E-K sayılı ilamları ile davanın reddine karar verildiği ve taraflarca temyiz edilmediğinden kararın kesinleştiğini, kesin hüküm bulunduğunu temliken tescil koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, temliken tescili istenen alanın özel mülkiyete konu olmayıp Hazine adına kayıtlı olması nedeni ile temliken tescil şartlarından birinin oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı temliken tescil istemiştir. Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir....

                      UYAP Entegrasyonu