HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, paydaşı olduğu 9178 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 469/4880 payı ilkokul yeri, 9178 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki 51/4800 payı ise semt spor sahası yeri olarak davalı belediyeye 02.08.1996 tarihinde bağış suretiyle devrettiğini, ancak aradan geçen süreye rağmen bağışlama amacının davalı ... tarafından yerine getirilmediğini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, dava konusu bağışın koşulsuz yapıldığını, bağıştan rücu koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin verilen karara karşı tarafların yaptığı istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakanları ...'ın, 7271 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki 908/4650 payını "kütüphane" yapılması koşuluyla davalıya 10.11.1995 yılında bağış suretiyle temlik ettiğini, bugüne kadar bağış koşulunun yerine getirilmediğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline ve taşınmaz kaydındaki (kütüphane) şerhin kaldırılmasını istemişlerdir. Davalı, dava konu taşınmazın kayıtsız şartsız bağışlandığını, bağıştan dönme koşullarının gerçekleşmediğini, taşınmazda başka paydaşlar bulunduğundan kütüphane yapılamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteği yönünden iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, şerhlerin kaldırılmasına yönelik isteğin reddine dair verilen karar Dairece "......
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı, maliki olduğu 1559 ada 596 parsel sayılı taşınmazdaki 12 nolu bağımsız bölümün çıplak mülkiyetini davalı .... Vakfına bağış suretiyle devrettiğini, ancak aradan geçen zaman içerisinde temlik tarihindeki şartlarının değiştiğini, maddi ve manevi bakımdan ihtiyaç içerisinde olduğunu, bakıma muhtaç hale geldiğini, geçimini sağlayabilmek için bağıştan dönmesi gerektiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir. Davalı, bağışın kayıtsız ve şartsız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk derece Mahkemesince, bağıştan rücu koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 4648 ada 15 parsel sayılı taşınmazdaki 125/148 hissesini davalı şirkete öğrenci yurdu yapılması ve kullanılması için 30.01.2012 tarihli sözleşme ile bağışladığını, davalının sözleşmenin 3. maddesindeki yükümlülüklerini yerine getirmediği gibi taşınmaza belediyeden ruhsat almadan öğrenci yurdu için inşaata başlamış ise de inşaatın durdurulduğunu ve davalının inşaatın devamı için herhangi bir faaliyette bulunmadığını, inşaatın kaba halde kaldığını, hal ve vaziyetten taşınmazdaki inşaatın tamamlanıp bağışlama amacına uygun kullanılamayacağı açıkça anlaşıldığı için bağıştan rücu ettiğini ileri sürerek, dava konusu hissenin davalı adına olan tapusunun iptali ile adına tescilini istemiştir. Davalı, taşınmazın satın alındığını, bağışlama iradesinin şekil şartlarını taşımadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, koşullu bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 241. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK. nin 244/3. TBK.'nin 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır....
Asliye Hukuk Mahkemesinde 2022/234 Esas sayılı dosyada ecrimisil davası açtıklarını ve anılan dosyada davalının cevap dilekçesinden hak düşürücü sürenin geçmediğinin anlaşıldığını ifade etmiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağışlamadan rücu hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de TBK'nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. 3.2.2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi ... ile ... aralarındaki alacak davasının açılmamış sayılmasına dair .... Aile Mahkemesi'nden verilen 01.11.2012 gün ve 286/737 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, evlilik birliği içerisinde edindiği dava konusu 2196 ada 1 parselde kayıtlı 5 nolu taşınmazı davalı eşine bağış olarak verdiğini, ancak evliliğin boşanma ile sonuçlandığı gerekçesiyle bağıştan rücu ettiğini ileri sürerek, anılan taşınmaz sebebiyle fazla hakkı saklı kalmak üzere şimdilik 30.000 TL'nin dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş; mahkemece, bağıştan rücu davalarının genel mahkemelerin görevine girdiği, aile mahkemelerinin görevli olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Bu tür sözlere amacından daha fazla anlam yüklenerek aracın davalıya elden yapılan bağış niteliğinde bulunduğunun kabulüne olanak bulunmamaktadır (TBK. m.289). Kaldı ki, aracın menkul mal kabul edilmesi halinde elden bağıştan söz edilebilir. Artık motorlu araçlarında noterde satış ve devirlerinin resmi şekilde yapılması zorunluluğu olduğunu ve trafiğe kaydı aynı şekilde zorunlu bulunduğuna göre bu tür araçların halen menkul olarak değerlendirilmesi de, doğru olmadığı kanaatindeyim. Bağıştan rücu konusunda açılacak bir davanın genel mahkemelerde görülmesi gerekmektedir. Aile mahkemelerinin bu tür davalara bakma olanağı da bulunmamaktadır. Evlilik birliği içerisinde alınan bir malın elbette eşlerden biri adına tapuya kayıt ve tescil edilmesi yada trafikte aynı işlemin yapılması hayatın olağan akışına uygun olduğu konusunda duraksamamak gerekir....
Bağıştan dönme(rücu), bağışlayanın bağışlanana varması gerekli tek taraflı beyanıyla geriye yürüyerek (makable şamil) hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlanan bağışlayana veya yakınlarına karşı bir cürüm işlerse veya yasa gereği yapmakla zorunlu olduğu ödevlerini önemli surette aksatırsa yahut bağışlamayı sınırlayan ödevleri haklı bir sebep olmaksızın yerine getirmezse bağışlayan bağıştan dönme(rücu) sebebini öğrendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde beyanda bulunmak veya dava açmak suretiyle bağıştan dönebilir. Bağıştan dönme (rücu) 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 295. (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 244.) maddesinde aynen; “Bağışlayan, aşağıdaki durumlardan biri gerçekleşmişse, elden bağışlamayı veya yerine getirdiği bağışlama sözünü geri alabilir ve bağışlananın istem tarihindeki zenginleşmesi ölçüsünde,bağışlama konusunun geri verilmesini isteyebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak - Bağıştan Rücu Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm çeyiz eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedellerinin tahsili istemine ve bağıştan rücu'ya ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 29.01.2007 tarihli kararının 2. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 6. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 21.05.2007...