Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir. (3) İş kazası veya meslek hastalığından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat ile bunlarla ilgili tespit, itiraz ve rücu davaları hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz...." Yukarıda metni yazılan düzenlemenin 3. bendine göre; iş kazası ve meslek hastalığından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davaları ile bunlarla ilgili tespit, itiraz ve rücu davalarıyla ilgili olarak zorunlu arabuluculuk uygulaması bulunmamaktadır. Düzenlemenin 1. bendine göre; iş sözleşmesine aykırılıktan kaynaklanan tazminat davalarının ise zorunlu arabuluculuğa tabii olduğu sonucu çıkmaktadır....
Karşı davasında ise; davacının, müvekkiline ve ailesine hakaret ve küfür ettiğini, bu nedenle bağıştan rücu edildiğini belirterek, ziynet eşyalarının aynen iadesini, olmazsa bedelinin tahsilini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 30.275 TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, karşı davanın ise; bağıştan rücu şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Hükmü davalılar(karşı davacı) vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Davacı taraf, dava dilekçesinde; ziynet eşyaları ev ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine, aynen iade mümkün olmadığı takdirde bedellerinin tahsiline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece bedellerine hükmedilmiştir....
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 6/06/2016 tarihinde verilen dilekçeyle bağıştan rücu hukuksal nedenine dayanan tapu kaydının ve dava konusu aracın trafik sicil kaydının iptali ile davacı adına tescili talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın reddine dair verilen 11/12/2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi'nce istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayanan tapu kaydının ve dava konusu aracın trafik sicil kaydının iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı ,davacıların dava konusu taşınmazdaki hisselerini kayıtsız ve koşulsuz olarak davalı idareye bağışladığını, bağışın koşullu olduğuna ilişkin hiç bir kanıt ve belge bulunmadığını, bağıştan dönme için geçerli olan bir yıllık hak düşürücü sürenin dolduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bağışlama tarihinden dava tarihine kadar geçen sürede taşınmazın bağışlama amacına uygun kullanılmadığı ve bağışlamadan rücu koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne varki; hükümden ve davalının temyiz isteminden sonra, tarafların aralarında 07.09.2017 tarihli "sulh sözleşmesi" başlıklı belge düzenledikleri ve anılan sulh sözleşmesine dayalı olarak hüküm kurulması isteğinde bulundukları anlaşılmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/188 Esas (bozma öncesi 2005/445 Esas) sayılı dosyasında ve bu dosya ile birleştirilen maddi ve manevi tazminat dosyalarında davalıların Sakarya EDAŞ (işbu davanın davacısı) ve Gebze Belediyesi olduğu, bina maliki olan ...’ın davalı olarak gösterilmediği, bu dosyalarda alınan 04/09/2009 havale tarihli raporla 24/09/2005 tarihinde davacı ...’ın ruhsatsız bir binanın üst katında cep telefonuyla konuşurken bulunduğu yerin yakınından geçen yüksek gerilim hattına ait iletkenleri görememesi ve sol kolunun gerilim altındaki iletkene değmesi sonucu yaralanması sebebiyle davalı ......
Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre asıl dava, bağıştan rücu ve muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, birleşen dava el atmanın önlenmesi istemine ilişkin ve ağırlıklı uyuşmazlık bağışlamadan rücu olup dosya içinde Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin görevsizlik kararı bulunmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09/02/2018 tarihli ve 2018/1 Sayılı Kararı ve 21.02.2018 tarihinde 30339 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren İşbölümü Kararı uyarınca temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’ne ait olduğu düşünüldüğünden, aynı Kanunun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesiyle değişik 60/3. maddesi uyarınca görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine karar vermek gerekmektedir....
D)İSTİNAF NEDENLERİ Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın bağıştan rücu nedenine dayalı olarak açıklandığını, 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçirilmiş olduğunu, bağıştan dönme koşullarının oluşmadığını, davaya konu zilyet eşyalarının müvekkiline teslim edilmediğini, zilyet eşyalarının müvekkilde kaldığı kabul edilse bile iadesi gerekmediğini, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığında bedelinin tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf yoluna başvurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, Kemalpaşa İlçesi Yiğitler Köyü 74 parsel sayılı taşınmazı evlilik birliği içerisinde eşi olan davalıya 18.05.1994 tarihinde hibe ettiğini, ancak eşinin sadakatsiz davranışları nedeniyle hibeden rücu şartlarının oluştuğunu ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile kendisi adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bağıştan rücu şartının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
Aile ve 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, bağıştan rücu sebebine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, tarafların evli oldukları 21.09.2000 tarihde taşınmazın bağışlandığı, davacının talebinin yalnızca B.Y. 244. maddesi gereğince bağışlamadan rücu talebi ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu, katkı payına yönelik bir uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmaktadır. Aile mahkemesi özel bir mahkemedir. Görevleri aile hukukundan kaynaklanmaktadır. Somut olayda; uyuşmazlığın B.Y. 244. maddesinden kaynaklandığı anlaşılmakla, davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlanması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Balıkesir 1....
Belirlenen bu limitlere göre hem işçi tarafından açılan maddi ve manevi tazminat davasında hükmedilen 67.423,00 TL maddi tazminat tutarı, hem de Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından açılan rücu davasında hükmedilen 43.616,55TL'nın tahsili sırasında ödenen icra masrafı, vekalet ücreti ve faizi de dahil olmak toplamı olan 62.580,00 TL'lık tutar, ayrı ayrı poliçe limitleri dahilinde kaldığından davalı sigorta şirketinin maddi tazminattan diğer davalı işveren ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması ve yargılama giderlerinin de buna göre oranlanarak hesaplanması usul ve kanuna uygundur....